Emlak Vergisi taksitinin uzatılması gerekiyor

EMLAK Vergisi denilince, artık herhalde tüyleriniz diken diken oluyor.

Parasından vazgeçtik, neyin nasıl olduğunun, kaç TL. taksit ödeneceğinin hálá belli olmayışından dolayı, 18 milyon mükellef şaşkın durumda. Böylesine basit bir konu o kadar büyütüldü ve karmaşık hale getirildi ki, işin içinden kimse çıkamıyor. Belediyeler de, Emlak Vergisi olayına girdiklerine gireceklerine pişman oldular.

Topladıkları Emlak Vergisi'nin de, yarısını ‘‘büyükşehir belediyesi payı’’ olarak ayırıyorlar. Kalanın yüzde 15'ini de ‘‘il özel idare payı’’ olarak, daha sonra büyükşehir belediyesine kalanının yüzde 20'sini bir daha, ardından yüzde 5 İller Bankası payı, yüzde 2 Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, yüzde 1'de Beden Terbiyesi Spor İl Payı ayırıyorlar. Vergiyi toplayan belediyelere de ‘‘küçük bir pay’’ kalıyor. Öte yandan, olayın bütün sıkıntısını da belediyeler çekiyor.

VATANDAŞ NE YAPSIN?

Kasım ayı içinde, Emlak Vergisi ikinci taksitinin ödenmesi gerekiyor. Bunun için de, belediyelerin Emlak Vergisi olarak tahakkuk eden vergileri, mükellefe bir yazı ile duyurması gerekiyor (Emlak Vergisi Kanunu Geçici Md. 20 ve EVK Genel Tebliği No: 33). Bugün Kasım'ın yedisi, daha vatandaşa bildirilen vergi yok. Belediyenin memurları onbinlerce hatta yüzbinlerce gayrimenkulün vergisini, tek tek hesaplayacaklar. İşin doğrusu bu öyle bir-iki dakikalık olay değil. Hesaplama sırasında; inşaatın türü, sınıfı, metrekare maliyet bedeli, binanın dıştan yüzölçümü, toplam bina maliyeti, kalorifer ve asansör farklarının eklenmesi, aşınma payı indirimi, geçici muafiyet indirimi, asgari ölçüye göre arsa birim ve toplam metrekare değeri vs. vs. oldukça ayrıntılı veriler gerekiyor. Şimdi soruyoruz; belediyenin memuru bu hesabı kasım ayında ne zaman yapacak, vatandaşa ne zaman bildirecek de vatandaş vergisini nasıl ödeyecek? Peki... vatandaş ne yapsın? Vergisini neye göre ödeyecek? Çıkın işin içinden çıkabilirseniz!..

YA İTİRAZ EDİLENLER

Bitmedi bir de, itiraz edilenler yani vergi mahkemelerinde dava açılanlar var. Daha mahkemeler sonuçlanmadı. Mahkeme bitse bile, olay bitmiyor. Karar taraflara tebliğ edilecek ve kaybeden Danıştay'a ‘‘yürütmeyi durdurma’’ talebi ile birlikte temyiz başvurusu yapacak. Danıştay daha dosyayı eline almadan da, kasım ayının yani ikinci taksiti ödeme gününün sonu gelecek. İyiniyetli vatandaş, yüksek bedelden ödese, sonra fazla ödediğini geri almak ya da 2003'e mahsup ettirmek için, uğraşıp duracak. Ödemeyip beklese, vergiye her ay yüzde 7 gecikme zammı binecek. Anlayacağınız, yapılanlar Çin işkencesinin Türkçesi...

BU İŞİN ÇÖZÜMÜ VAR

Herhalde, daha okurken tüyleriniz diken diken oldu... Neyse, canınızı fazla sıkmayın. Bu işin çözümü, hatta çözümleri var.

1- Vatandaş zor durumdadır. Zor durumda bulunmaları nedeniyle, vergi ödeme yükümlülüğünü süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, Maliye Bakanlığı (ya da yetki vermesi halinde Defterdarlık), bir aya kadar yani Aralık 2002 sonuna kadar, süre verebilir. Ancak, bunun için olaya Maliye'nin sıcak bakması ve vatandaşın da dilekçe ile Kasım sonuna kadar, başvurusu gerekiyor.

2- Süreyi 15 gün uzatmak mümkün. Vergi Usul Kanunu'nun 111. maddesinin beşinci fıkrası; mükellef sayısının 500'ü aştığı durumlarda, Maliye Bakanlığı'na, süreyi 15 gün uzatma yetkisi veriyor. Maliye Bakanlığı, bir süre bekler ve baktı ki, bazı belediyelerde hem olay davalık hem de belediyenin memuru zor durumda (örneğin Ankara Çankaya belediyesinde 400 bin mükellef var üstelik mahkeme de devam ediyor), ayın sonuna doğru emlak vergisi ödeme süresini 15 gün uzatır, olur biter. Bu olayı, daha doğrusu işkenceyi, şimdilik önleyip, gelecek dönemde de ‘‘köklü bir çözüm’’ bulmak gerekiyor!
Yazarın Tüm Yazıları