Tembellik etme, verilen işi tam zamanında, noksansız bitir. Yapacağın iyi iş de kötü iş de şahsına yüklenmez, Türklüğe ait olur. Bayrağının şerefini hatırından çıkarma. Evine muntazam mektup yaz, merak ettirme. Tutumlu ol. Bunların hepsi, bugün adı Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) olan İş ve İşçi Bulma Kurumu’nun (İİBK), Türkiye ile Almanya arasında 30 Ekim 1961’de imzalanan İşgücü Anlaşması’yla Almanya’ya ve daha sonraki yıllarda Avrupa ülkelerine ‘misafir işçi’ olarak gelen Türk işçilerine tavsiyeleri. Tavsiyeler, “Yolun ve bahtın açık olsun” dileğiyle bitiyor.
#Almanya-Türkiye İşgücü AnlaşmasıAmacının ‘gıdıklamak’ değil, ‘içimizde kıpırtı yaratıp bizi düşünmeye sevk etmek’ olduğunu söylüyor. Uluslararası üne sahip grafik sanatçımız, Gürbüz Doğan Ekşioğlu ile buluştuk. Çalışmaları ünlü New Yorker dergisine kapak olan Ekşioğlu, eserlerindeki mizah duygusunu babasından, sanatsal yönünü annesinden, ilhamını da Karadeniz’den almış..
#İllüstrasyonBirçok kıyafet ve aksesuarın adı dilimize Fransızca, Hırvatça ve İtalyanca gibi Avrupa dillerinden geçmiştir. O kelimelerden biri olan kravat, Hırvat anlamına gelen Croate sözcüğünden türetilmiştir. Kelime Fransızcada ise ''cravate'' şeklinde yazılır. Sözlük anlamı boyun bağı olan kravat kelimesinin nasıl yazıldığı birçok kişi tarafından merak ediliyor. TDK’ya göre Kravat nasıl yazılır? Kravat kelimesinin doğru yazımını örnek cümleler ile birlikte derledik.
#Nasıl YazılırKlostrofobi, bireyin kapalı, basık yerlerde yaşadığı mantık dışı yoğun korkudur. Klostrofobik kişilerde müşahade edilen ‘‘boğulma’’ duygusu öylesine yoğundur ki bu kişiler, boğazlı dik yakalı kazaklarla bile rahatsız olurlar ve gömleklerinin yakalarını ilikleyemez, kıravat ve kolye gibi aksesuvarları takamazlar. Boğulma duygusu bu durumlarla sınırlı olmayıp, sisli ve kapalı havalar da benzer duyguya yol açmaktadır. Kişiler sisli ve kapalı havaları etrafı saran, korkutucu bir duvar olarak algılarlar. Peki, klostrofobi nedir, nerelerde ortaya çıkar? İşte klostrofobi hakkında bilgiler...
#Klostrofobi NedirDünya genelinde yaşanan ekonomik ve petrol krizinin yanı sıra Almanya’da nükleer santral sayısının artmaya başladığı 1970’li yılların ikinci yarısında çevre korunmasından yana, silahlanmaya karşı olan çoğu genç ve orta yaşlı, eğitimli kesimden insanlar bir araya gelerek politikaya soyundular.
#AlmanyaUluslararası İmaj Danışmanları Birliği Başkanı Anna Soo Wildermuth, "İş görüşmelerinde giyilen kıyafetler, kim olduğunuzu anlatmalı ve dikkat çekmemeli" diyor. Wildermuth, iş görüşmelerinde yapılan 10 giyim hatası hakkında bilgi veriyor...
#İş GörüşmesiZONGULDAK’ın Gelik Belde Belediye Başkanı AK Parti’li Hasan Fahri Yıldırım, beldede imece usulü yapılan sağlık ocağı binasının inşaatında işçilerle birlikte çalışıyor. Başkan Yıldırım, "Biz, ’Belediye başkanıyız’ diye takım elbise giyip, kravat takıp işçilerin başında durmadık. Beraber kaynak yaptık, beraber boru taşıdık. Ben bu işi gönülden yapıyorum" dedi.
Tunceli’de, PKK’lı teröristlerin halı sahada maç yapan polislere yönelik düzenlediği saldırıda şehit olan komiser Cem Kerman ve öğretmen eşi Dilay Turan Kerman, dün son yolculuklarına uğurlandı. Ailelerinin isteği üzerine, 27 yaşındaki Cem Kerman memleketi Edirne’de, 28 yaşındaki Dilay Turan Kerman ise Ankara’da toprağa verildi. Cenazelerde “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sloganları yükseldi.
TBMM'nin açılış gününde dikkat çeken isimlerden biri de CHP'nin İstanbul Milletvekili Şafak Pavey oldu. Geçirdiği kaza sonucu protez kol ve bacak takmak zorunda kalan Pavey, Meclis iç tüzüğü nedeniyle Genel Kurul salonuna etekle geldi. Pavey'in etek giymesi, Meclis'te pantalon yasağının kalkması gerektiği tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Frankfurt'ta yaşayan Aydın Erören (72) Almanya'ya gelişinin 50. yılını doldurdu. 1956 yılında Almanya'ya geldiğinde kendisine en yakın Türk'ün 100 km uzakta bulunduğunu hatırlatan Aydın Erören, "Türkler'in Almanya'ya gelmesine neden olan en baş suçlulardan biri benim. Hürriyet'de yayınlanan haber Türkiye'de Almanya merakı uyandırdı" dedi.
Öğrencilerin kıyafetlerini yeniden değerlendirmek amacıyla düzenlenen çalıştayda görev alan komisyonların hazırladığı raporlarda, kılık kıyafetle ilgili genel çerçevenin Milli Eğitim Bakanlığınca belirlenmesi ve “ülkenin çağdaş toplum olma yönündeki kabul ve ilkelerine uygun olmayan biçim ve modellere ver verilmemesi” önerildi.