Burhaniye’de skandal büyüyor

Haberin Devamı

BURHANİYE’de yaşanan doğa ve ağaç katliamı tüm çevrecileri isyan ettirirken, Belediye, olayı basına yansıtan Altın Kamp yöneticilerine baskı yapmaya başladı.
Alman hükümetinin çevre danışmanı, Prof. Dr. Hubert Weiger’in basına yansıttığı ve Hürriyet Ege’de yayınlanan haber, Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova’yı bir hayli rahatsız etti. Belediyenin yanlış uygulamaları sonucu, köklerinden söküldüğü ve devrildiği belirtilen ağaçların suçunu, kamp yöneticilerine yüklemeye çalışan Akova’nın, zabıtaları gönderip “uyarı” yazdırması bölgede şok yarattı.
Yıllardır aynı yerde tatil yapan İsviçreli, Alman, Avusturyalı ve Türk çevre tutkunları, yaşananları yakından izlediklerini, belediyenin yaptıklarının kabul edilemez olduğunu öne sürerek tepkilerini şöyle dile getirdi:

SKANDAL

Haberin Devamı

· Altın Kamp sakinlerinden Viyana Çevre Müsteşarı Helmut Löffler: “Belediye Başkanı yaptığı katliamın delillerini ortadan kaldırmak yerine, tesisin plajını eski hâline getirsin. Biz yıllarca bu yıkılan ağaçların altında tatil yaptık. Şimdi mi aklı başına geldi. Bizi rahatsız eden kütüklerin görüntüsü değil, Belediye Başkanı’nın bu tesisi yoketmeye yönelik çalışmalarıdır. Bu olay tam skandal.”

SUÇ DUYURUSU

· Altın Kamp’ın sahibi Melahat Altın: “Mülkiyet özel bile olsa, erozyona uğrayan ağaç ve toprak bu ülkeye aittir. Fikret Akova’nın saldırılarından artık yıldık. Üstüne üstlük bu ağaçlar mülkiyet sınırlarımız içinde. Belediye’yi özel mülke tecavüz ve gasp sucuyla savcılığa şikayet edeceğim.”

HAYAL KIRIKLIĞI

· Rosi Köln: “1986’dan beri Altın Kamp’a geliyorum. Burası benim ikinci evim. Ben ve çok sayıda dostum, ilgililerin Altın Kamp’ın yok olmasına mani olmaması karşısında hayal kırıklığına uğradık.”

DEVLET EL KOYMALI

· Öğretim Görevlisi Herbert Bezdek: “Altın ailesi Türkiye’de birinci sınıf bir kamping yaratmış. Bu tesise zarar verenler nasıl insanlar? Akıl erdiremiyorum. Türkiye’nin Alanya, Belek, Antalya, Kemer, Fethiye’sinde kıyılara bu derece önem verilirken, Altın Kamp’ın tahribine devlet nasıl izin verir?”

ÜZÜNTÜ VERİCİ

Haberin Devamı

· Frank Kaul: “Altın Kamp’a 1973 yılından beri geliyorum. Türkiye’nin turizm gelişmesini takip ediyorum. Türkiye gibi zenginliklere sahip bir ülkenin herşey dahil ucuz turizme ağırlık vermesini üzüntüyle karşılıyorum. Buna karşılık son senelerde Altın Kamp gibi bir tesise yerel idarecilerce verilen zararları izliyorum. Bu önemli problemi dile getirdiğiniz için size çok teşekkür ederim.”

ŞOK OLDUK

· Brigitte (Wuppertal): “Birkaç yıl aradan sonra Altın Kamp’a tekrar geldiğimizde şoka uğradık. Güzelim plaj yok olmuş, deniz tesisin içerisine girmiş, asırlık ağaçlar mahvolmuş. Tesisin bütünüyle ortadan kalkmaması ve bizlerin gelecekte de burada tatil yapabilmeyi umut ediyoruz.”

Haberin Devamı


Ağaçlar ayakta ölüyor dünya bize gülüyor


Burhaniye önemli turizm merkezlerinden.
Havası, suyu iklimiyle Yumuşak Turizm (Eko Turizm) için bulunmaz yerlerden.
Gelin görün ki burada da birşeyler oluyor. Yanlış uygulamalar nedeniyle turizm yara alıyor.
Şu an orada tatil yapanlar isyan ediyor.
Geçen hafta her yıl Almanya, İsviçre, Belçika ve Danimarka’dan gelen yüzlerce turistin uğrak yeri olan Altın Kamp’ta dalgaların devirdiği ağaçları dikkat çekmiştik. Alman hükümetinin çevre danışmanı Profesör Doktor Hubert Weiger’in, ağaçların köklerinden söküldüğünü görüp çektiği resimlere ve, “Bu katliamı lütfen durdurun” diyen çağrısına yer vermiştik.
Sağolsun yetkililer hemen hareket geçti!
Zabıtalar, Altın Kamp’a gelip, “devrilen ağaçları derhal buradan kaldırın” diye uyarı tebligatı yaptı.
Dalgalar başka ağaçları devirmesin diye önlem alması gereken belediye, gözdağı verdi.
Nasıl tam bize göre değil mi?
¡¡¡
Benim Tema Vakfı Yöneticileri’ne ve Hayrettin Karaca’ya bir önerim var.
5 Haziran dünya çevre günü biliyorsunuz. Bu yıl Burhaniye Belediye Başkanı’nı aman ödülsüz bırakmayalım!
Aman Hayrettin Baba, siz “Bir fidan daha dikelim” diye çırpınırken, anıt ağaçların ayakta ölmesine seyirci kalanları unutmayalım.
¡¡¡
Bir not daha. Ülkemizi tanıtmaları için çağrılan turist rehberleri tekne turunda alkolden zehirlendi. 13’ü Rus 1’i Türk rehberden 3’ü yaşamını yitirdi.
Televizyonlarımız bangır bangır “Sahte içki zehirlenmesi” diye veriyor olayı.
O rehberler şimdi nasıl tanıtır ülkemizi...
“Reklamın iyisi, kötüsü olmaz mı” dediniz yoksa?
Aman sakın ha aklınızdan bile geçirmeyin. Reklamın kötüsü turizmi batırır. Benden söylemesi.

Haberin Devamı


Gürültü etme başka ihsan istemem senden

ETRAFA attığımız kağıtlar, ambalajlar, poşetler, şişeler müthiş kirlilik yaratıyor. Bunlar gözle görülen kirlilikler... Bir de gözle görmediğimiz kirlilikler var. Bazen saygısız bir sürücünün klaksiyonuyla, bazen de bir magandanın aşırı açtığı teybiyle sizi taciz eden, tüylerimizi diken diken eden bir kirlilik bu. Adı: Gürültü kirliliği. Oysa yönetmeliklerde herşey açık. Kanun, “Etrafını rahatsız etme” diyor.
Şu günlerde şehrimin sokaklarında seyyar stüdyolar dolaşıyor. Bas bas bağırıyorlar. Kanunun “Etrafını rahatsız etme” maddesini daha TBMM’ye gitmeden ihlal eden benim vekilim, haklarımızı nasıl koruyacak acaba. Kredi kartı kıskacındaki halkın, işsizlikten inleyen gençlerin sesini TBMM’de duyurabilecek mi? Yine aynı tas aynı hamam olacaksa eğer, “Gürültü etme başka ihsan istemem sayın vekilim.”

Önerimiz seçim kozu oldu

Haberin Devamı


 27 Nisan’da yayınladığımız, “İzmir’i sarıp sarmalayacak proje istiyoruz. Bu proje İsveç ile Danimarka arasında yer alan Öresund Köprüsü gibi olsun” çağrımız Ankara’da büyük yankı buldu. Körfez Geçişi (İZKARAY) Projesi, AK parti’nin İzmir’de seçim kozları arasında ilk sırayı aldı.
Yazımızda şunları şöylemiştik:
“Acaba Karşıyaka ile İnciraltı arasına köprü yapılabilir mi?
Yapılırsa İzmir trafiği rahatlatılabilir mi?
Çankaya’da, Alsancak’ta düğüm olan trafik, Körfez Köprüsü’yle kurtarılabilir mi?
Kordon’da SİT’e takılan Çevre Yolu bağlantıları Karşıyaka ile İnciraltı bağlanarak tamamlanabilir mi?
Bence İzmir trafiği gerçekten Körfez Köprüsü’yle kurtarılabilir.
Hele bu Köprü tıpkı Öresund Köprüsü gibi iki şeritli demiryoluna ve dört şeritli karayoluna sahip olursa ve Üçkuyular’daki metroya bağlanırsa inanın harika olur.”
¡¡¡
Ve İzmir’in çılgın projeleri önceki gün açıklandı. Teşekkürler Başbakan’ım bir gazeteciye büyük mutluluk yaşattınız. İnşallah bu projenin hayata geçişini de görürüz.

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları