Enis Berberoğlu: Bakan, işçi, işveren karşı, peki savunan kim?

Enis BERBEROĞLU

Haydi diyelim ki, bu satırların yazarı müzmin muhalif. O yüzden meşhur sosyal güvenlik yasa tasarısına itirazı var...

Peki işçi, işveren hatta daha üç ay öncesine kadar bu tasarıyı hazırlama sorumluluğunu taşıyan DSP'li eski bakan da mı yanılıyor.

Bu işi sadece ANAP'lı mütefekkirler mi biliyor?

Ne kadar iyi bildikleri, 1983-1999 dönemi itibariyle 13 yıl iktidarda kaldıkları Türkiye'nin halinden belli değil mi?

* * *

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Refik Baydur sosyal güvenlik tasarısını ‘‘reform’’ olarak kabul etmiyor.

Baydur, emeklilik için 8 bin 300 gün prim ödemeye karşı çıkarak, ‘‘İşçiler, ağlamakta yersiz ve haksız değildir. Bu tasarı, kayıt dışı çalıştırmayı cazip hale getirecektir. Böyle bir sistem dünyanın hiçbir yerinde yok. Bunu ilk kez biz uygulayacağız’’ diyor.

Refik Baydur, ‘‘Bu tasarıya karşı, siz de işçiler gibi sokağa çıkıp eylem yapacak mısınız?’’ sorusunu ‘‘Biz, sokağa çıkıp eylem yapılmasına karşıyız. İşçi ve memurun böyle bir şey yapmasına mani olmayız. Biz ya fabrikalarımızın kapısını kapatırız, ya da kepengini indiririz, ama işveren aç kalmaz’’ diye yanıtlıyor.

* * *

Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Hakan Tartan, dün yaptığı yazılı açıklamada sosyal güvenlikte sorunun sadece yüzde 5'inin emeklilik yaşıyla ilgili olduğunu belirterek, şu uyarıyı yapıyor:

‘‘Doğrusu, özerk bir yapı içinde sosyal güvenlik sistemini herkesi kucaklayan ve herkesin katıldığı bir yapıya kavuşturmaktır. Adı üstünde, sosyal güvenlik reformu. Sadece para, sadece rakam telaffuz etmek çok yanlıştır. Bizim 56'ncı Hükümet'teki yaklaşımımız buydu. Ancak, şimdi ben bile kendi hazırladığım reformu tanıyamıyorum.’’

* * *

DİSK Genel Başkanı Vahdettin Karabay dün Meclis Komisyonu'na bilgi verirken emekli olamayacağını gören işçinin başka yollara yönelebileceği uyarısında bulunuyor. Karabay, emeklilik yaşının 50-55'e düşürülmesini ve geçiş sürelerinin yumuşatılmasını talep ediyor.

* * *

Tekrar soruyoruz, herkes yanılıyor mu?

Tekrar soruyoruz, sosyal güvenlik tasarısını kim savunuyor?

Tekrar soruyoruz, siyasi rejimin adı demokrasi mi, yoksa sadece bize mi öyle geliyor...