TÜSÄ°AD türbana karşı mı?

TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ önceki hafta ‘türbana değil ekonomiye odaklanalım’ dedi ama dinletemedi.

Haberin Devamı

Günlerdir ‘türban tartışması’ gündemin birinci maddesi.

Bir yanda kız öğrencilerin eğitim hakkı var diğer yanda haklı-haksız korkular.

Yalçındağ’ın TÜSİAD başkanı olarak yaptığı yerinde eleştiri maalesef yanlış ya da yanlı anlamalardan dolayı yersiz tepkilere sebep oldu.

          ÂTürban tartışmasında AK Parti’ye destek veren MHP iÅŸi anlamsız bir biçimde ‘sicil tartışmasına’ kadar götürdü.

          ÂAK Parti ise patronlar kulübü TÃœSÄ°AD’ı klasik türban karşıtlığı yapmakla suçladı.

          ÂOysa TÃœSÄ°AD BaÅŸkanının konuÅŸmasını baÅŸtan sona dinlediÄŸinizde iki tepkinin de alabildiÄŸine yersiz olduÄŸunu görüyorsunuz.

Ne dedi Yalçındağ?

‘Kürsel ekonomiden gelen sinyaller çok olumlu değil. 2008 yılında ekonomide yeni bir vizyon ortaya koymaz ve bu vizyona uygun bir reform hamlesi başlatmazsak kürsel dalga, yaşam biçimimize bakmaksızın hepimizi önüne katıp sürükleyebilir.’

Haksız mı?

Haberin Devamı

Bırakın piyasaları, gidip AK Parti hükümetinin ekonomi kurmaylarına sorun bakalım aynı tespiti bire bir onlar da yapmayacaklar mı?

Son bir ayda ekonomiden sorumlu 5 ayrı bakan ve onlarca bürokratla konuştum.

Özel sohbetlerde hepsinin taşıdığı kaygı aynı. ‘Ekonomimiz düne göre daha sağlam ama global dalga kapımızda. Makro reformlar tamam artık sıra ikinci nesil mikro reformlarda.’

 Öyle ki Maliye Bakanı Kemal Unakıtan açıkça ‘aman rehavete kapılmayın’ diyerek piyasaları uyarıyor.

Yalçındağ ne yapıyor, o da iş dünyası adına hükümeti uyarıyor.

Gelelim ‘TÜSİAD’ın türban karşıtlığına!’

Çarpıtmaya gerek yok. TÜSİAD Başkanı’nın söyledikleri aynen şöyle:

‘Ortada bir sıkıntı olduğu muhakkak. Ama bu sıkıntı bugün tartışılandan daha geniş boyutlara sahip. Evet, bir yanda başını örttüğü için eğitim sürecinde zorluk çeken genç kızlarımız var. Diğer yanda çevre baskısıyla başını örtmek zorunda kalmaktan korkanlar var.’

Elinizi vicdanınıza koyun haksız mı?

Sıkıntının varlığını bırakın inkarı bilfiil tasdik ediyor.Â

Üniversite kapısında başını örttüğü için zorluk yaşayan genç kızlara ‘sıkıntı yaşayan genç kızlarımız’ diyerek sahip çıkıyor.

Haberin Devamı

Ama bu sıkıntının bugün tartışılandan çok daha kompleks bir boyutu olduğuna da dikkat çekiyor. Hem zamanlamayı hem de yöntemi ‘yeni korkulara yol açacağı, toplumu daha da kutuplaştıracağı için’ tehlikeli buluyor.

Ben üniversitede türban yasağına, inanç özgürlüğü adına değil temel hak ve hürriyetler adına yani eğitim hakkının gereği olarak başından beri karşıyım. Fakat bu karmaşık meselenin anayasa üzerinden gerekli uzlaşma zemini sağlanmadan çözülemeyeceği, hatta daha da kördüğüm olacağı çok aşikar.

Bu yazıyı aslında iki hafta önce TÜSİAD Başkanı’nın açıklamalarının hemen ardından yazacaktım. Sonra bir ekonomi gazetesi yöneticisi olarak ‘türbana değil ekonomiye odaklan’ haklı uyarısını en azında kendim uygulayayım diyerek vazgeçtim.

Haberin Devamı

Fakat bakın aradan iki hafta geçti.

Ne oldu?

TÜSİAD Başkanı’nın esas gündemi kaçırmayalım kaygısı aynen gerçekleşti. ‘Ekonomide yeni vizyon ve reform hamlesi’ başlamadan güme gitti.

Varsa yoksa türbanı tartışıyoruz. Hem de akıl almaz paranoyalar eşliğinde!

3 milyon insana istihdam sağlayan, 25 milyar dolarlık ihracata koşan tekstil ve konfeksiyon sektörü üretimin bir kısmını Mısır’a taşımak konusunda ikiye bölünmüş durumda, kimin umurunda?

Oysa hesap ortada. Malatya gibi teşvikli bir ilde bir işçinin işverene maliyeti 800, Mısır’da ise 150 dolar.

Var mı hükümetin kısa ya da orta vadede bu denklemi Türk sanayicisinin lehine dönüştürecek bir vizyonu? YOK!

Haberin Devamı

Ne yapacaksınız, fiyat avantajını her geçen gün kaybeden Türk sanayicisine ‘bırak alternatif stratejiler geliştirmeyi, Türkiye’de kal ve ölmeyi bekle’ mi diyeceksiniz?

Öyleyse size kötü bir haberim var; ölüm zannettiğinizden daha yakın!

TİM Başkanı’nı ihracatçıları Mısıra taşımakla suçlayanlar, Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle’nin en son geçen hafta Çorlu’daki iplik fabrikasında çalışan yüzlerce işçiyi zorunlu izne çıkarıp üretim kapasitesini %30’a düşürdüğünden haberiniz var mı?

Ne olacak canım ihracatçıların başkanı ithalatçı oluverir iş biter!

Şaka değil gerçek.

TİM Başkanı Oğuz Satıcı ölüm-kalım savaşı veren tekstil ve konfeksiyonculara Mısır’da hayat öpücüğü arıyor, tekstil ihracatçılarının başkanı İsmail Gülle, kendi fabrikalarında üretimi yavaşlatıp ithalatçılığa soyunuyor.

Haberin Devamı

TÜSİAD’ın TOBB’un TİM’in ne önemi var, Türkiye türbanı tartışıyor!

Yazarın Tüm Yazıları