Türk popüler kültüründe son durumlar

* YENİ MODA: ABİYE KUZU’NUN BOZUK TÜRKÇE’Sİ
Binnur Kaya yine yapacağını yaptı, ilk başta burun kıvrılan “Türk Malı” dizisini, canlandırdığı Abiye Kuzu karakteri sayesinde ilgi çekici hale getirdi.
Çünkü Abiye Kuzu Türkçe’yi bozuk kullanarak mizah yapıyor.
Yanlış kelimeler kullanıyor (genellikle deyimlerde), bazılarını deforme ederek söylüyor, uzatıyor, yayıyor. Kısacası Türkçe’yi Abiyeleştiriyor!
“Güzel Türkçemizi koruyalım” konusunda aşırı hassas olanları çıldırtacak bir şey yapıyor yani. Şahsen benim hoşuma gidiyor.
İşte son günlerde moda olan Abiye Kuzu Türkçe’sinden örnekler:
- “Her koyun kendi bacanağıyla asılır”
- “Ay sen ne kadan mikemmel bir kadınsın yaa”
- “Yalancının mumu yansıyana kadar yanar”
- “Güvendiğim dağları karlar yardı”
- “Biz ne kadan misafırparkır bir aileyiz”
- “Ağaç yaş iken emilir”

* BU DA EZEL TÜRKÇE’Sİ
Ezel’in şiir gibi konuşan, cümlelerinin içine habire aforizmalar serpiştiren karakterleri malum.
En son bölümde de Eyşan, Ezel’e şöyle diyordu: “İçim iyi değil sana...”

* BOTERO’NUN HACİMLİ KADINLARI VE ÖZLEM TEKİN
Ünlü ressam Fernando Botero’nun şişman kadın figürlerinin ağırlıkta olduğu sergisi Pera Müzesi’nde açıldı. Aynı anda da Özlem Tekin’den bir ‘hacim açılımı’ geldi, “Üstüm Deniz Seki, altım Sibel Can” şeklinde.
Yani bir “koyverdim gitti” açıklamasıydı Özlem Tekin’inki.
Fit kalmak için çabalayan tüm kadınlara gayet açık şu mesajı veriyordu Özlem Tekin, “Koyverin gitsin, hayat iri memeler ve geniş kalçalarla daha güzel, niye zayıflamak için uğraşıyorsunuz ki?”
Özlem Tekin Türk kadınlarının tümü için bir rol model değil elbette.
Ama zamanında asi, motosikletli, incecik, sportif hatlı halleriyle hafızalara kazınmış bir şehirli kadının, “böyle de iyiyim” diye isyan bayrağı çekmesi dikkate değer. Azınlığa hitap ediyor olsa da...
Bunun devamı, hacmi ve profiterolüyle mutlu şehirli kadınlar şeklinde gelebilir...

* BACIMIZ SEDA’NIN DÖNÜŞÜ VE AJDA PEKKAN’IN AÇILIMI
Seda Sayan yeniden sabah 10.30 kuşağına döndü ve ilk programında onu seven/sayan tüm ünlü arkadaşlarını lay loy loy ağırladı.
Aralarından sadece biri dikkat çekiciydi: Ajda Pekkan.
Önce Emine Erdoğan’lı Brüksel çıkarmasında yer alan Pekkan, şimdi de bir sabah programında kendini gösteriyordu.
Belki on yıl öncesinin Ajda Pekkan’ı asla böyle şeyler yapmazdı.
Ama o da kendi açılımını yapıyor sessiz sedasız.
Pekkan daha çok “çemberin içinde” artık.
İyi mi kötü mü tartışılır, ama uzaklardaki şatosunda yaşayan estetikli diva olmaktan çoktan çıktı Ajda...

* GELECEĞİN NURGÜL’Ü: MERVE SEVİ
Oynadığı diziyi, filmi, şunu bunu değil; sadece bir kere Okan Bayülgen’in programında izlemiştim Merve Sevi’yi.
Umursamaz, şımarık, eğlenceli ve akıllı bir genç kadın imajı çiziyordu.
Aslında onun yaşındaki kızların “fazla hoppa bu” diyerek elinin tersiyle itip pek sevmeyeceği, erkeklerin ise “güvenilmez buna, çatlağın teki” diye ürkeceği bir model Merve Sevi.
Ama hep böyle olur. Sevilmeyen aslında içten içe öykünülen, onun gibi olmak istenilendir. Ürkülen ise aslında beraber olmak istediğin...
Yani Merve Sevi’nin yolu açıktır bu popüler kültür aleminde.
Sevgi-nefret ilişkisini kendiliğinden kitleler üzerinde kurabilecek enerjiye hakim olduğundan...
Eğer oyunculuğunu biraz daha ön plana çıkaran işler bulursa, burnundan kıl aldırmayan sofistike oyuncu/yönetmen kadrolarına da yanaşırsa, yakın zamanın yeni Nurgül Yeşilçay’ı da olabilir pekala.

Yazlık Türkçe poplar arasında -2

Pazartesi yarım kalmıştı, kalan albümlerle devam ediyoruz...

* NÜKHET DURU / İLK 2
İki şarkılık Nükhet Duru single’ı “ılk 2”de önce ısınamadığım şarkıyı söyleyeyim: Beni Sil Beni Geç.
Sonra da asıl ısındığım ve sıkça çalacak şarkıyı söyleyeyim: Hayat.
Mete Özgencil’in uzun bir aradan sonra yaptığı en iyi orta ritimli şarkı.
“Hayat”ın alaturka versiyonu da konulmuş albüme, o da iyi fikir.

* SERHAN SOKULGAN / SAHİP
Tıpkı Murat Dalkılıç gibi sahnesi iyi pop şarkıcılarından biri olan Serhan Sokulgan’ın yeni single’ında iki hızlı hit var: Sahip ve İhanet.
Özellikle “İhanet”, Demet Akalın hitlerini anımsatan söz ve melodisiyle “eller havaya” motivasyonunu körükleyen yazlıklardan olacak, orası kesin.
Bu arada Sokulgan, bu albümde de Sezen Aksu’dan vazgeçmemiş.
Aksu’nun “Seni Kimler Aldı” baladını çelloyla yorumlamış bu kez.
“Yazlık hitim de var, yavaş da söylerim icabında” dercesine...
Yazarın Tüm Yazıları