Nilüfer Pazvantoğlu

Tırnakları gösterme zamanı

13 Eylül 2013
Yeni sezonda oje, moda dünyasında krallığını ilan ediyor. Artık birbirinden eğlenceli ve sıra dışı tırnak uygulamalarıyla sıkıcı tırnaklara veda zamanı... Haydi, 2014’ün yeni manikür trendlerine birlikte göz atalım.

Makyaj artistleri, önümüzdeki kış tırnaklarda uyguladıkları farklı desenler, sıra dışı renkler, farklı tekstürler ve yeni formlarla yaratıcılığın sınırlarını zorlayacaklar.
Markaların oje koleksiyonlarına gelince... En seveceğimiz trendlerden biri khaki, zeytin ve kil gibi kamuflaj tonların hakim olduğu army trendi. Bu da tüm bu tonların sadece trençkotlar ve parkalarla sınırlı kalmadığının en büyük göstergesi.
Ama koyu tonların tercih edildiği grunge tırnaklar da bu kışın favoriler arasında.
Bu trendlerin dışında siyah-beyaz, metalik ve farklı iki rengin uygulandığı yarım ay manikürü, takma tırnaklar, tırnak uçlarının sivri formda törpülendiği stiletto trendi ve klasik kısa küt tırnaklar, bizlere geniş seçenek imkanı sunuyor.
- ASKERİ STİL: Makyaj artistleri khaki renginde ojelerle kadınları baştan çıkarmaya hazırlanıyor. Parabal Gurung, yeni koleksiyonunun tanıtımında modellerini bu renk ojelerle podyuma çıkardı.
- TIRNAK MÜCEVHERİ: Libertine’in defilesinde tırnaklar önce altın tonlarında yarı mat ojeyle renklendiriliyor. Ardından tırnaklar üzerlerine yapıştırılan renkli parlak taşlarla süsleniyor.
- STILETTO TIRNAKLAR: Badgley Mischka bu kış pençeyi andıran uzun ve sivri törpülenmiş tırnakları metalik kırmızıya boyuyor. Tırnaklarınızın bakımlı görünmesi için oje ve ruj renginizin aynı kırmızı tonlarda olmamasına dikkat edin.

Yazının Devamını Oku

Organik lifting

7 Eylül 2013
30’lu yaşlarla birlikte cildimizde geri sayım başlıyor.

Cilt esnekliğini kaybediyor, yer çekiminin ve yaş almanın etkisiyle aşağı doğru sarkıyor. Son dönemin popüler bir uygulaması olarak öne çıkan “organik lifting”, kaybettiğiniz tüm gençlik kodlarını yeniden kazandırmayı vaat ediyor.

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; “organik lifting” tamamen cerrahi dışı bir yöntem. Yani kesme-biçme işlemi yok. Yan etkisi bulunmuyor, birkaç saat içinde vücudunuzdaki ya da cildinizdeki etkiyi anında görüyorsunuz. Uygulamanın etki mekanizmasına gelince; yan etkisi olmayan, vücut tarafından tümüyle eritilebilir, cerrahi ameliyat ipleri cilt içine yerleştiriliyor. Bu ipler cilt altında hem dokuyu kaldıran bir dayanak vazifesi görüyor hem de kolajen ve diğer bağ dokusu elemanlarını uyararak ciltte bir gençleşme ve yenilenme süreci başlatıyor. Detayları ve aklımıza takılan soruları Dr. Devrim Gürsoy’dan öğrendik.
“Organik lifting” vücudun hangi bölgelerine uygulanabiliyor?
-Aslında lifting metodu, uzun zamandır gençleşmek isteyenler tarafından tercih ediliyor. Bu uygulama ile cerrahi uygulamaya gerek olmadan ameliyatta kullanılan ipliklerle yüz geriliyor; göğüs, kalça kaldırılıyor; bacak içleri ve kollar toparlanıyor. İpler vücutta yaklaşık 240-300 gün içinde eriyor ancak uygulamanın olumlu etkileri iki yıla kadar devam ediyor. Bu metotla hem lifting operasyonunun tüm avantajları kullanılmış oluyor hem de dezavantajlar ortadan kalkıyor.
Uygulama ne kadar sürüyor?
-Uygulama, ameliyathane şartları ve derin anestezi gerektirmiyor. Topikal ya da lokal anestezi ile ipler cilt altına yerleştiriliyor. Yaklaşık 20 ila 60 dakikalık sürede yüzü kaldırmak, kırışıklıkları açmak, sarkmaları düzeltmek mümkün. Aynı şekilde kalça, göğüs, iç bacak ve kolların içinin toparlanma ve şekillendirme ihtiyacı da bölge başına 60-90 dakika içinde karşılanabiliyor. Kişi günlük yaşantısına hemen uygulama sonrası dönebiliyor ve olumlu etkiler hızla ortaya çıkıyor.

Botokstan daha etkili

Klasik cerrahi germe işlemine göre daha çabuk, iyileşme süresi gerektirmeyen pratik bir yöntem. Botoks, dolgu, kozmetik ve cihaz uygulamalarına göre daha uzun ve net etki süresi var. Ayrıca kısa uygulama süresine bağlı olarak zaman kaybı olmaksızın etki göstermesi, toplam maliyetin uygunluğu ve birçok uygulama ihtiyacını tek uygulama ile gidermesi gibi avantajları var.

Yazının Devamını Oku

Güneş IQ’nuz kaç?

17 Ağustos 2013
Yaz aylarında, zararlı UV ışınlarına karşı uzmanlar uyarıyor:

“Sadece tatilde değil şehirde de dışarı çıkarken mutlaka koruyucu ürününüzü kullanın...” Konuyla ilgili sorularımızı Dermatolog
Doç. Dr. Gonca Gökdemir yanıtladı.

Güneş altında korumasız ne kadar süre kalabilirim?
- Güneş altında korunma olmadan kalma süresi herkes için standart değil. Bu süre cildin tipine göre değişiyor. Cilt tipi güneş altında bronzlaşma derecesine göre değerlendiriliyor ve 5 ayrı cilt tipi bulunuyor. Güneşi tolere edemeyen, kızıl-sarı saçlı, mavi gözlü cilt tipi olan kişiler, korunmasız güneş altında kalınca 10 dakika içinde güneş yanığı oluşabiliyor. Güneş altında hafif kızaran ve hafif bronzlaşan cilt tipleri içinse bu süre 15-20 dakika. Ancak güneş altında kolay bronzlaşan kumral ve koyu tenli ciltlerde söz konusu süre 15-25 dakikayı bulabiliyor.

Peki ya korumalı ürün kullanırsam?
- Aynı şekilde bu süre de cilt tipine (açık sarı, koyu kumral, esmer) ve kullanılan güneş koruyucu ürünün güneş koruma faktörüne bağlı olarak değişiyor. Kullanılan güneş koruma faktörü ne kadar fazla ise güneş altında o kadar uzun süre kalmak mümkün.

Yazının Devamını Oku

Ekspres güzellik

16 Ağustos 2013
Yaz mevsiminde hepimizin zamanı değerli.

Güneşin tadını doyasıya çıkarmak varken aynanın karşısında zaman kaybetmek niye? Bunun için siz en iyisi pratik güzellik önerilerimize bir göz atın.

2 DAKİKADA BAKIMLI TIRNAKLAR: Öncelikle tırnak yüzeyini bir tırnak parlatma süngeriyle pürüzsüz hale getirin. Ama işlem sırasında yüzeyi fazla ovuşturmak, tırnak plağını zedeleyebilir. İsterseniz, tırnaklarınızı nude tonları ya da uçuk pembe tonlarındaki bir cilayla da parlatabilirsiniz.

1 ADIMDA IŞILTILI CİLT: Ya kan dolaşımını hızlandırmak için olduğunuz yerde zıplayın ya da nemlendirici kreminize birkaç damla altın tonlarında sıvı aydınlatıcı karıştırıp öyle kullanın. Bu ışıltı veren kokteyl aynı zamanda parlaklık da kazandırıyor. Gold aşırı parlarsa, bir miktar transparan pudrayla parlaklığı alabilirsiniz.

TEK RENKLE KUSURSUZ MAKYAJ: Pratik 2’si 1 arada ürünler hem dudaklar hem de yanaklar için mükemmel renk seçenekleri sunuyor. Üstelik bu ürünler makyaj çantasında da fazla yer tutmuyor. Sıvı ya da kalem formlu renklendiriciyi elmacık kemiklerinin hemen üstüne sürün. Sonra parmaklarınızla hafifçe dağıtın. Dudaklarınızı dudak kalemiyle boyayın. Ürünün sıvı versiyonunda bulunan aplikatör size yardımcı olacaktır.

Yazının Devamını Oku

Top modellerin güzellik sırları

3 Ağustos 2013
Gisele Bündchen, Lara Stone, Carolyn Murphy, Miranda Kerr gibi dünyanın en ünlü top modelleri, kusursuz görünümlerini nasıl koruyorlar dersiniz? Detaylar yazımızda...

Lara Stone: En sevdiği içecek hindistancevizi suyu

Hollanda asıllı top model, fitness koçuyla düzenli kas ve kardiyo egzersizleri yapıyor, öğünlerini ona özel hazırlanmış beslenme planına göre düzenliyor. Stone’un en sevdiği içecek ise hindistancevizi suyu. Model, “Hem tadı dolayısıyla hem de metabolizmayı hızlandırdığı için vazgeçemediğim bir içecek” diyor.

Gisele Bündchen: Onun sırrı protein zengini besinler

Brezilyalı top model, küçük yaştaki iki çocuğuna rağmen koruduğu kusursuz görünümünü düzenli olarak yaptığı sporlara borçlu. Küçüklüğünden beri bisiklet kullandığını söyleyen Bündchen, bunun yanı sıra boks ve kardiyo egzersizleri yapıyor ve spor programını protein zengini beslenme rutiniyle destekliyor.

Carolyn Murphy: Vegan detoks içecekleriyle form tutuyor

New York’ta düzenli olarak yoga derslerine katılıyor. Ayrıca Central Park onun için sabahın erken saatlerinde vazgeçilmez bir yürüyüş parkuru... Kusursuz fiziğini ise vegan detoks içeceklerine borçlu olduğunu söylüyor.

Miranda Kerr: Her sabah 30 dakika yoga

Onun güzellik reçetesinde, her sabah 30 dakikalık yoga, haftanın birkaç günü ağırlık ve fitness bandında kardiyo egzersizleri ile yaşam biçimi haline getirdiği sağlıklı beslenme yer alıyor. Kerr’in en sevdiği yemekler arasında ise ıspanak, avokado ve brokoli liste başı...

Yazının Devamını Oku

Yüksek topuk psikolojiyi değiştiriyor

27 Temmuz 2013
İngiltere’deki Portsmouth Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma sonucuna göre topuk, kadına kendini daha seksi hissettiriyor.

Yüksek topukları seksi kılan nedir? Bacakları uzun, vücut formunu olduğundan daha düzgün göstermesi, hatta kendine güveni artırması bir yana, yapılan son araştırmalara göre kadının yürüyüşündeki etkisi de inanılmaz... Vücudun 13 farklı noktasından görüntülerin alındığı video çekimlerinde, deneklere yüksek topuklu ve düz ayakkabı giymiş modeller gösterildi. Deneklerin yarısından çoğu yüksek topuk giymiş kadınların diğerlerinden daha genç göründüğünü söyledi.
İngiltere’deki Portsmouth Üniversitesi’nde yapılan bu araştırma sonucuna göre topuk, adımları değiştirdiğinden kadına daha feminen bir görünüm kazandırıyor.
Kalça hareketleri, sınırlı omuz gerginliği ve erkeğe oranla daha kısa adımlarla karakterize edilen kadın yürüyüşü, yüksek topukla vurgulanıyor, kadına kendini daha özel ve seksi hissettiriyor.

Geleneksel 3’lü masajla rahatlayın

Shirodhara ile uykusuzluk sorununu çözebilir, Abhayanga ile vücudun savunma mekanizmasını artırabilir, Ayurveda ile cildinizi yenileyebilirsiniz.

Uzakdoğu’nun geleneksel masaj terapileri arasında öne çıkan Shirodhara, Abhayanga ve Ayurveda’nın vücuttaki etkilerini, Hilton Dalaman Sarıgerme Resort&Spa bünyesindeki Elysion Spa’nın Müdürü Ayla Güler anlattı.
Ayurveda’yla toksinlerden kurtulun

Yazının Devamını Oku

Şehirde yaz

29 Haziran 2013
Tatile çıkmasanız bile, güneşten korunmayı ihmal etmeyin. Peki, gün içinde cildinizi “ne kadar” korumalısınız? Öğle tatilinde de 30 faktöre ihtiyacınız var mı? İşte, uzmanların yanıtları...

Tatilde olmasak da güneşten korunmak zorunda mıyız?
- Kesinlikle. Çünkü cilt açısından tatilde olmak ya da şehirde kalmak arasında fark bulunmuyor. Vücudun güneşe maruz kalan her bölgesi zarar görüyor. Bu yüzden sokağa çıkarken bile güneş koruyucu kullanmak şart.
Tüm günü işyerinde geçiriyor olsak da güneş koruyucu kullanmak gerekiyor mu?- Sabah 07.00’de evden aracınızla işe gidiyor, öğle saatlerinde güneşe doğrudan maruz kalmıyor ve akşam 18.00’de eve dönüyorsanız, o zaman özel bir korumaya ihtiyaç duymayabilirsiniz. Ancak işe yürüyor ya da öğle molasında bir saatten daha fazla sokakta kalıyorsanız, cildinizin en az 20 faktör korumaya ihtiyacı olacaktır.
Sabah evden çıkarken sürülen koruyucu gün boyunca etkisini korur mu?- Hayır, en azından öğle saatlerini dışarıda geçirecekseniz, çıkmadan yarım saat önce bir kez daha koruyucu ürün kullanmanız yerinde olur.
Gün içinde koruyucu içeren günlük bakım kullanmak yeterli mi? Yoksa gerçek bir güneş koruyucu mu sürmeli?- Dışarıda uzun saatler geçirecekseniz sadece yüzünüze değil vücudun güneşe doğrudan maruz kalan tüm bölgelerini koruma altına almalısınız. Bu durumda sadece sabah sürdüğünüz ürün yeterli olmayacaktır, öğle saatlerine doğru ürünü yenilemek gerekecektir. Günlük bakım kremlerinin çoğu 15 koruma faktörü içeriyor ki, bu aslında gerçek bir koruma için fazla etkili değil.
Sabah evden çıkarken 20 koruma faktörlü ürün sürüp, öğle saatlerinde 15 koruma faktörlü günlük bakım uygulayıp sonrasında 15 koruma faktörlü fondöten kullandığımda bu 50 koruma faktörlü bir ürünün etkisine denk gelir mi?- Maalesef bu hesaplama kozmetik ürünlerinde böyle işlemiyor. Yapmanız gereken öncelikle en yüksek faktörlü ürünü uygulamak olmalı.

Güneş yanığı cilt kanseri sebebi

Uzun vadede cilde hangisi daha çok zarar verir; gündelik hayatta korumasız güneşe maruz kalmak mı, iki haftalık bir yaz tatilinde bronzlaşmak mı? Bir kovaya azar azar su dökmek mi, yoksa bir anda ağzına kadar doldurmak mı? Boş yere bunları düşünmeyin, çünkü her halükarda kova dolacaktır. Güneş yanıkları tehlikelidir. Dünyada her geçen gün cilt kanseri vakaları artış gösteriyor. Bu da insanların tüm hayatları boyunca ne kadar yoğunlukla güneşe maruz kaldıklarıyla alakalı.

Yazının Devamını Oku

Serin duruş

22 Haziran 2013
Yaz sıcakları gerçek anlamda hissediliyor artık.

İçimizi ısıtan havaları bu kadar özlemişken, bunaltıcı sıcaklarla başa çıkma yöntemlerini de yeniden hatırlayalım istedik. İşte, sıcak savarlara karşı ‘serin bir duruş’ sergileyebileceğimiz 5 ipucu...

Ünlü tasarımcı Stella McCartney, tatilciler için tasarladığı “Resort” koleksiyonunu görücüye çıkardıktan sonra doğal dokulu kumaşlar yeniden gündeme geldi; ipek, pamuklu ya da ketenler artık hepimizin gözdesi. Çünkü her üç materyalin de cildi serin tutma etkisi var. Ayrıca giysilerimizin kesimlerinin havadar ve açık tonlarda olması da sıcaklarla başa çıkmamıza yardımcı olacaktır.
2013 yazının en sıcak günlerini yaşıyoruz. Termometreler zaman zaman 30 dereceyi gösteriyor. Artık uçuşan yazlık elbiseler ve sandaletler de gardıroplarımızın baştacı. Yine de serinlemenin yollarını bulmak şart. Aşağıdaki ipuçlarıyla sıcaklara karşı önlem alabilirsiniz.
1- DOĞRU GİYSİ: İpek, pamuklu ya da keten gibi doğal dokulu kumaşlar, serinletici etkileriyle doğru birer seçim. Yaz giysilerinizde bu kumaşlardan seçim yaparken açık renkli olmalarına da dikkat edin. Açık renk, ışığı yansıttığı için siz de vücudunuz terlemeden giysilerinizin içinde rahat edeceksiniz.
2- SERİNLETEN YİYECEKLER: Dondurulmuş yoğurt ya da karpuz, midenin rahatlıkla öğütebildiği yaz besinlerinden. Karpuz aynı zamanda içeriğiyle vücuttaki su dengesini sağladığından etkili.
Tatlı karpuzu beyaz peynirle birlikte yiyerek öğününüzü tamamlayabilirsiniz.
3- SU, SU, SU...: Uzmanlar, sağlıklı bir günde en az 2,5 litre su tüketmemizi öneriyor.

Yazının Devamını Oku