Bilet alıp aşı yaptırmadıysanız...

Önümüzdeki haftanın en önemli gündemi kabine toplantısında alınacak kararlar olacak. Masada aşısızların durumu var. Alınması muhtemel kararlar az çok belli aslında.

Haberin Devamı

En az tek doz aşısını olmayanların bundan böyle;
Maçlara girmesi...
Konserlere gitmesi...
Restoran ve kafelerde bir çay kahve yudumlaması...
Uçağa binmeleri...
Engellenecek.
“Madem aşını olmadın olanın hayatını riske atamazsın” mantığı devreye girecek.
Yani eğer...
Ağustos ortasındaki bir etkinliğe bilet aldıysanız...
Uçak seyahati planladıysanız...
“Ligler başlıyor maça gideceğim” diye hevesleniyorsanız...
Ya iptal edin ya da bir an önce aşınızı olun.

İleri derecede cahillik

Kimse kızıp gücenmesin. Bu karar çok doğru.
Halen sahneye çıkıp şarkı söyleyen ama aşıya karşı olan insanlar tanıyorum...
Restoranında yüzlerce kişiyi ağırlayan ama ‘aşı olmam’ diyen ‘şefler’ biliyorum...
Hepsi de şunu söylüyor; “Ne olduğu belirsiz bir sıvıyı vücuduma sokmam.’
E be dostum;
Sigara içiyorsun değil mi?
Stadyum önlerinde satılan meşhur ‘tükürük köftesi’nin hayranısın...
7 saniye kuralı diye bir şey uydurmuşsun, yere düşen bir şeyi 7 saniye içinde yerden alıp alıp ağzına atabiliyorsun mesela...
◊ Çok susayınca 3-4 kişinin içtiği suyu en son içen sen oluyorsun bazen...
◊ Yani sen zaten ‘ne idüğü belirsiz’ çok şeyi yapıyorsun.

Haberin Devamı

Gel de hak verme Bergüzar’a

Sosyal medyadaki bazı hesapların en büyük haber kaynağı sokaktaki vatandaş.
Onlar ‘magazin figürü’ olan isimlerin gizlice görüntülerini çekip bu hesaplara yolluyor ve görüntüler sosyal medyada yayınlanıyor.
En son Bergüzar Korel’in başına geldi benzer bir durum.
Plajda magazin muhabirlerinden rica etmiş Korel; “Lütfen çocuklarımızı çekmeyin” demiş.
Kafa dinlemek, çocuklarını göstermemek istemişler.
Magazinciler de ‘hay hay’ deyip ayrılmış oradan.
Ama plajdaki vatandaşlar telefonlarıyla ‘çaktırmadan’ onları görüntüledi ve Bergüzar Korel de “Buna hakkınız yok” diyerek isyan etti.
Haklı. Eskiden yoktu böyle şeyler...
İzinsiz fotoğraflar çekilse bile anca eşe dosta gösterilirdi.
Şimdi bir ‘DM’ye bakıyor her şey. O ‘DM’nin atıldığı sosyal medya hesapları da yayınlıyor kendilerine gelen görüntüleri.
Ne olacak bu işin sonu, nasıl önüne geçilecek bilmiyorum ama...
Biraz mahremiyet hepimize lazım...
‘İfşa’ hırsıyla hareket etmeme sakinliği hepimize gerekli...
“Plajda dinleniyorlar bize ne” demenin rahatlığına sanki hepimiz erişmeliyiz...

Haberin Devamı

Rezil edeyim derken rezil olursun Marcus

Magazin basınını çok meşgul ediyor Şevval Şahin. O meşgul ettikçe haliyle hayatına giren erkekler de konuşuluyor.
Yiğit Marcus Aral mesela.
Şevval ile ilişkisi olmasaydı adını bilmeyecektik.
İki isim tartışmalı bir şekilde ayrıldıktan, hatta mahkemelik olduktan sonra barıştı. Bu barışma canımı sıkmıştı benim.
Ayrılan çiftler barışabilir ama bu farklıydı, pis kokular geliyordu altından.
Çünkü;
Bir kadın uzaklaştırma kararı aldırmaya kadar ilerletiyorsa işi...
“Zaten ilişki boyunca şiddet görüyordum” diye açıklama yapıyorsa...
Ve...
Hemen başka bir ilişkiye başlıyorsa...
Böylesine hızlı bir geri dönüş yapmaz, yapamaz, yapmamalı!
Şimdi iddia şu;
Şevval Şahin, eski sevgilisi Yiğit Marcus’a şantaj yüzünden geri dönmüş.
Marcus, Şevval’e “Elimde görüntülerin var, barışmazsan rezil ederim seni” demiş.
Bu tarz dedikodular kulağıma gelmişti ama o dönem susma zamanıydı.
Madem şimdi ortaya çıktı bu söylentiler, artık konuşma zamanı...
Gizli çektikleri görüntülerle kız ya da erkek arkadaşlarını tehdit eden insanlar var mı? Çok var...
Yiğit Marcus bu insanlardan olma potansiyelini taşıyor mu? Fazlasıyla taşıyor...
Şevval bu tehdit karşısında kendini çaresiz hissetmiş olabilir mi? Evet...
Ama şuna eminim;
◊ Böyle tehditler savuran, ‘vırvır’ konuşan kimse dediğini yapamaz...
◊ “Rezil ederim” derken kendisi rezil olur...
◊ Seni sokağa çıkamaz hale getirmeye çalışırken bir bakmış kendisi çıkamıyor...
O yüzden rahat ol Şevval.
◊ Varsa böyle bir
durum, “İnceldiği yerden kopsun” de...
◊ Çık ortaya ve “Bıktım artık” diye bağır çağır...
◊ Hiçbir tehdide hiçbir zaman boyun eğme...

Haberin Devamı

Yeni yerler, yeni tarzlar

· Galia Seafood Bodrum:
Türkbükü’ndeki mekanı, eskiler ‘People’ olarak hatırlar. Şimdi işler değişmiş. Orası, deniz ürünleri restoranı ve sonrasında DJ performansı yapılan bir mekan haline gelmiş. Trafik varsa botla aldırıyorlar, aracınız yoksa şoförle evinize bırakıyorlar. Açık havada geniş geniş eğlenmenizi sağlıyorlar...
· Otto Lounge:
Bodrum’un yenisi Mett Hotel içinde açılan Otto’da her cumartesi Özay Bakır sahneye çıkıyor. Özay’ın sahnesini özleyenlerin mekana akın ettiğini ve çok memnun ayrıldıklarını duydum. Henüz gidenlerin yalancısıyım.
· Golden Hour Pera:
Burası İstanbul’da yemek sonrası iyi müzik dinlemek isteyenlerin adresi oldu. Asmalımescit’teki mekanda Serhan Sokulgan’ın DJ setinin başına geçtiği günleri takip etmenizi öneririm.

Yazarın Tüm Yazıları