Hoca nasıl kurtulur?..

EVRAK sahtekarlığı ile trilyonları zimmetine geçirmekten hükümlü Erbakan’ı kurtarmak istiyorlar.

Ama nasıl kurtaracaklarını bilemiyorlar.

Çünkü kolay gibi gözükse de Hoca’yı kurtardıkları zaman bu sefer AKP mahkum oluyor vicdanlarda...

Hem cezasını çeksin, hem çekmesin gibi bir formül aradılar. Takıyyeciler bu işlerin ustasıdır, elbette buldular:

Cezasını evde çeksin.

"Kişi için özel af kanunu" gibi olmasın diye de "65 yaş üstündekiler 6 ay, 70 yaşın üstündekiler 1 yıl, 75 yaşın üstündekiler 3 yıl, 80 yaşın üstündekiler 4 yıl evde hapis yatabilirler" gibi bir formül buldular ki, görüyorsunuz Hoca hiç gözükmüyor maddede.

"O nerede?" derseniz, o sondaki virgülden sonraki satırın altında Hoca’mız.

Pekiii...

Madem ki "evde oturmak" hapis sayılıyor, bence o zaman "yaşamında evde oturduğu süreleri" de cezasından düşürebilirler...

*

AKP döneminde Erbakan’ın kesinleşmiş cezası dört kez ertelendi.

Son olarak yine günü gelip çatınca bu kez ikametgahının Edremit’te olduğunu bildirdi.

Kağıtlar Edremit’e giderken, Sivrihisar civarında karşılaştılar, Hoca Ankara’ya dönüyordu.

Peki 11 trilyon ne olacak?

Sahte evraklara göre o para ile peynir, kavurma, mavurma alınmış.

Elbette Hoca yalnız değil, parti yönetimindeki 65 kişi daha söz konusu ki, onların çoğu Dışişleri Bakanı Abdullah Gül gibi şimdi AKP’deler ve dokunulmazlıkları var gül gibi...

*

Adında "Adalet" olan partinin, iki harfinin bir araya getirilip "Ak Parti"ye dönüştürülmesi bu hadisede daha da anlam kazanıyor.

"Ak Parti" evrakta sahtecilik ve zimmetten hükümlü Hoca’yı kurtarmak zorunda. Çünkü "kadayıfın altı" ile siyasete giren, "kavurma parası" ile siyasetten çıkan Hoca’yı içeri atmak "Ak Parti"nin çekirdek tabanında elbette hoş karşılanamaz. Taban "Türbanı serbestleştiremediler, zinacıları içeri atmadılar, imam-hatiplerin önünü açamadılar, bizim Hoca’yı içeri attılar" diyecektir.

Neyse...

Doğrusunu isterseniz birkaç sene önce beni mahkemeye verip mahkum etmek isteyen Hoca’nın hapse atılmasını istemem.

Ama hukukun çöpe atılmasını hiç istemem...
Yazarın Tüm Yazıları