Güngören’de medya

MADRİD, Londra ve asıl çok daha büyüğü New York’ta İkiz Kulelere saldırı sonrasında TV’lerde ve gazetelerde bizdeki gibi görüntü ve fotoğraflar yok.

Vahşetin son örneği. İstanbul Güngören’de önceki akşam kurulan tuzak, yine onlarca masum insanın hayatına mal oluyor. Ölümler, yaralanmalar.

İstanbul’da bombalar patlarken, Şemdinli’de karakola ateş açılıyor, bölgenin değişik yerlerinde arka arkaya patlayan mayınlarda asker ve sivil yurttaşlarımız hayatlarını kaybediyor.

Ergenekon ve AKP kapatma davasına kendini vurmuş toplum, terörü sanki geri planda görüyormuş gibi davranıyor.

Güngören vahşeti, terörde yeni durak.

MISIR BİLE


Terör yirmi yıldan bu yana can alıyor. Ama, terörle mücadelede Türkiye daha fazla yol alıyor.

Ne yazık ki, medya mücadelede alınan yol kadar, yol almıyor. O kanlı görüntüleri, parçalanmış vücutları göstermenin alemi ne?

O görüntü ve fotoğraflar terörü daha fazla lanetlemeye katkı yapmıyor. Saldırının kendisi ve can kayıpları terörü anlamaya çoktan yetiyor.

Bırakın Batı ülkelerini, Mısır’daki katliamın bile bu gibi görüntüleri medyaya yansımıyor. Hele de, New York İkiz Kuleler yıkıldığında, dört bin kişi yaşamını yitiriyor, tek bir kanlı görüntü yok.

Güngören gibi, yaşadığımız her büyük acı sonrasında, benzer yazı, çizi ve eleştiriler birbirini izliyor. Ama, sonuç aynı.

Güngören’den yapılan canlı yayınlarda, muhabir arkadaşlarımızın titreyen sesleri, hatta ağlamaları bile, o görüntü ve fotoğrafları bilerek sansür etmeyi çoktan gerektiriyor.

Bunları yayınlamak ne gazetecilik, ne televizyonculuk.

Ekonomik maliyet ve kayıp hayatlar

DAHA büyük maliyet yok. Terörün en büyük maliyeti can kaybı ve yaralılar. İnsan hayatına eş, başka hiç bir değer yok.

Bununla birlikte, terörün ekonomik maliyeti üzerine zaman zaman bazı rakamlar veriliyor.

Başkent Üniversitesi’den Prof. Dr. Servet Mutlu bir araştırma yapıyor. "Ayrılıkçı PKK Terörünün Ekonomik Maliyeti" başlıklı araştırması, bilimsel yöntemle terörün ekonomik maliyetini sergiliyor. Buna göre:

2005 sabit fiyatları ve o yılın ortalama dolar kuru üzerinden, terörün Türkiye’ye getirdiği maliyet, 2008’e kadar 75 milyar dolar.

Söylenen rakamlara göre, hayli düşük. Bu doğrudan maliyet. Güvenlik harcamalarındaki artış, karakol, köprü, iş makinaları gibi varlıklara verdiği zarar, göç ve köye dönüş buna dahil. 1989-2005 arasında güvenlik harcamaları artışı 39 milyar dolar. Örtülü Ödenek ile MİT harcamalarındaki artış buna dahil değil. Çünkü, bu iki kalem bilinmiyor.

Dolaylı maliyet artışı da var. Prof. Mutlu’ya göre, teröre harcanan para yatırıma dönüşmüş olsaydı, gibi bir hesap, toplam maliyeti 100 milyar dolar dolayına yükseltiyor.

Bu arada insani dram, göçler. 1984, terörden önce bölgeden göç hemen yok denecek kadar az. 1984-2005 boyunca, bölgeden terör nedeniyle göç 937 bin ile bir milyon 200 bin, kırsal alandan göç 728-946 bin kişi arasında.

Tek tek yaşanan dramlar, değişen hayatlar, iş kayıpları, eğitim, sağlık ve her türlü sosyal kayıplar, kısaca kayıp hayatlar ise, rakamlara sığacak gibi değil.
Yazarın Tüm Yazıları