Amerika, Irak batağına boğazına kadar battı

IRAK beklendiği gibi tam bir cehenneme döndü. Saddam’ın yakalanmasından sonra koalisyon güçlerine karşı olan direniş daha da artarak kanlı bir isyana dönüştü.

Bugün Irak’ın pek çok kentinde hem Sünniler, hem de Şiiler yabancı askerlere karşı çarpışıyorlar.

Gelen haberler tüyler üpertici boyutlarda.

Son üç günde çarpışmalarda ölenlerin sayısı 170’i geçti. Her geçen saat bu sayı yukarı doğru tırmanıyor.

Amerikalılar, Irak halkının başkaldırısını bastırabilmek için kentleri havadan bombalıyorlar, ağır silahlar kullanıyorlar.

Birçok kentte, öldürülenlerin cesetleri sokaklardan kaldırılamıyor.

Bu arada çok önemli bir gelişme oldu.

Durumun giderek korkunç hál alması üzerine Amerikalıların Saddam’ı Katar’a götürdükleri öğrenildi.

Irak’taki gazeteciler, Amerikalıların bu operasyonu Saddam’ın kaçırılmasından korktukları için yaptıklarını iddia ediyorlar.

Görüldüğü kadarıyla Amerika ve ortakları, Irak’ta gırtlaklarına kadar batağa batmış durumdalar.

* * *

Bush ve çevresini saran şahinlerin kafasıyla Ortadoğu’ya bırakın demokrasi ve huzuru, kan ve ölümden başka bir şey gelmez.

Irak saldırısının bu noktaya geleceğini ve Amerika’nın Ortadoğu çöllerinde perişan olacağını pek çok insan yazıp söylemişti.

Ama Bush ve şahinler takımı bunu dinlemedi.

Irak’ta her gün evlatlarının ölüm haberleriyle sarsılan Amerikan halkı, Bush’a duyduğu güveni hızla yitiriyor.

Başkan, Senato’da ağır eleştirilere uğruyor.

Irak, Bush’un ve çevresindeki şahinlerin sonu olacak gibi görünüyor.

Türkiye olarak şansımız varmış.

Eğer AKP iktidarı Irak’a asker gönderseydi, şimdi biz de her gün Mehmetçiklerin cenazelerini karşılayacaktık.

Daha önce de yazdım. Tayyip Bey yatsın kalksın CHP’ye dua etsin.

Irak belasına bulaşmamamızda CHP’nin uyarılarının ve karşı koymasının büyük rolü oldu.

Dilerim Irak’taki facia sona erer. Yoksa komşudaki ateş bizi de rahatsız eder.

TÜBİTAK’ın ruhuna el fatiha

TÜBİTAK bir bilim kurumudur. Siyasetle uzaktan yakından ilişkisi yoktur.

Bu kurumda bilimsel çalışmalar yapılır, bilim üretilir.

Bu kurumun temel direği olan Marmara Araştırma Merkezi ise bilimsel proje üretir, bilimsel buluşlar yapar.

AKP iktidara gelir gelmez bu kuruma da el attı. Başkanı ve yönetim kuruluna kendilerine yakın insanlar getirmek için alelacele yasa değiştirdiler.

Sonra da bu bilimsel kurumu ele geçirip orada da kadrolaştılar.

Ne oldu? TÜBİTAK’ın performansı birden düştü.

Son olarak da yapılanlara dayanamayan Marmara Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Naci Görür istifa etti.

Şimdi oturup hep beraber TÜBİTAK’ın ruhuna fatiha okuyalım.
Yazarın Tüm Yazıları