19 Mayıs annem ve Anneler Günü

Bodrum’un dağlarında, denize uzakta, günlerdir kendi aileme hatta tüm yaşamıma dair bir inziva ve iç görü içindeyim.

Bu sadece bakışımın içinde farkındalık yaratarak, içsel ve dışsal değişimlerimin de harekete geçtiği bir süreç benim için...

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı benim Annemin doğum günü.

Benim yazılarımı okuyan bazılarınızın da bildiği gibi bende 29 Ekim doğumluyum.

Hayatta hiç birşeyin bir tesadüf olmadığı ve bizlerin hayallerimizin ötesinde, herşeyin birbirine bağlı olduğu bir sistem içinde yaşadığımızı hepimiz her gün daha çok fark ediyoruz.

Birçoğunuzun da bildiği gibi benim annem gençlik dönemimde, 14 yaşımda iken kayboldu.

Her sene anneler gününün ardından 19 Mayıs’ın, yani annemin doğum gününün gelişi, benim yoğun bir şekilde annemle ilgili daha çok farkındalığa ilerlememe neden oluyor.

Annemden ve annemin ailesinden neler taşıyorum? Hayatımda ki hangi tutum ve hareketler annemle özdeş? Bunlar beni nasıl etkiliyor? Anneme karşı yargılarım neler? Peki, hayatımda mutlu olmak adına bunları nasıl dönüştürebilirim gibi sayısız farkındalık…

Eskiden Mayıs ayında anneler günü ve 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramın da içimi bir hüzün kaplardı.

Annem kaybolalı neredeyse 18 yıl olmak üzere ve artık hüznü değil, kutlamayı seçiyorum...

Bu konuyu daha sonra uzun uzun yazacağım, lakin sizler de hayatınızda ışığa yolculuk yapan sevdiklerinizin doğum günlerini kutlamalısınız.

Onların doğum günlerinde üzülmek yerine kutlamalısınız... Onları ve yaşadıklarınızı onurlandırmalı, size bıraktıkları güzellikleri daha çok ortaya çıkarmalısınız.

Çocukluğumda Türkiye’de İlkokulu okudum, daha sonra İngiltere’ye taşındık ve okul hayatıma orada devam ettim. Türkiye’de okuduğum bir dönemde oldu tabi ve hala da okumaya, kendimi geliştirmeye devam ediyorum.

Şu anda bu dağ başında bile eğitim alıyorum. İlk önce kendime sonra da tüm Dünya’ya katkı sağlayabilmek, değişim yaratabilmek, karanlığın içinde ışık yakmak ve diğer ışık yakan herkesle buluşup bir güneş olmak istiyorum...

Sizler de karanlığın içinde karanlığa kendinizi bırakmayın... Işığınızı yakın ve tüm ışıklarla buluşup güneş olun...

Yalnız bilmeniz gereken bir şey var o da ışığın içinde nefret, öfke, yargı ve kötülük yoktur. Işık sadece aydınlatır...

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramında gençlerimizin daha çok ışık olmasına ve bir gün hep birlikte bundan çok daha büyük bir güneşe dönüşmelerine niyet edelim...

Bunun için ne olabilir? Neler mümkün? Sonsuz olasılıklar nelerdir? Buna hepimizin katkıları neler olabilir?

Öğrendiğimiz ve bildiğimiz güzellikleri gençlerle, kimsesiz çocuklarla ve herkesle paylaşabilir miyiz?

Işığı yaymak adına elimizden neler gelir?

Annem gençleri çok sever ve sayısız insanın okumasına, evlenmesine, mutlu olmalarına kendi elinden geldiğince, en iyi bildiği şekilde, kendi doğruları ile katkı sağlardı. Kendinde olanı hep paylaşmış, paylaşmaktan başkalarına vermekten mutlu olmuştur.

Bu dönemde artık bizlerde sadece kendi çocuklarımız ve kendi akrabalarımızın dışında, dışarıda ihtiyacı olan gençlere de destek olmalıyız.

Bu dönemde sadece sosyal medyada içindeki öfkeyi, olumsuz duyguları ve korkuyu ortaya atarak rahatlamak, gençleri rahatlatacak bir şey değil.

Peki rahatlatıcı ne olabilir? Bunu düşünüp, çözüme ve sevgiye yönelmeliyiz!

Annelerinizin ve anneliğinizin kıymetini bilin. Anneliğin sorumluluğunu alın.

Gençlerin birer ışık olduğunu ve yarının güneşleri olacaklarınıda unutmayın...

Hepinizin Anneler günü kutlu olsun...

Hepinizin Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun...

Ulu Önder Atatürk, sana tüm kalbimle teşekkür ediyorum...

Ailemin sana olan sevgisinden dolayı kendimi çok şanslı sayıyorum...

Sevginin kaynağının gücünü kendi kalbinize ve hayatınıza davet edin, sevgiyi hissedin, büyütün, genişletin ve o sevgiden tüm yaşama tekrar bakın...

Sevginin kaynağının gücü sizinle olsun...

Sizi seven bir Can...