Latife Tekin adlı cadı

27 KASIM 2009 sabahı güney Strasbourg’un en sakin otelinde erken erken uyandım. Baş ucu lambasını yakıp sehpadan kitap almak için elimi uzattım. İki kitap geldi. Latife Tekin’in imzalamadan verdiği “Rüyalar ve Uyanışlar Defteri” (Doğan Kitap, 4. baskı) ile Herta Müller’in “Der Mensch ist ein grosser fasan auf der welt”in Fransızcası. Bir gün önce Kleber Kitabevi’nden almıştım.

Haberin Devamı

* * *

Kuşkusuz “Nobel Latife Tekin’in hakkıydı ama Herta Müller’e verdiler” demiyorum. İkisine de bin Nobel feda olsun.

2009 yılı Nobelcisi Herta Müller’i Almanca dışında bir yabancı dilde yayınlayan ilk editörlerden biriyim. İlk iki arasında olmasam bile üçüncüsü benim.

Yeryüzünde eğer bir yazınsal adalet varsa Latife Tekin 2020’ye kadar alacaktır bu ödülü. İşte buraya yazıyorum. 20 Aralık 2009. Pazar.

Latife Tekin bu Türkiye’ye de bu dünyaya da fazla bir yazar. Öylesine yeni bir dille dövüyor ki yüksek sesle okurken dilim tökezliyor, dilim dolaşıyor, dilim gençleşiyor ve dirileşiyor. (Dil’i bütün anlamlarıyla birlikte kullanıyorum.)

Çok yeni bir sözdizimi, en yeni bir sentaks!

Haberin Devamı

Vay babam vay!

* * *

Âşıklar ormana girer, ışık ve yaprak dilinde sayıklamak için?

“Sence bir ağaç, kaç yaprağı olduğunu biliyor mudur?”

“Elbette, bilmesi gerekir.”

“Topraktan ona göre su çekiyor, değil mi?”

“Dinlesek duyarız herhalde.”

“Gökyüzü hışırdıyor.”

“Çok güzel.”

“Işıklı bir oda gibi burası.”

?????????????????????????????

Etinden sıyrılmış kemikler gibi topraktan dışarı fırlamış garip biçimli ağaç köklerine dokunup ürperir sevgililer, o sessiz ürperişle yeşerir ölü ağaçlar, âşıklara verin kül olmuş ormanları.

Güvercinlik yangını? Yıldızların ruhunun ağaçlara aktığı yer.
(“Rüyalar ve Uyanışlar Defteri, s. 102-103)

* * *

Beni kıskandıran, Herta Müller’i kıskandıracak bir sapan atışı!

Herta Müller’i bilmem ama ben Latife Tekin ile şiir yarışına kesinlikle girmem!

Gerçeğin hizmetine girmek başka, gerçeği ve gerçekliği hizmetine almak başka. Oradan bütün küflü aynaları delip arkaya geçiyorsun.

Latife Tekin dili tersine çevirerek, dili havanda döverek fantastik, masalsı bir dünya yaratıyor.

Pazar araştırması önceden yapılmış “hazır giyim”, “eve servis” bir edebiyattan söz etmiyorum.

Dikenli, kayraklı bir yamaçta yalınayak yürümek gerek.

Bu cadı yazarken okur-mokur, tanrı-manrı düşünmüyor. Merhametsiz!

 

Yazarın Tüm Yazıları