Hükümetin eşgüdümü

‘TÜRKİYE'de çok ciddi bir eşgüdüm eksikliği var, şikáyetçiyim...’Başta Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş olmak üzere hangi bakanla konuşulursa yukarıdaki bu sözü duymak olası.

Derviş'in ‘‘şikáyetçi’’ olduğu eşgüdüm eksikliği, pazartesi günü yayınlanan Tasarruf Genelgesi'nin seyrine bakıldığında iyi anlaşılıyor. Hükümet, IMF'nin de telkinleriyle kamu kesimindeki işçi sayısını azaltmaya karar veriyor.

Başbakan Bülent Ecevit ve koalisyon ortağı liderleri Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz ile işçi sendikalarının başkanları bir araya geliyor.

Sonunda bir noktada uzlaşıya varılıyor.

Kamu kesiminde ilk aşamada 6 bin olmak üzere, kısa vadede 39 bin işçi emekliye sevk edilecek.

Aşamalı olarak, emekliye sevk edilecek işçi toplam 61 bini bulacak.

Gelinen sonuca, işçi sendikaları gönülsüz de olsa rıza gösteriyor.

Üzerinde uzun süredir çalışıldığı belirtilen Tasarruf Genelgesi, pazartesi günü Başbakan'ın imzasıyla kamoyuna açıklandığında ortalık birbirine giriyor.

İşçi sendikaları, ‘‘50 yaşın üzerindeki işçilerin zorunlu emekliye sevk edileceği’’ kararını genelgede görünce ‘‘kandırıldık’’ diyerek feveran edip eyleme hazırlanıyor.

KRİZ ÇÖZME MODASI

Genelgeye hükümet içinden de sert tepki geliyor. Kamu kesimi toplu sözleşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, iki gün önce bu sütunda yer alan sözlerinde, genelgeyi hatalı bulduğunu açıklıyor, ‘‘gereksiz’’ diyor.

Keçeciler, tepkisinin nedenini, amaçlanandan daha fazla sayıdaki işçinin emeklilik için zaten sırada bekleniyor olmasıyla açıklıyor.

Keçeciler'in sözleri Hürriyet'te yer alınca, hükümetin ‘‘kriz çözücüsü’’ Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan devreye giriyor.

Özkan'ın odasında yapılan toplantıda rakamlar tekrar masaya yatırıldığında Keçeciler şunları söylüyor:

‘‘Kamuda 50 yaş üstü işçi sayısı 26 bin. Oysa 30 bin işçi gönüllü emeklilik için sırada bekliyor. Önce bunları emekli edelim. Yeter ki Hazine bu işçilerin 750 trilyon lira tutan kıdem tazminatlarını ödeyebilsin.’’

Keçeciler'
in yaklaşımı olumlu bulunuyor, hükümette pazartesi bozulan eşgüdüm Özkan'ın odasında tekrar sağlanıyor.

İşçilere ödenecek kıdem tazminatlarının bütçe dışı bir kaynaktan, ‘‘faiz dışı fazla hedefini’’ bozmadan ödenmesi kararı da alınıyor.

ECEVİT'İN SÖZLERİ

Toplantıda bunlar olurken, Başbakan Bülent Ecevit de pazartesi günü altına imza koyduğu genelgeden vazgeçildiğini önceki günkü basın toplantısında kamuoyuna açıkladı.

Keçeciler'in sözlerine destek verdiğini belirten Ecevit, gönüllü emekli sayısının, zorunlu emekli edileceklerden fazla olduğunu da kayda geçirdi.

Ecevit, bunları söylemiş olsa da genelge yürürlülükten kalkmış değil.

Konuyla ilgili bir bakan, bunun nedenini şöyle açıklıyor:

‘‘Başbakan'ın sözlerini dinlemeden genelge geçerlidir. Emekli edilmesi gereken işçi sayısı bize göre 61 bin 600, IMF'ye göre 100 bin. Dolayısıyla gönüllü ve zorunlu emekli sayısını toplarsanız bu rakama 61 bin eder.’’

BÜROKRASİ DE ŞİKÁYETÇİ

Bu sözler dün yeni bir tartışmayı daha başlatırken, eşgüdüm sorunu yine ortaya çıkıyor.

Daha da önemlisi, icranın siyasi kanadındaki bu eksiklik, bürokrasiye daha ağır yansıyor.

Başta Başbakanlık olmak üzere, en üstünden en alt kademesine kadar bürokratik kadrolar da eşgüdümden şikáyet ediyor.
Yazarın Tüm Yazıları