ANAP'ın reklamcı sıkıntısı

Muharrem SARIKAYA

ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, yakın geçmişe kadar tanıtım ve reklam şirketi sahibiydi. Erken üretim petrolün çıkarılmasıyla ilgili Bakü'deki törene Başbakan Mesut Yılmaz, Okuyan'ı da beraberinde götürdü. Törende önce, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev konuştu. Her ne kadar kararı konsorsiyuma ait olsa da petrollerini Bakü-Ceyhan hattından Akdeniz'e ulaştırmayı istediklerini söyledi. ABD Enerji Bakanı ve Gürcistan Devlet Başkanı da Bakü-Ceyhan'a destek verdi.

Oturuma ara verildiğinde, Okuyan koca cüssesiyle gazetecilerin yanına koşturup ekliyor:

‘‘Duydunuz mu? Petrolün sahibi de, boru hattını toprağından geçirecek olan da, parasını verecek olan da Bakü-Ceyhan dedi. Bu çok önemli bir olay...’’

Heyecanla bu sözleri söylerken bir an duraksıyor ve başını sağa sola sallayıp gülmeye başlıyor.

Gazetecilerin, ‘‘Hayrola’’ demesine fırsat bırakmadan ekliyor:

‘‘Şimdi Çiller burada olacaktı, vallahi Türkiye'ye döndüğünde tantanalı basın toplantıları yapar 10 gün de bundan başka laf etmezdi. Şimdi gel sen, hadi böyle bir şeyi bizimkine yaptır... Bir kez söyler, bir daha da üzerinde konuşmaz.’’

Okuyan'ın aklına Yılmaz gelince bir anda heyecanı da yatışıyor. Yıllarca tanıtım ve reklam işiyle uğraşan biri olarak Yılmaz'ı bu konularda ikna edememenin sıkıntısını aktarıyor. ANAP'ın muhalif kanadında yer alan Yozgat Milletvekili Lütfullah Kayalar'ın sıkıntısı da Okuyan'dan farklı değil.

Kayalar, TBMM kulisinde Bakü'deki törene atıfta bulunarak söze başlıyor ve ekliyor:

‘‘Çıkıp 'Bu kış zor geçecek' diyor. Tamam, dediği doğru, zor geçmesi de gerekiyor. Ama bunu söylemenin de bir üslubu var. Her zaman olduğu gibi yine tepeden inme bir şekilde söylüyor. Ben hükümetten çok memnunum. Çok iş yapıyorlar. Ama satamıyorlar.’’

Kayalar da, Çiller'i örnek göstererek devam ediyor:

‘‘İzmit Körfez geçişinden, Güneydoğu'nun serbest bölge haline getirilmesine, 8 yıllık eğitimden, özelleştirmedeki satışlara kadar birçok iş yaptılar. Çiller olsa her birini havai fişekli basın toplantılarıyla günlerce anlatırdı. Mesut Bey bunun onda birini yapsa yeter.’’

Kayalar, hükümetin yaptığı işleri kamuoyuna duyurma konusundaki sıkıntısının Yılmaz'dan kaynaklandığını, MKYK toplantısında dile getirdiğini de açıklıyor. Yılmaz'ın bu eleştirilerine sessiz kaldığını vurguluyan Kayalar şöyle devam ediyor.

‘‘Bu kadar iş yapılıyor, ama sokaktaki vatandaş bunları bilmediği için haklı olarak, 'dört ayda ne yaptılar ki?' diyor. Ama Mesut Bey'e bunu anlatamıyoruz ki?..’’

Aslında Yılmaz'a bu eleştiriyi getiren sadece Okuyan ve Kayalar değil. En yakınındaki kişiler bile aynı sıkıntıyı dile getiriyor.

Tarım Bakanı Mustafa Taşar dün telefonda şunları söylüyor:

‘‘Pazarlama sorunumuz var. Mesut Bey'e de söylüyoruz, gülüyor. 'Bunlar önemli değil, siz işinizi yapmaya devam edin' diyor.’’

Anlaşıldığı kadarıyla Yılmaz, 1991 seçimlerinde Fransız reklamcının önerdiği gibi ‘‘Sakin güç’’ olmaya devam edecek.