Evden aldırmak!

Bu yüzden Volkan’ı eleştirince, Fenerbahçeliler bana kızdı, “Galatasaraylısın, o yüzden yapıyorsun” falan dediler.
Arkadaşlar...
“Evden aldırmak” mafyöz ve karanlık bir söylemdir.
İçinde şiddeti, dayağı, işkenceyi, hatta ölümü barındırır.
Demokratik ülkelerde kimse kimseyi evden aldırmayı aklının ucundan geçirmez.
Volkan, muhabirle yaşadığı olayda yerden göğe kadar haklı olsa bile bu lafı kullanamaz, kullanmamalı.
Mağdur olduğunu düşünüyorsa muhabirden davacı olur, mafyöz söylemlere yönelmez.
Bu yüzden Volkan meselesinde körü körüne taraftar kimliğiyle pozisyon almayı bırakın...
İster Fenerbahçeli, ister Galatasaraylı, ister Beşiktaşlı...
İster futbolcu, ister başkan, ister işadamı...
Her kim ki “evinden aldırırım” gibi anti demokratik söylemlere yönelirse, karşısına hep birlikte dikilmeliyiz.

Hangi oyuncu sette nasıl?

Pek çok dizi setinde çeşitli görevlerde çalışan arkadaşlarım var...
Kimi yapım koordinatörü, kimi yönetmen, kimi ışıkçı, kimi sanat asistanı...
Hangi oyuncu sette nasıl diye küçük çaplı bir araştırma yaptım.
Bakın neler çıktı...
- Özgü Namal: Set öncesi konsantre olmak için karavana kapanıp iki saat çıkmıyor...
- Sinem Kobal: Her zaman sadece kendisinin kullanacağı özel bir karavan istiyor...
- Naz Elmas: Genelde kostümcülerle anlaşamıyor, kıyafet beğendirmenin en zor olduğu oyuncu...
- Pınar Altuğ: Çok zor beğenen, mükemmeliyetçi, kostüm sorumlularını en çok yoran isimlerden...
- Selçuk Yöntem: Çekime başlamadan önce mutlaka reiki yaptırır...
- Necati Şaşmaz: Mülayim, ekiple uyumlu çalışıyor, kuralları var ve çok disiplinli...
- Türkü Turan: Set çalışanlarının en sevdiği isimlerin başında geliyor.
- Tamer Karadağlı: Özel yemeği mutlaka sıcak olmalı, çorbasından duman çıkmasını istiyor...
- Caner Cindoruk: Ekip ruhlu, set çalışanlarının “10 numara bir insan” dedikleri bir oyuncu...
- Emre Kınay: Sete geç kaldığı zaman eli asla boş gelmez, set çalışanlarının gönlünü almayı bilir...

Karışık kafalar

Çankaya Belediyesi sokağa kurduğu dev ekranlarda “Behzat Ç.”yi yayınladı. Gecede “Behzat’a uzanan eller kırılsın” sloganları atıldı.
Bir dizinin, dizi olduğu bu kadar unutulur ve hükümetin en tepesinden bürokratlara kadar sürekli eleştiri altında kalırsa...
Bir belediye başkanı da çıkar “Behzat Ç.”ye destek vermek için açık havada dizinin gösterimini gerçekleştirir.
Oysa nasıl bir siyasinin ya da bürokratın işi değilse dizileri hedef göstermek...
Bir belediyenin de işi dizi yayını yapmak değildir.
Türkiye’de sapla saman bu kadar karışınca her şey normal kabul edilmeye başlanıyor.
Burası karışık kafalar ülkesidir.

Şafak Pavey hangi şarkıyı söyleyecek?

CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey, 3 Haziran’da Turkcell Kuruçeşme Arena’da İtalyan şarkıcı Patrizio Buanne ve ENBE Orkestrası’yla birlikte sahneye çıkacak.
Şafak Pavey ne alaka demeyin, çok iyi bir sesi vardır.
Ben de ocak ayında yaptığımız programda öğrendim bunu...
Konuk olduğu programda, arkadaşları Pavey’in çok iyi caz söylediğini anlattılar.
Hatta ben de canlı yayında bir şarkı söylemesi için çok ısrarcı oldum ama “Bir şarkı borcum olsun” diyerek kabul etmedi.
Bu pazar akşamı borcunu ödeyecek Şafak Pavey.
Patrizio Buanne ile tek bir şarkı söyleyecek ama bunun için üç gündür prova yapıyor.
Söyleyeceği şarkıyı ise sır gibi saklıyor.
Şafak Pavey’in sesini ve sahne performansını merak edenlere duyurulur.
Konserin bütün gelirinin sosyal sorumluluk projelerine aktarılacağını da belirteyim.