Galatasaray’ı kurtaracak proje

Son dönemlerde en çarpıcı gelişmelerden biri, Galatasaraylıların yaşadıkları hayal kırıklığıdır. Gelecek yıl 100 üncü yıldönümünü kutlayacak olan bu klüp kan kaybediyor. Borçlarını döndüremez durumda. Sevdikleri renkler yerlerde sürünüyor.

Herkes bir çıkış yolu arıyor.

Mutlaka birşeylerin değişmesi gerekiyor.

Günün koşullarına uyum sağlayacak, Klübü borç batağından kurtaracak, en önemlisi 2000’li yıllarda genç, modern yeni bir yapıya kavuşturmak artık kaçınılmaz.

GS’ı bu tehlikeden kurtarmak için bir grup GS’lı kolları sıvadı ve yeni bir Holdingleşme projesi oluşturmaya çalışıyorlar. Bu projeyi geliştirenlerin başında da Ünal Aysal geliyor. Yıllardır Belçika’nın en prestijli firmalarından biri sayılan UNIT International’ın sahibi olan Aysal, şu sıralarda işini gücünü bıraktı, fikirleri ve elindeki olanaklarla GS’a destek vermeye çabalıyor.

Kulislerde en çok konuşulan kişi. Bu hafta Aysal’ı konuk ettim. O da tüm sorularımı yanıtladı, projelerini anlattı.

- SON GÜNLERDE GAZETELERDE ÇOK SIK SÖZÜ EDİLEN GALATASARAY’IN HOLDINGLEŞMESİ PROJESİNİN MİMARI OLARAK HEP SİZİN İSMİNİZ GEÇİYOR. BU KONUDA BİZE BİLGİ VEREBİLİR MİSİNİZ?

Galatasaray Spor Kulübü bünyesinde geçtiğimiz son dört yıl içinde zaten bir takım şirketleşmeler yapılmıştı. Futbol A.Ş. – Sportif A.Ş. – Pazarlama A.Ş. – Stad A.Ş. vs. gibi. Bu şirketlerin hepsi spordan elde edilmesi düşünülen gelirlerin Kulübe kazandırılmasını amaçlayan kuruluşlardır. Ancak bu gelirler yetmiyor. Kulübün yılda en az 30 milyon dolar nakit paraya ihtiyacı var. Ayrıca bir de mevcut borçlarını faiz ve borç geri ödemeleri içinde kaynak gerekiyor.Böylece her yıl borç stoku artarak, döndürülmesi gittikçe zorlaşmaktadır. Bunun en akılcı çözümü sisteme borç değil direk sermaye girişini sağlamak ve yeniden örgütlenmektir.

Benim önerim yeni bir ekonomik yapılanma ile G.S. Kulübünün altında ve Kulübün asgari % 50 hissesine sahip olacağı bir Holding kurulması ve bu Holding bünyesinde sadece yukarıda ismini verdiğim spor gelirli firmaların değil bunlara ek spor dışı gelirler üreten firmalarında kurulup dahil edilmesi ve üretilecek yeni sanayi ve ticari projelerle Holding gelirlerinin arttırılmasıdır.

Bir ikinci amaç mevcut ve hemen ödenmesi gereken borç stoku’nun, nakit olmayan menkul ve gayrimenkul varlıklar ile beraber paketlenerek Holdinge devredilmesi. Böylece Kulübün üstündeki riskleri bu alt kuruluşa geçecektir. Kulübün bu Holding’deki sermaye yatırımını da gayri nakdi varlıklar ile tesis etmektir. Bunu gerçekleştirebilmek için sadece sermaye yetmez, ciddi bir “know-how” ve itibarç da gerekmektedir.

- HOLDINGIN İHTİYACI OLAN NAKİTİ NASIL KARŞILAMAYI DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Holdingin yaklaşık % 50 bakiye sermayesinin yatırımcılara nakit sermaye blokajı karşılığında verilmesi ile bu nakit ihtiyacı karşılanabilir. Tabii yatırımcıların buraya para koyması için üretilecek projelerin gerçekçi, tutarlı ve çabuk nakite dönüşebilecek nitelikte olması gerekiyor.

- KULÜP HOLDİNG’E NASIL NAKİT SAĞLAYABİLİR?

İlk akla gelen mevcut üyelerin Holding’den 5.000 dolar ile 50.000 dolar arası değişen miktarlarda Holdingin sermayesine ortak olmalarıdır. İkinci seçenek daha geniş bir katılımı sağlamaktır. Büyük Kulüpler taraftarı çok kulüplerdir. Bugün artık taraftarların Kulübünün üyesi olup karar mekanizmaları içinde yer almasını istemesi doğaldır. Üyelik konusunda bugünlük kısıtlamadan vazgeçip 100.000 yeni üye alınırsa, bunun geliri ile Holdingin sermayesinin tamamı Kulübe ait olabilir. Bu iki formüle de Genel Kurul sıcak bakmaz ise, o zaman on-onbeş kişilik bir grubun Holdingin % 50 sermayesini getirmesi ve yönetimini yüklenmesi çözüm olabilir.

- GALATASARAY’IN BUGÜNKÜ SORUNLARI BÜYÜYEREK Mİ, KÜÇÜLEREK Mİ DAHA KOLAY ÇÖZÜLEBİLİR?

Kulübün küçülmesi mümkün değildir. Bu borç stoku küçülerek ödenemez. Burada tasarruf bir çözüm değildir. Kesinlikle ve en kısa zaman dilimi içinde rakamları ve tabii ki sermaye yapısı ve gelirleri iki, üç misline çıkartmak tek çözümdür. Galatasaray artık küçülmeyi düşünemeyecek kadar hedef büyütmüştür.

- KLÜP İLE HOLDING ARASINDAKİ İŞ BÖLÜMÜ NASIL GERÇEKLEŞECEK?

Bu sistemde Klup’ün bütün organları Başkan – Yönetim Kurulu – Divan – Genel Kurul – Disiplin Kurulu – Denetleme Kurulu vs.. aynen kalır. Klüp’e bağlı bütün amatör şubeler ve sosyal lokal ve üyelerin kullanımına açık tesisler gene Kulüpte kalır. Sadece profesyonel faaliyetlere dönük spor şubeleri ile proje üretimine müsait konular Holding tarafından geliştirilip yönetilir. Özellikle Kulüp dışı yatırımcıların katkısı ile yeni yatırımlar “win win” bazında gerçekleşebilecektir.

- BU İŞİN YÖNETİMİNİ KİM YAPACAK?

Tahmin edebileceğiniz gibi GSK dernek yöneticileri, Holding ve bağlı şirketlerin ise gerçek ticari profesyonel kadrolar tarafından yönetilmesi gerekir. Bir başka deyişle Klüp ve Holding iki ayrı tip yönetici kadrosunu gerektirmektedir.

- SİZ ANA SERMAYEDAR OLMAYI DÜŞÜNÜR MÜSÜNÜZ?

Ben bilgi, tecrübe ve mesaimi bu konuda Kulübün hizmetine severek sunarım. Ancak , yukarıda belirttiğim gibi benim veya başka şahısların ana sermayedar görevini yüklenmesi, Kulüp üyelerinden büyük tepki görebilir. Ayrıca imkanlarım ne olursa olsun ben şahsen tek başıma böyle bir riske girmek istemem, talip de değilim. GS bu görevi kimden talep edeceğine kendisi karar verir. G.S.’da her sektörde yetişkin profesyoneller vardır. Bunları yönetecek tecrübeli bir yönetici de yine bunların içinden çıkar sanıyorum. Böyle bir göreve ben talip olamam, ama gereken her türlü desteği veririm. Bir projenin üreticisi iseniz onun gerçekleşmesi için tabiatıyla manevi bir yükümlülüğünüz oluşur, elinizi taşın altına koyarsınız.

- BU DEĞİŞİMİN ÖNDERLİĞİNE TALİP MİSİNİZ?

Bu değişimin önderliğini bir kişinin değil, bir grubun topluca yapması gerekecektir. Zira daha öncede belirttiğim gibi bizim Camiamız şu anda böyle tek kişilik formüle henüz hazır değil. Kendi camiası tarafından bir gün yanlış değerlendirilmek hiç kimsenin almak istemeyeceği bir risk. Ben bunu ufak çapta AIG olayında yaşadım. En iyi niyetle yaptığım hizmet bazı dostlarım ve medya tarafından çok farklı algılandı.

- AIG’DE DURUM NASIL GELİŞTİ?

AIG’deki C ve D Grubu imtiyazlı hisseler ve AIG’nin bunları kullanış şekli Kulübü bir müddetten beri rahatsız ediyordu. Sonradan bu sıkıntı Tahkim’e kadar uzayan bir anlaşmazlığa dönüştü. Eğer belirli bir tarihe kadar 32,5 Milyon USD’lik bir ödeme yapılamasa idi bu hisseler geri alınamayacaktı. Ayrıca Kulüp çok ağır bir tazminat ödeme durumunda kalacaktı. Süre çok kısa idi, bankalar Kulübe müspet yanıt vermekte zorlanıyordu. Temerrütte düşmeden iki gün önce bu ödemenin 23,5 Milyon USD’lik kısmının karşılanması yönetimce benden istendi, bende çekinmeden imkanlarımı seferber ederek gereğini yaptım.

- SİZ SATIN MI ALDINIZ BU HİSSELERİ?

Hayır. Bu hisselerin sahibi Kulüptür. Benim sadece bir rehin ve intifa hakkım var. Ben iki sene ile sınırlı bir kredi verdim. Kulüp geri ödemeyi istediği gün yapıp rehini kaldırabilir.

- GALATASARAY ADASINI DA SİZ YÜKLENDİNİZ. SON DURUM NE?

Ada her şeyden önce İstanbul‘un, sonra da Galatasaray’ın simgesi olmak durumundadır. Hiçbirimizin boğazın en güzel yerinde bu kadar kötü bir görüntünün devamına müsaade etmemesi gerekir. Sorun yönetimin hala inşaat iznini tamamlayamamasından, bitmez tükenmez formalitelerden kaynaklanmaktadır. Galatasaray Klübü siyasi otoritenin ve yerel yönetimin desteğini alabilirse İstanbul’un güzelliğine ihanet eden bu görüntü kirliliğinden süratle kurtulması mümkün olabilecektir. Beklerken GSK Yönetimi Ada’yı bu yaz üyelerin kullanımına açacak. Biz de buna evet dedik.

- “YENİDEN YAPILANMA” PROJENİZİN BAŞARI ŞANSI NEDİR?

Bir dünya markası olmak büyük dünya kulüplerinin sahip olduğu imkanlarla donanmayı gerektirir. Galatasaray artık 100.yılında bu hedefe kilitlenmek durumundadır ve ihtiyacı olan mali imkanlara en modern ve gerçekçi projeler ve kaliteli yöneticilerle ulaşması doğaldır. Bunu da GSK gibi bir kuruluşun gerçekten ve yürekten istemesi halinde başarı şansı çok yüksektir. Galatasaray’da bunu gerçekleştirebilecek sayıda ve nitelikte üye sayısı diğer bütün Kulüplerden az değildir. Bu başarının sadece G.S.’ye değil bütün Türk sporuna örnek olması ve gençlerimize çok daha geniş imkanlar yaratması ve ülkemizin en yüksek düzeyde yurt dışında sportif başarılarıyla tanıtılması hedefimizdir.

ÜNAL AYSAL

Uluslararası enerji ve altyapı yatırımları ile tanınan ve merkezi Belçika’nın başşehri Brüksel’de bulunan Unit International S.A. ve Luxembourg’daki Unit Investments S.A.’nın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı olan Ünal AYSAL, 1961 yılında Galatasaray Lisesinden mezun olduktan sonra yüksek öğrenimini 1968’de İsviçre Neuchatel Üniversitesi Hukuk Fakültesinde tamamlamıştır.

1972 yılında Belçika’ya yerleşen AYSAL, özellikle Ortadoğu ağırlıklı olarak yurtdışında büyük enerji projelerini geliştiren, finansman ve uygulamasını yapan teknik ve yatırımcı hüviyetli bir kuruluş olarak 32 yıldır saygın referanslara sahiptir.

Ünal AYSAL 1999 yılında T.C. Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye’yi yurtdışında en üst seviyede temsil eden iş adamlarından biri olarak sıfatı ile Cumhurbaşkanı tarafından Yüksek Liyakat Madalyası ile onurlandırılmıştır.