Mahsun tanınmayacak halde

Geçen gün Arnavutköy’de bir kafeye girdim, sağ tarafta siyahlar içinde bir adam gözlerini dikmiş bana bakıyor.

Kendi kendime, "Ben bu adamı bir yerden tanıyorum ama" diyerek hafif tebessüm ettim.

Tam yanından geçip gideceğim, "Tanımadın değil mi, Mahsun ben" dedi.

Gözlerime inanamadım.

Bu kadar mı değişir bir insan!

Kirli sakal bırakmış, saçları kısa kestirip öne doğru taramış, kilo da verince ortaya bambaşka bir Mahsun çıkmış.

O kadar tanınmayacak halde ki; "Ünlü olmamak çok güzelmiş, Beyoğlu’nda geziyorum, kimse dönüp bakmıyor bile" diyor...

Yönetmenlik koltuğuna oturduğu uzun metrajlı ilk filmindeki rolu için imajını değiştirmiş.

İlk Fadik Atasoy’dan dinlemiştim bu filmin hikayesini...

Bu film için teklif aldığında Fadik, "Mahsun kafasında kare kare çekmiş filmi, beni çok şaşırttı" demişti. Altın Portakallı bir oyuncunun ilk kez yönetmen koltuğuna oturan biri için bunu söylemesi ilginç.

Üstelik Mahsun bu filmde Nejat Uygur, Gazanfer Özcan, Yıldız Kenter, Erol Günaydın gibi usta oyuncuları yönetecek.

Beyaz Melek’te hem çok farklı hem de yönetmen Mahsun’u birlikte izleyeceğiz...

İyi tatiller Kazım Abi

Kazım Kanat pazar günü, "kaderdaşım" dediği Ufuk Güldemir’in arkasından bir yazı yazdı.

"Kemoterapi tedavisine devam edelim" diyen doktorlarının itirazlarına rağmen Bodrum’a atmış kendini.

Diyor ki; "Altı ay hastane odalarında yaşamak yerine iki ay dilediğini yapıp yaşamak en güzeli"...

O nasıl söz abi...

Seni bugüne kadar kim durdurabildi ki, doktorlar durduracak.

Keyfine bak, teknenin kıçında rakı içmeye devam et.

Yazın tadını çıkar, kışa görüşürüz.

İyi tatiller abi...

Uslanmaz

Bir değil, iki değil, üç değil, beş değil...

Yasadışı kumar oynattığı için tam dokuz kez kapatıldı Dalmaz Center adlı eğlence mekanı.

Her seferinde yeniden açılıyor, yeniden gizli gizli kumar oynatıyor.

Ve bu İstanbul’un göbeğinde Etiler’de herkesin gözü önünde oluyor.

Bu ülkede isteyenin kanun falan takmadığının en güzel örneğidir Dalmaz.

Yasa diyor ki, ceza verilmesi için kumar masasının üzerinde para bulunması gerekir.

Salondan çıkan rulet masasının, black jack masasının sayısı belli değil ama masada para bulunamadığı için kumar kanıtlanamıyor.

Polis sadece kumar malzemesi bulundurmaktan işlem yapabiliyor.

Şaka gibi!

Oynayana 150 lira, mekana göstermelik cezalar.

Birileri koskaca ülkenin yasalarıyla, hukukuyla, savcısıyla, insanlarıyla dalga geçiyor kimseler bir şey yapamıyor.

Başka ülkede olsa, dokuz kez aynı suçtan yakalanan insana bırakın Etiler’de mekan işletmeyi, ticaret yaptırmazlar.

Bizde ne acı, şu mekanın ruhsatını iptal edecek bir Allah’ın kulu çıkamıyor.

Bakış açısı

Hülya Avşar’ın Kıbrıs’ta çekilen bikinili fotoğrafları tüm gazetelerde yayınlandı.

Fotoğrafların nasıl kullanıldığına bakarak Hülya Avşar’ın medyayla ilişkisini çözmek mümkün.

Avşar’ın şu sıralar hangi gazetelerle iyi, hangileriyle arasının kötü olduğunu fotoğraflar ele veriyor.

Vatan, Akşam gibi gazeteler en selülitli kareleri seçip başlığı selülitten atarken, Hürriyet ve Sabah "Aşk enerji veriyor" başlığıyla kullanmış haberi...

Posta ise selülitli kareyi koyup başlığı aşktan atarak en orta yolu bulmuş.

Tilllate

Geçen gece uzun zamandır uğramadığım Sıraselviler’de, Andon’un yanında Akdeniz adıyla açılan yeni bir mekana uğradım.

Elinde profesyonel fotoğraf makinesiyle yanıma güzel bir kız yanaştı, "Fotoğraf çekebilir miyim" dedi.

"Hayır" dedim.

Ben gazeteci zannetmiştim, tilllate.com adlı bir web sitesindenmiş.

Parti fotoğrafları yayınlayan, üyelikler yapıp partiler düzenleyen bir site bu.

Zaten uzun süredir partilerde dolaşırlarmış ellerinde fotoğraf makinesiyle, ben ilk kez rastladım.

Bir gün sonra siteye girdiğimde 120 kare fotoğraf gördüm partiden...

Ve daha bir sürü partiden bir sürü fotoğraf.

Gecenin çılgınlığını gündüz gözüyle görmek ilginç oluyor.

Gezi teknelerinin sesi ne olacak?

Boğaz’da ses yasağını denetleyen yetkililerin neden Beyoğlu’na dönüp bakmadıklarını yazmıştım.

Beyoğlu sakinlerinden çok sayıda destek maili geldi...

Sadece İstanbul’da Beyoğlu değil, Boğaz’ın kendisinde de çifte standart bir uygulama var ses yasağı konusunda.

Reina ve Sortie’deki sesi her dakika denetleyenler Boğaz’da gece-gündüz tur atan gezi teknelerini görmüyorlar mı?

En büyük ses kirliliğini yaratanların başında onlar geliyor.

Pazar günü akşam üzeri Boğaz kıyısındaydım, en az 5 tekne saydım gümbür gümbür müzik yayını yapan.

İçinde göbek atanlarla birlikte turdan dönüyorlardı.

Kulüplere gidenlere müzik yasak, tekneye binenlere serbest.

Böyle çifte standart olmaz.

Keyif sigarası

Bizim Keyif ekinde bu pazar kapakta Kurt Russel’ın resmi vardı.

Tarantino’nun Ölüm Geçirmez filmini kapak yapmış arkadaşlar, başroldeki Russel da haliylen kapakta.

Ağzında bir sigara Russel’ın, nasıl da körüklemiş.

Başının üzerinde koca bir duman halesi...

Keyiften kendinden geçmiş. Hani sigarayı yeni bırakmış biri olsam, hemen alır bir paket sigara yakarım bir tane. Öyle güzel bir fotoğraf. İyi de bu kadar sigara karşıtı kampanya varken doğru mu? Fotoğraf güzeldi güzel olmasına da, Russel’ın sigara içmediği başka bir kare yok muydu?
Yazarın Tüm Yazıları