Güncelleme Tarihi:
Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak bilinir.
Çiriş otu bitkisi, yaklaşık 50-150 cm boylarındadır. Yaprakları kılıca ya da pırasa yaprağına benzer.
Bahar aylarında, genellikle nisan ve mayıs aylarında, çiçeklenen çiriş otu yenilebilir yabani bir ottur.
Diyetisyen M. Turgay Köse, çiriş otunun; mart, nisan ve mayıs aylarında yeşil yapraklarını çıkartarak pırasayı andırdığını, faydaları ve lezzetiyle de son dönemlerin en popüler bitkilerinden biri olduğunu söyledi.
Köse, sarı renkli çiçekleri olan yeşil yapraklı çok eski bir bitki olan çirişin ülkemizin Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Ege ve Akdeniz bölgelerinde görüldüğünü sözlerine ekledi.
C vitamini açısından oldukça zengin olan çiriş otu, bağışıklık sistemini güçlendirici ve vücut direncini artırıcı etkiler gösterir. İdrar yolu enfeksiyonlarının daha hızlı geçmesine yardımcı olur. Aynı zamanda idrar söktürücü özellik gösterir ve hemoroid (basur) tedavisinde önerilir. Özellikle romatizmal ağrıları dindirici ve adet düzenleyici etkisi bulunur.
Çay şeklinde hazırlamak istenirse; çiriş bitkisinin yaprakları kaynar suda demlenir, biraz ılıması beklenir ve balla karıştırılarak içilebilir.
Toz haline getirilip, yine bal ile birlikte karıştırılarak tüketilebilir.
Arzu edilirse kavrularak, çeşitli otlarla veya farklı malzemelerle karıştırılıp otlu börek halinde de tüketilebilir. Oldukça lezzetli bir tada sahip olan çiriş otu yemeklerin içerisinde veya sade olarak da yenebilir.
r.
Daha önce tüketmemiş olan bireyler için alerjen etki yaratıp yaratmayacağı konusunda kullanım miktarı zamanla artırılmalıdır.
İdrar söktürücü özelliği sebebiyle aşırı tüketimden kaçınmakta yarar vardır. Bunun yanı sıra bilinen herhangi bir yan etkisi yoktu