Bana bir bardak su, aman Çince olsun

Lulu çekilen her kavram Kürtçe söyleniyor. Yolda, arabada, lokantada, damın üstünde, taşın altında, sıcakta, soğukta ve mitingde.

Kürtçe söyleniyor, çünkü insanlar Kürtçe dışında başka dil bil-mi-yoooor. Bilmiyor kardeşim, bilmiyor. Oradaki insanların ana dili Kürtçe, başka dil bilmiyor. Demokrasi, kardeşlik gibi güzel sözler söylendiğinde de, o insanlar sevinçten lulu çekiyor.

Son seçimde ve son otuz yıl içinde belki yüz kez gittiğim Güneydoğuda Türkçe de konuşuyorum, tercüman aracılığı ile de. Siyasi mitingleri ve halkın buna tepkisini yine tercüman aracılığı ile izliyorum.

Çok normal, çok olağan.

81’E AYKIRI

Hayır, ne normal, ne olağan. Burası Türkiye. Burada hiç bir olay normal ve olağan değil.

DEP’in eski milletvekili Mahmut Alınak. Kars’ın sorunlarıyla ilgili bir dilekçe yazıyor, Kürtçe. Bunu Tayyip Erdoğan’a gönderiyor.

Altı ay hapis cezayı alıyor.

Cezanın yasal gerekçesi var. Siyasal Partiler Kanununun 81. maddesine aykırı davranmak.

DTP milletvekili Sırrı Sakık. Miting sırasında, bana bir bardak su getirin, diyor. Kürtçe.

Hakkında dava açılması için, dokunulmazlığının kaldırılması isteniyor.

Cezanın yasal gerekçesi var. Siyasal Partiler Kanununun 81. maddesine aykırı davranmak.

Altı aydan başlıyor.

BİRKAÇ MİLYON KİŞİ

O ünlü 81. madde şöyle:

"Siyasi partiler tüzüklerinin yazımında, kongrelerinde, açık veya kapalı salon toplantılarında, mitinglerinde, propagandalarında Türkçe’den başka dil kullanamazlar. Türkçe’den başka dillerde yazılmış pankart, levha, broşür, ses ve görüntü bantları kullanamaz ve dağıtamazlar."

Bu maddeye göre, olmaaaaz, sadece Mahmut Alınak ve Sırrı Sakık olmaaaaz, bir kaç milyon kişiyi içeri atmak gerek. DTP kongreleri ve mitinglerinde konuşan, o miting ve kongreleri izleyen kim varsa, hepsini içeri atmak gerek. Çünkü, orada Kürtçe konuşuluyor. Pankartlar ve broşürler Kürtçe.

MATRAK ÇELİŞKİ

İşin ciddiyeti çoktan kayboluyor. Matrak hale geliyor. Komedi şimdi başlıyor.

Takvimler 2003’ü gösterdiğinde, AKP çok sıkı AB’ci. Arka arkaya AB ile uyum yasaları çıkarıyor. Bunlardan biri RTÜK Yasası. Değişen bir maddeye göre:

"Özel radyo ve TV’lerde farklı dil ve lehçelerde yayın yapılabilir."

Bu yasaya göre, Kürtçe yayın serbest. Ama, miting sırasında bir bardak su istersen ve bunu Kürtçe söylersen, öteki yasaya göre yasak. Al sana hapis. Kürtçe yayın serbest, Kürtçe dilekçe yasak.Al sana hapis.

AKP bir yasada cımbızla değişiklik yapıyor, öteki yasada aynı yasaklar taş gibi sürüyor. Bunun adına da demokrasi deniyor.

Hiç sanmıyorum ama, en iyi niyetle, diyelim ki, RTÜK değişirken, Siyasal Partiler Yasasındaki bu madde unutuluyor.

Şimdi komedi ve çelişki ortada. İyi niyetliyseniz, haydi değiştirin. Terörü önlemek için öyle büyük paketler açmadan, önce bu komediye son verin.

Mitingde Kürtçe yerine, İngilizce, Japonca ya da Çince su istemiş olsa, 81. madde yine böyle harıl harıl işler mi?