Olmak ya da olmamak

TED Bayan Takımı, geçtiğimiz hafta 2003 Türkiye Tenis Ligleri'nin play-off'unda bütün maçlarını 7-0 kazanarak 13. defa üst üste Türkiye Şampiyonu oldu.

Önümüzdeki yılda da ufukta rakipleri görünmüyor. Öyle anlaşılıyor ki, Guiness Rekorlar Kitabı'nda dünya rekorlarından birine sahip olacaklar. Gerçekten çok iyi bir kadroya sahip olan TED, geçen yıl Avrupa Şampiyon Kulüpler Turnuvası'nda Avrupa ikincisi olmuştu. Biz bu satırları yazarken Fransa'da 2003 Avrupa Şampiyon Kulüpler Turnuvası'nda oynamaya hazırlanıyorlar. İyi bir derece bekliyoruz. Ümidimizin ne olduğu herhalde anlaşılıyor.

Wimbledon Turnuvası'nda final haftasına girdik. Maçların dışında da dikkati çeken olaylardan biri Williams kardeşlerin imaj değişikliği. Bugüne kadar, incik boncuklu boyalı saçları, göz alıcı giysileri ile göze çarpıyorlardı. İngiltere'de hanım hanımcık, çok sade giyimli (genelde beyaz) ve normal renginde saçları ile beğeni topluyorlar...

Kimi ararsan var

Paris'ten, sonra Londra'ya gelen tenisçilere bakıyorsunuz, erkeklerde olsun kadınlarda olsun çok sayıda ülkeden insan var. Özbek'ten, Kazakistanlı'dan tutunda, Tayland'lıya, Kore'liye, Tunus'luya kadar kimi ararsan var. Ana tabloda, erkeklerde uzun yıllardan bu yana ilk kez bir Yunanlı Economidis yer alırken; bayanlarda da Daniilidou 128 tenisçi arasında 14.bay olarak bulunuyordu. Bu iki tenisçiyi de İstanbul'da izlemiştik. Bizim tenisçilerden göze çarpan bir üstünlükleri yoktu. Ama şimdi onlar Wimbledon'un ana tablosuna kadar çıkabildiler. Biz ise henüz Wimbledon'un eleme tablosuna girecek puanı olan bir tenisçi yetiştiremedik. Hamlet'teki meşhur söz hemen akla geliyor; ‘‘Olmak yada olmamak...’’ İşte sorun bu...
Yazarın Tüm Yazıları