6 gün, 6 isim

Habertürk’teki Full Ekran’ın son konuğu hiçbir yere çıkmayan İzzet olmuştu ya...

Ben daha uzun süre takılırım ona...

Ama Full Ekran’a da ’hiçbir yere çıkmayan’ konukla final yakışırdı!

n PAZARTESİ- STELYO PİPİS’in, Facebook’ta "Demet Akalın’dan nefret edenler" diye bir grup kurduğunu gördüm.

Listesindeki arkadaşlarına da gruba üye olmaları için mailler gönderiyor.

Aman aman davet mektubunda neler denmiyor ki Demet hakkında...

"Kötü kalpli"...

"En yakınlarına bile zarar verecek"...

"Tehlikeli"...

Gruba 27 kişi üye olmuş.

Bazı üyeler burada aktaramayacağım, hakarete varan yorumlar yazmışlar.

Stelyo neden böyle bir şey yapmış, Demet’e bu kini nedendir anlamadım...

n SALI- DENİZ SEKİ’nin, hafta sonu Kral TV haberlerini sunacağı haberleri düştü internet sitelerine...

Haberciler sanki küfür yemiş gibi tepki gösteriyorlar olaya...

Kral TV yönetimi de eleştirilerden nasibini aldı.

Ne var ki bunda?

Deniz Seki’den büyük habercilik başarısı mı bekliyorsunuz yoksa Kral TV’nin haber kanalı olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Bir müzik kanalının habere naif yaklaşımı...

Bu işin devamı da gelecek.

Davut Güloğlu ve Gülşen sunacakmış Kral Haber’i.

Bence Kral TV’de ciddi haber programlarının yayınlanmasından daha iyidir popçuların haber sunması...

Ayrıca Kral TV’de en çok haberlerin izlendiğini biliyor muydunuz?..

n ÇARŞAMBA- SİNAN ÇETİN, pişmanlık duydu ’Yumurta’ ve yönetmeni hakkında söylediklerinden...

Geçen hafta telefonda konuşup, söylediklerini köşeye yazdıktan sonra bu hissiyatı almıştım zaten.

"Bu filmlerden haftada bir tane çekerim" demişti bana.

Akşam üzeri arayıp, "Yanlış anlaşılacak, o sözü koymasana" dedi bana.

Gazete basılmıştı ve o söz yayınlandı.

Son, ’Yaşamdan Dakikalar’da;

"Yumurta adlı filme istemeden bir düşmanlık yaptım ve kendime gerçekten çok kızıyorum.

Çünkü bir şey yapmış insanlar var karşımızda, film yapmış bir çocuk var.

Ben o çocuğa karşı herhangi bir husumet beslemiyorum" diyerek pişmanlığını dile getirmiş.

Sinan Çetin’e de bu yakışırdı, artık çok şeyi aşmış bir yönetmenin yıkıcı değil yapıcı olması lazım.

n PERŞEMBE- HANDE ATAİZİ’nin Kelebek’te bugün çıkan röportajını iki gün önceden okudum.

"Şarap-erkek" üzerine açıklaması kadınların yaşla birlikte beklentilerinin nasıl değiştiğini de gösteriyor.

Hande yıllardır, "Benim hayatıma girecek erkek, şaraptan anlamalı, görgülü olmalı" der dururdu.

Hande bugün 34 yaşında ve artık diyor ki, "Şaraptan anlayanı istemiyorum. Tek isteğim o şarabı güzel sohbetle paylaşabileceğim biri"...

Demek ki kadınlar 30’una kadar şaraptan anlayan ve sofistike erkekten etkileniyor.

30’undan sonra ise sohbeti iyi ve görgülü olandan...

Aysun Kayacı’nın son röportajında, "Şaraptan anlayan, sofistike birisiyle evlenmek istiyorum" demesi de bu tezi doğruluyor...

Ne de olsa Aysun daha 27 yaşında... Hande gibi düşünmesi için daha 7 yılı var!

n CUMA- ALİ POYRAZOĞLU’nun 18 yaşında oğlu olduğu, Orada Neler Oluyor’da ortaya çıktı.

Şaşırdım kaldım...

Yayından sonra arayıp, "Dalga mı geçiyorsun, ciddi misin" diye sordum.

"Yeni Levent Kırca olayından kurtuldum, bütün magazincileri başıma toplama" dedi. Bir-iki bilgi verdi, oğlu ve annesiyle ilgili ama o kadar...

İstanbul’a gelecekmiş oğlu.

Beraber fotoğrafları yılın magazin haberi olur valla...

Kusura bakma, magazincileri topladım başına Ali abi...