Restoranlardaki kirli siciliniz

“Biri bizi gözetliyor” günleri gerilerde kaldı.

Haberin Devamı

Şimdi artık “herkes bizi gözetliyor”. Buna restoranlar da dahil. Bahşişi kıt mı tuttunuz, garsona kabalık mı ettiniz, tak hepsi sicilinize işleniyor ve dünyadaki 15 bin restoranın veri havuzunda yerini alıyor.

Çağ, veri çağı.
Çağ, casusluk çağı. Herkes herkes hakkında veri topluyor, biriktiriyor. Bunu devletler de yapıyor, şirketler de. Kimi bunları satıyor, kimi kullanıyor, kimi bir gün kullanmak veya kullanmamak üzere depoluyor.
Öyle ya da böyle, bir yerlerde adını bile bilmediğimiz birileri konuşmalarımızı dinliyor, bizi gözetliyor ve bizimle ilgili fikir sahibi oluyor.
Bakın bunun son örneklerinden biri... Konumuz New York Post gazetesinde çıkan bir haber: “Restoranınız casusluk mu yapıyor?”
OpenTable’ı bilenleriniz vardır. 1998’de San Francisco’da kurulan bir internet sitesi. Site üzerinden restoranlara rezervasyon yaptırabiliyorsunuz. Başta küçük bir gruba hizmet ederken site aldı başını gitti, ABD’yle sınırlı kalmadı, Avusturya’dan Fransa’ya, Japonya’dan Singapur’a 15 bin restoranı listesine kattı. Siteye girip çıkan 175 milyon kişi var. Kullanıcılar hiçbir ücret ödemiyor, OpenTable üyesi restoranlara siteden yapılan her rezervasyon bir dolara patlıyor. Her ay ödedikleri bir ücret de var tabii.
OpenTable’ın bir bonusu var: Müşteriler hakkında bilgi.
Restoranlar ismini bildikleri sürece sitenin kullanıcısı olan veya olmayan müşteriler hakkında not tutuyor, profil oluşturuyorlar. Ve bu notları site üyesi diğer restoranlar da görebiliyor.
Yemeği hep geri gönderenlerden misiniz, bahşişi kıt tutanlardan mı? Garsonları azarlamayı alışkanlık haline getirenlerden misiniz, hesabı ödemeyip kaçanlardan mı?
“Bir daha o restorana gitmem, olur biter” diyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Çünkü kirli restoran siciliniz gittiğiniz diğer restoranlarda da karşınıza çıkabiliyor.
Biraz bankalar arası sistem gibi. Bir bankaya ödemelerinizi aksatıyorsanız, ortak havuzdan görüp diğer bir banka size kredi vermiyor ya mesela, o hesap.
Hep kötü şeyler değil tabii...
Restoranlar bu yolla müşterilerine çeşitli jestler de yapabiliyor.
Doğum gününüz olduğunu söylememiş olsanız dahi size manzaralı bir masayı rezerve etmiş oluyorlar. Veya şarap zevkinizi bilip ona göre önerilerde bulunuyorlar.
Kaçarı yok, her yerde gözetleniyoruz. Ve yazın yediğimiz hurmalar kışın bizi tırmalar, dikkat etmek lazım.

Haberin Devamı

“Biz yırttık” demeyin
OpenTable’ın Türkiye’deki muadili Rezztoran.com. Aralarında Sunset, Anjelique, Da Mario, Vogue, Mikla, Lucca, Topaz gibi Ystanbul ve Ankara’dan 150 mekanın üye olduğu sitenin 40 bin kullanıcısı var.
Genel Direktörü Çağla Erdoğan Ruacan’a OpenTable’ınkine benzer bir uygulamanın olup olmadığını sordum.
Üye restoranların şu anda her müşteriye özel not alma yetisi olmasa da kendi restoranlarına rezervasyon yapan müşterilerin listesini kullanımlarına sunduklarını ve müşterilerin mekanla ilgili yorumlarını onlarla paylaştıklarını söyledi: “CRM sistemimizi geliştirip restoranların müşteri ilişkilerini daha detaylı olarak yönetebilecekleri bir sistem üzerinde çalışmalarımız devam ediyor.”
Çok sürmez, bunlar kıt bahşişli son günleriniz. Tadını çıkarın.

Yazarın Tüm Yazıları