Geçmişe karşı kültürel barbarlık

Doğan HIZLAN

Kültür eski Bakanı Fikri Sağlar, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'le, şimdiki Kültür Bakanı İstemihan Talay'ı ‘‘emperyalist işbirlikçisi’’ olmakla suçluyor.

Osmanlı ile barışmak, Sağlar'ın dediği, ‘‘hilafetle barış’’mak anlamına gelmiyor. Ne kadar çekiştirirseniz çekiştirin, bu elbise, ne Ecevit'e ne Talay'a uyuyor.

Politikacıların en büyük hatası, her davranışı politik bağlamda değerlendirmeleri, dünyaya biraz daha geniş açılı, apolitik bir gözlükten bakmamaları. Sağlar'ın yanılgısı da burada.

Ben, kültürel ve insani açıdan, bir cenaze törenine Kültür Bakanı'nın çiçek göndermesini, incelikli, devletin bağışlayıcı, barışçı özelliğinin altını çizen bir davranış olarak gördüğümden destekliyorum. Yapılması gerekeni yaptığına inanıyorum.

Cumhuriyet, siyasi açıdan Osmanlı ile hesaplaştı ve hesabı kapattı. Kinin açık hesabının da artık bitirilmesinin zamanı geldi.

Kültürel mirasına sahip çıktığımız Osmanlı'nın, insani değerlerine yan çizmek, devlet kavramıyla bağdaşmaz.

Divan şiiri bizim değil mi, hat sanatıyla övünmüyor muyuz, Osmanlı musikisini bir çırpıda silip atacak mıyız?

Politikacılar, kurgulama sanatında romancıları fersah fersah geçmiş. Sağlar'ın, ‘‘cumhuriyet ilkelerine karşı yeni bir saldırı stratejisinin sinsi adımlarıdır.’’ sözünü ben bir romancının hayal dünyasına yakıştırdım.

Bir cenazeye gönderilen çiçek ve Abduülhamid'in mühürlerinin ülkeye getirilmesi yüzünden, cumhuriyetin temelleri sarsılıyorsa, bunu söyleyen, cumhuriyetin sağlamlığından şüpheleniyor.

***

SAYIN Sağlar, inkarlarla, redlerle, kinlerle bir devletin yaşayacağına inanıyor mu?

Osmanlı hanedanınının iade-i itibarı ile iade-i iktidarı'nı karıştırıyor.

Politik tahminler, yorumlar bazan halüsinasyona dönüşüyor, gerçeklik duygusundan uzaklaşıyor.

Krallığın kaldırıldığı günün yıldönümünde Fransada kralcılar toplanıp gösteri yapıyorlar, Peki, ne oluyor? Herkes, Beşinci Cumhuriyet elden gidiyor diye feryat mı ediyor?

Geçmişe karşı sürekli kin tutmanın bizi kültürel barbarlığa sürüklediğini herkes bilir. Kültürel miras kadar insani mirasa da sahip çıkmalıyız.

Üstelik çok değerli bir gazeteci-yazar dostumun dediği gibi, bütün Osmanlı'yı bir tek Vahdettin'e indirgemek, tarihi saptırmaktır.

Ben eski bir kültür bakanının bu girişimi desteklemesini, barışın, hoşgörünün bir simgesi saymasını beklerdim.

Kemal Tahir, ünlü romanına neden Devlet Ana adını koymuştu? Benim yorumum, devletin bağışlayıcılığını, bir ana sevecenliği gösterdiğini çağrıştırmak için.

Hürriyet'in barışma manşetinin yayınlandığı gün, destek telefonları aldık. Tek bir okur da, eyvah, hanedanı geri mi getirmek istiyorsunuz, sorusunu sormadı.

***

OSMANLI'nın 700'üncü, Cumhuriyetin 75'inci yılını birlikte kutlayacağız.

Politikacılar bu tarihi zenginliği düşüneceklerine, suni bir kavgaya kaptırıyorlar kendini.

Hayatımda bir çok şeyi anladığımı sanıyorum ama politikayı ve politikacıyı anlama yeteneğinden yoksunum galiba.

Ne diyeyim, benim nezaketim her türlü yeteneksizliği karşımdakine değil, kendime yakıştırmayı zorunlu kılar.

---