Öyle ölçülmez

Toplantılara, gruplara, panellere, kulislere, velhasıl kalabalıklara bakıyorum.

Haberin Devamı

Aynı istikamette oy kullanacağı belli insanlar, birbirlerini çılgınca alkışlıyor... Parti kongreleri gibi.

“- Türk’ün Türk’e propagandası.”

Tamam da...

Ne faydası var?

Rakip partiye kepçe atıp yeni oylar devşirmedikten sonra, sahi ne faydası var?

Artık anlayın şunu.

Ölçü, alkışların şiddeti değil, ‘kelle sayısı’dır.

Seçim budur. 

Kapı çalınınca 

Çok şükür, hayat tarzınıza karışan yok ama siyasi tercihinize karışan çok...

Öyle ki bütün partiler.

Yani vesayet altında gibisiniz. Evinizin kapısına kadar dayanıp oy için yine sizi taciz etmeye kalkacaklar... Partilerin ‘çalınmadık kapı kalmasın’dan kasıtları budur.

Adına milli irade diyorlar.

Kapı çalınınca beni hatırlarsınız. 

Dilin kemiği 

Anayasa’da ilk dört madde değiştirilemez.

 - Aksini söyleyen mi var?

Var.

Haberin Devamı

Bir milletvekili çıkıp demiş ki:

- Niye değiştirilmesin?

Yahu duymayıverin.

Adam, hukuk fantezisi yapıyor. Bırakın desin. Sabaha kadar desin.

Bir başkası da çıkıp “Kürtçe resmi dil olsun” demiyor mu? Bırakın o da desin. Demese bile düşünsün...

Ne var bunda?

Burası Avrupa mıdır ki, İsviçre midir ki “Soykırım yoktur” demek yasak olsun? 

Ne işi varsa? 

Gezi olaylarının son günü piyanosunu getirip yağmura rağmen Taksim Meydanı’nda konser veren bir Alman piyanist vardı ya, dün Kıbrıs’ta görülmüş. Haberiniz ola. 

Bunu ezberleyin 

Dün yazmıştım ama yetmez.

Şu soruyu sık sık soracağım:

Yazarın Tüm Yazıları