Yeni bir ‘avans’ döneminin sonuna yaklaşırken

“Uluslararası raporlar, yeniden zayıf makro göstergelere atıf yapmaya başladılar; yükselen mali piyasa göstergelerinin geçici olduğu vurgulanıyor.”

Haberin Devamı

Aralık-Şubat döneminde, gelişen ülkeleri içine alan finansal çalkantı sırasında en sert etkilenen ülke Türkiye oldu. Neden sonuç ilişkisi, o dönem de gösteriyordu ki; FED’in tahvil alım programını kısma kararı yanında gelişen ülkelerdeki bu türbülansa ivme veren bir kaynak da Türkiye olmuştu. Çünkü FED’e ilave olarak, Türkiye’de yaşanan yolsuzluk ve rüşvet soruşturması aynı zamanda bir politik bir krize de dönüşmüştü.
Finansal çalkantının en derin olduğu nokta Ocak sonu idi. O dip noktayı geride bırakırken, üç temel belirleyici eşik geçildi; biri Merkez Bankası faiz artırdı, siyasal kriz çözülmese de yerel seçim sonuçlandı, dış finansal konjonktürde geçici de olsa daha ılıman bir hava oluştu.
Geride kalan hafta, Aralık ortasında başlayan krizin finansal piyasalarda yarattığı kayıpların önemli ölçüde geri alındığı bir hafta oldu. Merkez Bankası’nın yüklü faiz artırımı yaptığı 28 Ocak günü baz alınırsa Kasım sonuna göre yüzde 16 artan kur, yüzde 11 gerilemiş oldu. Borsa ve 2 yıllık tahvil faizi ise neredeyse aynı seviyeye geri dönmüş oldu.
Şubat başından bu yana bakılırsa diğer gelişen ülkelerdeki finansal piyasalar da hızla toparlandı. Gelişen ülkelerdeki çalkantının önderi mali piyasa olan Türkiye’nin, düşüşte önde giderken toparlanmada da önde olması şaşırtıcı değil. Zira Aralık ayını izleyen birkaç ay sonraki dönemde, piyasalar için; gelişmiş ülke merkez bankalarının ne yapabileceği ile ilgili ‘siyahlardan’ çok ‘griler’ belirmeye başladı.
Mali piyasalarda ‘kaçarken’ de ‘koşarken’ de önde olan uluslararası yatırımcılar bu ‘grileri’ okumakta oldukça hızlı olduklarından, gelişen piyasalardaki finansal parametreler de hızla düzeldi. Peki ya enflasyon, büyüme, cari denge gibi temel göstergeler?
İşte son okuduğum uluslararası raporlar, yeniden bu göstergelere atıf yapmaya başladılar; bu mali piyasa göstergelerinin geçici olduğu vurgulanıyor. Örneğin, kur çıktı indi ama yüzde 7-7.5’luk bir cari açık sorunu hala önümüzde duruyor. Çalkantının ardından elimizde, fiyatlama davranışındaki bozulmanın ortaya çıkması ile belki de daha patolojik hale dönüşme riski olan enflasyon kaldı. Bu da ekonomik yavaşlamaya karşı faizi aşağı çekme olanağını daraltıyor.
Akışa bıraktığınız bir ekonomi politikanız varsa sermaye hareketlerinin sizi getirdiği nokta bir nevi ‘hafif hafif ısınan kazandaki kurbağaya’ benzer bir durum olabilir. Çalkantı sonrası düzeldiğini düşündünüz her yeni ‘denge’, yeni potansiyel türbülansların eşiği olabilir.
Türkiye’nin finansal göstergeleri Kasım sonrasına yaklaşsa da, küresel parasal koşullar değişti. Bir taraftan tahvil alım programı ile piyasaya verilen para 85 milyar dolardan 45 milyar dolara geriledi, diğer taraftan da faiz artırımının ne zaman olacağı tartışılmaya başlandı. Aralık-Mayıs arasında gelişen ülkeleri görece rahatlatan, mali parametrelerini de toparlayan unsur, ABD’deki parasal politika rotasının piyasanın beklediği kadar sert olmayabileceğine dönük FED iletişimi oldu. Diğer taraftan, Ukrayna’da olanlar gibi jeopolitik gelişmeler, ABD’de faizlerin yükselmesi bir tarafa düşmesini getirdi. Çünkü ‘güvenli liman’ yatırımcıları her zaman olduğu gibi ABD devlet tahvillerine ‘sığındılar’.
Olasılıkla Eylül ayında FED tahvil alımlarının tamamen sonlandırmış olacak. Asıl ondan sonra, FED’in elindeki tahvillerin vadesinin gelmeye başlaması ile likidite koşulları sıkılaşmaya başlayacak. FED elinde bulunan ve vadesi gelen tahviller ile ilgili olarak anapara ve faizlerinin yeniden yatırım kararı verecek mi? Kısmen mi verecek? Yılsonuna doğru ana konu muhtemelen bu olacak. Biz ve gelişen ülkeler de yeniden ‘yeni konjonktürü’ konuşuyor olacağız.
Yine dönüp dolaşıp şunu tartışacağız; bu avans dönemini nasıl değerlendirdik? Hangi etkili politika önlemini aldık? Hangi reform ajandasını yürürlüğe koyduk?

Yeni bir ‘avans’ döneminin sonuna yaklaşırken

Haberin Devamı


ugurses@hurriyet.com.tr

Yazarın Tüm Yazıları