O Penaltı Gol Olmadı!

3 Temmuz için son düdük öttü…

Haberin Devamı

O Penaltı Gol Olmadı!

Saha dışından çok uzaklardan, Pensilvanya’dan öten düdükle verilen haksız penaltı, gol olmadı!

Yargıtay, Aziz Yıldırım ve arkadaşları için verilen beraat kararını onadı.

3 Temmuz 2011 den bu yana tam 10 yıl 6 ay 3 gün geçmiş.

Fenerbahçe 2010-11sezonu şampiyonluğunu bileğinin hakkı ile kazandığını ispatlayabilmek için tam 10 yıl 5 ay 24 gün mücadele etmiş…

Ülke sporu hep birlikte kaybetmiş…

“Geçmiş olsun”, diyeyim ve ekleyeyim…

Bir daha yaşamamak için ders alalım! 

*** 

3 Temmuz 2011 günü iyi bir sporseverim.

Tuttuğum takım da Fenerbahçe…

Tüm maçları izlemişim. Bana göre Fenerbahçe Trabzonspor’a göre daha ‘’zor bir lig” oynamış…

Ancak o günlerde içinde bulunduğum yayın bombardımanı öyle demiyor…

Emniyet den alınan bilgiler, o günün resmi görevlilerinin demeçleri, toplumu “şike yapıldığına” ikna etmeye çalışıyor.

Haberin Devamı

Devletin tüm kurumları ve medya sanığı idam sehpasına oturtmuş, yargısız infaz etmek istiyormuş gibi geldi bana…

“Acaba” diyen bir ses lazımdı…

Yazmak istedim…

Şansım yaver gitti ve Hürriyet gazetesinin internet sitesinde yazmaya başladım.

O günden bu yana 10 yıldır aynı gazetenin aynı köşesinde yazıyorum.

Bu gün okuruma ve gazeteme mahcup olmadığım için gecikmiş olsa da, adalete teşekkürler ediyorum… 

***

Zaman çok hızlı aktı...

Önce “Acaba?” dedim...

Sonra “Pusu mu?” dedim...

“Komplo galiba...” derken...

Dönemin Başbakanı açıkladı “komplo” olduğunu...

Sekiz yıl önce “Acaba?” dediğim komplo girişimi, benim de beklemediğim şekilde hızlı sonuçlandı.

O nedenle teşekkür ediyorum tarih amcaya... 

*** 

10 yıl süren bu davayı yürüten kim varsa, emniyet müdürleri, hâkimler, savcılar, gazeteciler, hepsi ya kaçak, ya da mahkûm oldu!

Bu listeyi yazmıştım tekrar etmeyeceğim…

Ancak ülke futbolunu duman eden 3 Temmuz’un nasıl başladığını ve nasıl bittiğinin resmini verirsem daha iyi anlaşılacak… 

Şimdi dikkat:

14 Temmuz 2011 günü bir polis memuru, 3 Temmuz’u başlatan karmakarışık bir rapor yazıyor. Bugün ancak sonuçlandırabildiğimiz sarmal böyle başlıyor…

– “Raporu ilk yazan Lokman Yanık, 161 yıl 8 ay;

Haberin Devamı

– “Rapora ek yapan Müdür Soner Koç, 368 yıl 9 ay;

– “Uygunluk” veren Nazmi Ardıç, 1971 yıl 1 ay;

– “Olur” veren savcı Zekeriya Öz, firarda;

– Davayı “kabul” eden Ceza Hâkimi Ömer Diken, 13 yıl 4 ay ceza aldılar. 

Özetle;

Fetocu polis rapor yazıyor, Fetocu amiri okeyliyor, Fetocu Savcı ‘olur’ diyor, Fetocu Mahkeme Başkanı cezayı veriyor, Fetocu Yargıtay Hâkimi onaylıyor. 

Bu, 3 Temmuz’u anlatan kısa bir özet...

Aslında çırılçıplak gerçeği anlatan bir özet...

Burası bize, ülkedeki paralel devleti anlatıyor...

Kurdukları kumpasa engel olabilecek tüm kurumları bu organizasyon ile yok ettiler.

Bizlerde seyrettik… 

***

3 Temmuz bir spor olayı değildi!

Ülke yönetimini demokrasi dışı yöntemlerle ele geçirmek için yapılan operasyonun bir parçasıydı.

Haberin Devamı

Kumpaslar, kendilerine direnç gösterebilecek kurum ve kişilere yapıldı!

Fenerbahçe Spor Kulübü ve başkanı direnişin temel taşlarından biri gibi

gözüküyordu...

Nitekim haksız değillermiş...

Direndi Fenerbahçe...

Askerlerimizin teslim olduğu komutanlarının direnç göstermediği bir zamanda, Fenerbahçe liderini teslim etmedi.

Lideri ve yönetici arkadaşları da bir adım bile geri adım atmadı!

Yargıtay’ın cezasını onadığı 21 Ocak 2014 günü, ilk uçak ile ülkeye döndü.

Sabiha Gökçen Havalimanı’nda karşılanışı, oradan Bağdat Caddesi’ne ve kulüp binasına gelişi, kumpası kuranlara korku verdi.

Ülkede ilk kitlesel gösteriler onların dik duruşu ile başladı!

10 Temmuz 2011, 17 Şubat 2014 Bağdat Caddesi ve 23 Mart 2014

Haberin Devamı

Anıtkabir yürüyüşleri, o dönemde yapılan ilk kitlesel eylemler oldu.

Cezalı maça gitmek için kuyruklar oluşturan kadın ve çocuklarımız, ülkemize dışarıdan bakanları bile şaşırttı!

Özetle, kumpası kuranlar, Sarı-Lacivert bir duvara tosladılar.

1907 yılında Fenerbahçe’nin amblemi olan Fenerbahçe burnundaki fener, karanlığı aydınlattı…

Ve şimdilik yenildiler... 

***

Ancak unutmayın:

Biz demokratik ve bilime dayanan bir Türkiye kurana kadar kılık değiştirerek saldıracaklar…

Hep birlikte direneceğiz!

Ta ki biz topu diğer yarı alanda oynayana kadar!

Benim de davam bitmedi demek ki...

Yazacak çok şey var daha... Yaşanacak da çok güzel günler... 

*** 

Şimdi kaybedilen zamanın ve paraların tazmin edilme zamanı!

Haberin Devamı

Şimdi 10 yıldır oynatamadığımız Süper Kupa’yı oynatma zamanı!

2011 yılının Türkiye Ligi Şampiyonu Fenerbahçe ile Türkiye Kupası Şampiyonu Beşiktaş’ın Süper Kupa için oynama zamanı…

Ben Fenerbahçe’yi oynamak içim hazır görüyorum…

Sen de hazır mısın Beşiktaş?

Yazarın Tüm Yazıları