Budalaların eş seçtiği gün

Dükkan duvarları boydan boya önü camlı buzdolabıyla kaplı. Hepsi de tabandan tavana uzanıyor.

İçerisi rengarenk çiçek dolu. Hastanede ameliyat geçirmiş bir dostumuza çiçek göndereceğiz. Her seferinde olduğu gibi seçim yaparken bu kez da zorlanıyoruz. Rum çiçekçi beyaz güllere baktığımı farkediyor: ‘‘Hislerini anlatmasını biliyorsun, beyaz gül ‘Ben sana layığım' demek.’’ Bakışlarımın yandaki vazonun içindeki menekşelere takıldığını görünce ekliyor: ‘‘Sana sadık kalacağım, mesajını veriyorsun. Hanım arkadaşın çok memnun olacak.’’

Dükkan sahibine ‘‘Çiçek göndereceğim kimse yaşlı bir erkek, yoğun bakımdan bugün çıktı’’ diyorum. Rum çiçekçi, ‘‘Kusura bakma Valentine (Sevgililer Günü) için bakındığını sandım’’ yanıtını veriyor. Ardından sarı güllerin ihtirasın söndüğünü, portakal renkli leylakların aşırı nefreti yansıttığını, uzun saplı leylakların ise cenazeye gönderildiğini ekliyor.

Çiçekçide iki saat kalsak botanik uzmanı olup çıkacağız. Arkamda sipariş kuyruğunun uzadığını görünce, ‘‘Sen hastaya gidecek çiçeklerden karma bir buket yap, sağlık dileği dışında mesaj veren cinsten olmasın’’ dedikten sonra isim ve adres kartını doldurmaya başlıyorum.

Amerika’da Noel, yeni yıl, Şükran Günü gibi resmi tatillerin yanı sıra ‘‘Anneler, Babalar, Sekreterler’’e ithaf edilen çok sayıda ‘‘Gün’’ var. Küçük esnafı sevindiren bu özel günlerde milyarlarca dolarlık çiçek, çikolata, hediye, kutlama kartları el değiştiriyor. Sevgililer Günü bu grup arasında en gösterişli olanı. Lokantalar yılda yalnız 14 Şubat için ‘‘Sevgililer Menü’’sü hazırlıyorlar. Dar gelirli aşıklar karşı cinse çikolata, oyuncak ayı, çiçek buketi gönderirken zengin erkekler pahalı restoranlarda sevgilileriyle içine tek taş pırlanta yüzük koydukları şampanya kadehleri tokuşturuyorlar.

New York'ta ‘‘singles’’ diye tanımlanan bekarlar ‘‘Valentine Day’’in evlilik yolunda ilk adım olduğunu söylüyorlar. Erkek-kadın arasında aşkların yinelendiği bugünde gazeteler özel eklerle kalp sembolü içinde ‘‘Valentine Day’’ mesajları yayımlıyor. Sevgililer birbirlerine gazete sütunlarında, ‘‘Hayat boyunca seninle aynı yatağı paylaşmaya hazırım. 'Evet' dediğin takdirde dünyalar benim olacak' şeklinde evlenme teklif ediyorlar. Bazıları ise telefon numarası taşıyan ilanlarda, ‘‘Yalnızım, gel benim Valentine'im (sevgilim) ol’’ diyerek eş aradıklarını bildiriyorlar.

ABD Kongresi Ortadoğu ve Güney Asya Komitesi üyesi New York milletvekili Gary Ackerman haftalık Village Voice'da bazı Filistinlilerin Yahudi kızlarına, ‘‘Buluşalım, tanışalım, birlikte Filistin'de romantik bir tatil geçirelim. Barış sürecine katkıda bulunalım’’ şeklindeki ilanların tehlike sinyali verdiğine işaret ediyor. Ackerman ‘‘Tuzağa düşmeyin. Geçen yıl 16 yaşındaki İsrail genci Ofir Rahum, Faslı yahudi olduğunu söyleyen bir kadınla İnternet'te tanıştı. Buluşmaya gittiğinde El Fetih teröristlerinin suikastine hedef oldu’’ uyarısında bulunuyor.

Sevgililer Günü geçmişi yüzyıllar ötesine uzanan bir gelenek. Başlama tarihi hakkında birkaç teori var. Bazıları Valentine Day'in M.S. 3. yüzyılda Roma İmparatoru Cladius II'nin Hıristiyanlara zulmü sırasında Valentine adlı bir papazın katledilmesinden kaynaklandığı ileri sürülüyor. Oysa 14 Şubat'ın yazılı belgelere geçmesi ilk kez 1800'li yıllara rastlıyor. ‘‘Valentine Day’’ geleneğinin Ortaçağ'ın en büyük şairi olarak ün yapmış İngiliz Geoffrey Chaucer'ın başlattığı en yaygın inanç. The Canterbury Tales'in yazarı Chaucer 1380 yılında kaleme aldığı Parliament of Foules'da (Budalalar Meclisi), ‘‘14 Şubat Saint Valentines Günü. Bugün budalaların eşlerini seçtikleri gün’’ diyerek hemcinslerine ağır gönderme yapıyor.

Ünlü şair Chaucer'ın erkeklerin eş seçmesine niye karşı çıktığını bilmiyorum. Anlaşılan kadınlardan ağzı yanmış olmalı. Oysa milyonlarca insanın İngiliz yazara kulak asmadığı da ortada. Çiçek, çikolata, kartpostal, hediyelik eşya sektörü yılın en büyük satışlarını 14 Şubat'ta gerçekleştiriyor.

Ofis çıkışı cadde başında ışıkların değişmesini beklerken önümde duran sarı taksinin tepesinde çerçeve içindeki ışıklı reklama gözüm takılıyor. Köşelerinde pırıltılı kalp dizaynı yanında, ‘‘Esther, Mutlu Valentine'ler. Thomas’’ yazıyor. Muhabbet tellallığı yapan taksi şoförüne, ‘‘Nedir bu?’’ diye soruyorum. Pakistanlı sürücü, ‘‘25 dolara iki saatliğine ışıklı levhamızı kiralıyorlar. Arkadan bir yenisini yayımlıyorum’’ yanıtını veriyor. ‘‘Peki Esther bu mesajı görüyor mu?’’ Sürücü kahkaha atıyor, ‘‘Nerden bileyim, bu onun sorunu’’ diyor.
Yazarın Tüm Yazıları