Devlet tuluatı

Doğan ULUÇ
Haberin Devamı

Az değiştirmeyle ‘‘Çelebi bizde böyle olur demokrasi dediğin’’ vecizesinden yola çıkarsak bizdeki hükümet ve parlamento düzeni olsa olsa eski zamanların ‘orta oyunu’ olur. Rahmetli İsmail Dümbüllü bugünleri yaşasaydı etrafı gülmekten kırıp geçiren tuluat dizilerine malzeme aramakta hiç zorlanmazdı.

Gazetelerin ciddi olması gereken iç politika haberlerine, meclisten canlı yayınlara bakılırsa Ankara'da haftalardır evlere şenlik beyazı, karasıyla bir mizah dizisi yaşanıyor.

Adresi yanlış seçilmiş bir mizah dizisi bu. Tiyatro yerine TBMM'ye postalanmış bir senaryo. İçinde ‘darbe’ dersen var, casusluk, iktidarı kaybedenlerın hezeyanı, yeni koalisyon ileri gelenlerinin açıklamalarında ülkenin eşiğine geldiği ekonomik bunalımın güç telaffuzlu rakamları, üst düzeyden aşağıya sarkan zincirleme yolsuzluklar, toplum kesimleri içine yerleştirilen nifak tohumları, aynı ve ayrı doğrultudakilerin birdiğerlerini suçlamaları, yarı resmi çeteler, kokuşmuşluğun çeşitli örnekleri gibi herşey var.

Yeşilçam'ın ilk yıllarında bol çeşnili filmlerini niteleyen ‘‘aşk, intikam, pusu, tuzak, eroin, esrar, dan-dan-dan, gazoz, limonata, ayran’’ şeklindeki sloganı hafif kalacak kadar.

Başkan Nixon'ı iktidardan eden Watergate skandalı üstüne bir kaç düzine kitap, binlerce sütun yazı yazıldı, kapalı gişe oynayan filmler çevrildi. Bizde olup-bitenlere Hollywood el atsa stüdyolar yıllarca gece-gündüz demeden film üretir, yazarlar bilgisayar eskitirdi.

Haylidir iç politikayı anavatanda, olayların içinde izlememiştik. Okyanus ötesinden Mercümek'ün iç ettiği bağış paralarının nereye gittiği, Susurluk'un, kumarhaneler kralı Topal cinayetinin perde arkası aktörlerinin kimler olduğunu merak ederken bu kez Orakoğlu, onbaşı Sarmusak, Hanefi Avcı gibi yakın geçmişe kadar ailesi ve iş arkadaşları dışında adını kimselerin bilmediği piyonlarla, yanlış meslek seçtiği kesin politikacılarla haber bültenlerinde tanıştık.

ACINACAK DURUM

Toplumsal ilkeler yerine bencil, kaprisli liderlere bağlılık üzerine işleyen Türk politik yaşamının yazılı-görüntülü basına yansıyan görüntüleri başlı başına komedi. Yeteneği el öpme becerisinin ötesine uzanmayan eski bakan Akşener'in ciddiyet yoksunu konuşmaları, ‘delikanlı’ Peken'in DYP'den istifa ederken genel başkanına övgüler yağdırıp ‘sevgi-saygı’ mesajını ihmal etmemesi, istihbaratçı Avcı'nın uzun ama bilmece gibi itirafları sonunda dişe, tırnağa gelecek birşey söylememiş olması, katrilyona yakın borçlanmayla denk bütçenin yalan olduğunu hayretle ve içimiz sızlayarak takip ettik.

Yalnızca Çiller'in tüm rezaletlere karşı kameralar karşısında porseleni andıran beyaz dişleriyle süslenen gülücüklerini yadırgamadık. Danışmanı Jay Kriegel'in ‘‘En güç durumda dahi tebessüm et. Tebessüm, hataları, paniği saklayan maskedir’’ diye Amerika'da mesleğe yeni atılan gençlere verdiği nasihati hala uyguluyor.

Oysa bu kara mizah ardında insanlarımızın kaderini vahim boyutlarda etkileyen tehlikelerin de yattığı gerçek. Eski iktidar ortakları ve yakın çevresindekilerin kişisel çıkarlar uğruna memleketi karanlık çağlara sistemli olarak nasıl sürüklemeye çalıştıkları gözönüne seriliyor.

Gelişmelerin en vahimi ise bir polis ‘köstebeği’nin orduya sokulması. Kirli çamaşırlarının kamuoyunda sergileneceği, şaibeli servetlerinin kaynağını açıklamaya zorlanacağı korkusuyla uykuları kaçanların elifi görse mertek sanacak onbaşının casusluğunda medet aramaları 21'inci yüzyıl arefesindeki Türkiye için acınacak bir durum.

Tüm bunlara rağmen ülkemin geleceği için karamsarlık içinde değilim. Daha önceden Orgeneral Çevik Bir, son günlerde ise Orgeneral Teoman Koman ile Oramiral Güven Erkaya'nın konuşmasını ekranlarda bir kaç kez izledim. Deniz Kuvvetleri Komutanı Erkaya silah arkadaşları diğer komutanlar gibi demagoji ve safsataya kaçmadan, mantıklı, inandırıcı konuşmasında Türkiye'nin çoğunluğuna güven verdi.

Çıkar peşinde malum zümrenin sebeb olduğu son aylardaki tüm çirkinlikler omuz üstü apoletlerindeki ayyıldızların görkemi altında ezildi. Askeri gibi komutanı da Erkaya kişiliğindeki orduya sahip bir ülkenin vatandaşı olmak kendi başına bir gurur nedeni.

Yazarın Tüm Yazıları