Muharrem Sarıkaya: D-8 uçağı






Muharrem SARIKAYA
Haberin Devamı

KAHİRE

NECMETTİN Erbakan 1997 yılında başbakanken ‘‘fikir babalığını’’ yaptı. Adına da ‘‘Müslüman 8'ler’’ esprisinden yola çıkarak önce ‘‘M-8’’ dedi.

Ancak bu tanım kabul görmeyince, İngilizce'deki anlamından yola çıkıldı ve ‘‘Gelişmekte olan 8'ler’’ (Developing-8) ismi verildi.

Erbakan, Endonezya'da gördüğü bir pervaneli uçaktan etkilenerek sekiz ülkenin bir tarım uçağı yapması için görüş ortaya attı.

Hatta konunun uzmanlarının uyarılarına kulak asmadı.

Sonuçta, TUSAŞ zirai ilaçlama uçağı (ZİU) adını verdiği uçağın yapımına başladı.

O günden bu yana tam dört yıl geçti.

Bu süre içinde D-8 liderleri iki toplantı yaptılar.

Zirvenin üçüncüsü dün Mısır'ın başkenti Kahire'de başladı.

Prototipi TUSAŞ tarafından gerçekleştirilen ve ilk uçuşunda başarılı olan uçağın sorunu dün de giderilemedi. Öncelikle bu uçağı almaya D-8'in altı ülkesi yanaşmıyor.

Sadece İran 100 adet alabileceğini bildiriyor. Türk hükümetinin talebi ise en fazla 70 adet.

Daha da ilginci, D-8 üyesi Mısır ve Nijerya ‘‘Ülkemde havadan tarım ilaçlaması yasak’’ diyerek, uçağa kesinlikle talip olmayacağını bildiriyor.

Bununla birlikte Türkiye Tarım Bakanlığı da, Mısır ve Nijerya gibi havadan ilaçlamayı yasaklamak için hazırlık yapıyor.

* * *

Bu açmazı çözmek için dün Kahire'deki zirvede büyük gayret sarf edildi.

İran, uçağın her bir parçasının üye sekiz ülkede üretilip, bir ülkede montajının yapılmasını öneriyor.

Buna örnek olarak da Airbus uçaklarını gösteriyor. Zirai ilaçlama amaçlı üretim anlayışından hareketle uçağın, yangın, tohumlama ve gübreleme işlevlerini gerçekleştirmeye dönük üretilebileceği önerileri de Türkiye tarafından gündeme getiriliyor.

Fikir son derece hoş karşılandı. Ama alıcı ve üretici yine çıkmadı.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de bugünkü liderler zirvesinde, uçak krizinin çözülmesi için girişimde bulunacak.

Sezer'in hedefi, bugüne kadar TUSAŞ'ın prototipi üretmek için harcadığı 8 milyon doları kurtarmak.

Ancak dünkü Bakanlar Kurulu ve bugün yapılacak liderler zirvesi hazırlığına bakıldığında bu pek mümkün görünmüyor.

Nitekim, dün Dışişleri Bakanlığı üst düzey yöneticilerinden biri de bu gerçeği şu sözlerle açıklıyor:

‘‘Sanırım sonuçta uçak D-8'den çıkıp milli bir hal alacak.’’

Ayakları yere basmayan, hayalci düşüncelerin liderler tarafından gündeme getirilmesinin sonuçları uçak projesinde net bir şekilde ortaya çıkıyor.

D-8 zirvesinin bugünkü konularından bir diğeri de ‘‘Uluslararası Ticaret Merkezi''nin kurulması.

* * *

Ancak dünkü dışişleri bakanları toplantısında fazla bir ilerleme kaydedilmiyor.

Merkezin bir pazarlama mı, yoksa danışma merkezi mi olacağı tartışması sonuç vermiyor.

Açıkçası, herkes para ödemekten kaçınıyor.

Aslında gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelerin baskısından kurtulamıyor.

Nitekim Cumhurbaşkanı Sezer de aslında bugün yapacağı konuşmada, bu konuya dikkat çekmeye hazırlanıyor. Sezer, Dünya Ticaret Örgütü'nün zengin ülkelerce etkinliğinin azaltılmasından şikáyet ediyor. Tek merkezli bir pazarın dünyada yaratılmış olmasının, gelişmekte olan veya azgelişmiş ülkeleri ne denli sıkıntıya soktuğunun üzerinde durmayı hedefliyor.

Erbakan'ın girişimiyle başlayan zirvede dün de fazla bir sonuç alınamıyor.

Gelişmekte olan D-8'ler, dün de aralarındaki ilişkiyi nasıl geliştireceklerinin yöntemini bulmak için bir sonraki zirveye hazırlanıyorlar.

Yazarın Tüm Yazıları