İki seçimin güçlüğü...

Muharrem SARIKAYA
Haberin Devamı

Başbakan Mesut Yılmaz ile CHP Lideri Deniz Baykal arasındaki mutabakatın en önemli maddesi olan ‘‘iki seçimin bir arada yapılması’’na dönük karar dünkü koalisyon ortakları zirvesinden de çıkıyor.

Başbakan Yılmaz, dün zirve sonrasında, yerel ve milletvekili genel seçimlerinin 25 Nisan tarihinde birlikte yapılmasına ilişkin ortak bir teklif vereceklerini bildiriyor. Yılmaz, teklifin Meclis kapanmadan karara bağlanmasına da gayret edeceklerini açıklıyor.

Liderler arasındaki bu uzlaşının, milletvekili düzeyinde olduğunu söylemek ise çok zor.

BAYKAL'I ANLAMIYORUZ

İki seçimin bir arada yapılmasına sıcak bakmayanlar sadece milletvekilleri de değil. Bakanlar da karşı olduklarını açıkça ifade etmekten çekinmiyorlar.

1983'ten beri Meclis'te olan ANAP'lı Devlet Bakanları Burhan Kara ve Eyüp Aşık, dün açıkça iki seçimin bir arada olmasına karşı çıkıyorlar.

Aşık, dün sözlerine ‘‘İki seçimin bir arada olmasını Ecevit savunsa anlarım da, Baykal neden savunuyor onu anlamıyorum’’ diye başlıyor.

Nedenini ise şöyle ortaya koyuyor:

‘‘CHP her dönemde mahalli seçimlerde önde çıkmıştır. İyi teşkilat yapısı sayesinde mahalli seçimlerde genel seçimden daha çok oy almıştır. Oysa DSP'de tersi durum söz konusudur.’’

Kara'nın düşüncesi de Aşık'tan farklı olmuyor. Her ikisi de, Cindoruk'un önceki gün dile getirdiği şu görüşü savunuyor:

‘‘Mahalli seçimler önce yapılır. İl genel meclisi sonuçlarına bakılır. Her parti buna göre durumunu gözden geçirir. Bir süre sonra da genel seçim yapılır. Hatta, seçim sonrasında hangi parti, hangi partiyle koalisyon kurmayı planladığını da bu sonuçlara bakarak tayin eder...’’

İki bakan bir ayrıntıya daha dikkat çekiyor. O da, Plan Bütçe Komisyonu'nda Mahalli İdareler Reformu'na eklenen, belediye başkanlığı seçimlerinin iki turlu yapılacağına ilişkin madde. Bu maddenin Meclis Genel Kurulu'nda destek bulacağını vurguluyorlar.

Aşık, Meclis kapanmadan 25 Nisan'da iki seçimin bir arada yapılmasına dönük kararı almış olsa bile, ekimde bu kararın revize edilebileceğini ileri sürüyor.

İki seçimin bir arada yapılması halinde, ortaya çıkacak ‘‘sandık kargaşası’’na da dikkat çekiyor.

Seçimlerin birlikte yapılması halinde oy kullanılacak sandık sayısı yedi.

Bu kadar çok sandığın olduğu bir seçimde, kullanılacak oyların sayımının bile üç gün sürebileceğine dikkat çekiliyor.

Hafta sonunu TOBB'un Trakya Bölgesi'ndeki toplantısında geçiren Aşık, bütün bu gerekçelerle iki seçimin bir arada yapılabileceğine ihtimal vermiyor.

AŞIK'IN İDDİASI

Hatta bir adım daha atıyor:

‘‘Gelecek hafta sonuna kadar çıkarılması planlanmış olsa bile, ben seçimin 25 Nisan'da gerçekleşeceğine inanmıyorum. Nisanda seçime, bu hükümetin kurulmasında emeği geçen sivil toplum örgütlerinin sıcak bakmadığını biliyorum. Bana göre, mahalli seçimler zamanında yapılır, genel seçim ise 1999 sonbaharına kalır.’’

Koalisyon ortakları iki haftadır devam eden seçime dönük krizi dün aralarında çözerken, Aşık bu iddiada bulunuyor.

Bu da, gelecek hafta Meclis'te seçimin tarihi ve şekli konusunda epey tartışma yaşanacağını gösteriyor.

Buna bir de ‘‘Seçim kararı Genel Kurul'da gizli oyla alınsın’’ yönünde ortaya çıkabilecek bir girişimin eklenmesi halinde, liderler mutabakatının ne kadar geçerli olacağını kestirmek ise güç değil.













Yazarın Tüm Yazıları