Bekir Coşkun: Süngüden daha güçlü...

Bekir COŞKUN

GENELKURMAY Başkanı Org. Kıvrıkoğlu ‘‘altmış smokinli gazeteci’’nin huzurunda, devleti yıkmak isteyen memurların sayısını açıkladı:

‘‘Binlerce...’’

Zaten biliyoruz.

Kıvrıkoğlu'nun ‘‘Devleti yıkmak isteyen her kademede binlerce memur var. Kaymakamdan tutun, en kilit noktalara ve alt kademelere kadar yayılmışlar...’’ demesi de yeni bir bilgi değil.

Kadın eli sıkmayan valilerin, tarikat dergáhlarına devam eden kaymakamların, öğlenleri takunya ile koridorlarda dolaşan genel müdürlerin olduğunu en azından ben yazalı birbuçuk sene oluyor.

Ne yapabiliriz?..

Bir solcu Başbakan seçtik, Fethullah hayranı çıktı.

*

Başbakan hüzün içinde ‘‘Sayın Fethullah Gülen'in tutuklanması kararına çok üzüldüm’’ dedi.

Birkaç gün sonra mahkeme, tutuklama kararını kaldırdı. Üstelik Ankara DGM'nin verdiği tutuklama kararını kaldıran İstanbul DGM.

Aynı sanık, aynı suç, aynı kanunlar, aynı kanıtlar, aynı günler, aynı yargı, aynı devlet...

Genelkurmay Başkanı gibi az-öz ve dikkatli konuşan birisi bile ‘‘İki ayrı mahkemenin aynı konuda iki ayrı karar vermesi ilginç ve düşündürücü durum’’ diyerek, şaşkınlığını gizleyemiyor.

Oysa şaşılacak bir durum da yok.

Niçin Başbakan'a sormuyorlar:

‘‘Üzüntünüz geçti mi?..’’

Muhtemelen o da yine hüzünle boşluğa baksın:

‘‘Üzüntüm geçti, canım sıkkın...’’

Çünkü Kıvrıkoğlu peşinden ‘‘Bu prestij meselesi oldu’’ diyerek, irtica ile mücadelede siyasetçilerin yakasını bırakmayacaklarının ipucunu da veriyor.

*

Ancak irtica yirmi yıldır tehlikeler listesinde ilk sırada, ama giderek tırmanıyor, devleti her gün biraz daha ele geçiriyor.

Birkaç yıl daha ‘‘en büyük tehlike’’ sayılsa, devlet gidecek.

Peki, biz ne yapacağız?..

Bence irtica ile mücadeleyi demokratik kitle örgütleri üstlenmeli. Askerler, sivil örgütleri ‘‘bir diğer tehlike’’ saymak yerine, onları onurlandırmalı.

Bu siyasetçileri ancak; demokrat, tepkili, güçlü, örgütlenmiş kitleler yola getirebilir.

Süngüden daha güçlü halk var.