Operasyonun teknik kodu: KİY

BÖYLE değişiklik görmediniz.

Haberin Devamı

Ekleme, çıkarma, doğrudan ve dolaylı değişiklikle Kamu İhale Yasası’na (KİY) tam 164 kez müdahale ediliyor. On bir yılda 164 kez, böyle şey görmediniz.
Filmlerdeki gibi müthiş yolsuzluk ve rüşvet operasyonu dün başlıyor. İhalelerde yolsuzluk ve rant iddiası. İhale deyince, akla Kamu İhale Yasası geliyor. Doğrudan değişiklikle 26 yasa, diğer özel yasalar yoluyla 56 yasa, kanun hükmünde kararnamelerle 82 yasal düzenleme ile toplam 164 dolayında değişiklik var bu yasada. AB şeffaf hale getirilmesi için sürekli uyarıyor, buna rağmen KİY, üzerinde en çok oynanan yasa oluyor.
Bu alanda en yetkin isimlerden CHP Gurup Başkan Vekili Akif Hamzaçebi’nin söylemiyle:
“Bu değişiklikler ihalelerde şeffaflığı, rekabeti azaltmış, ihaleleri her türlü yolsuzluğa açık hale getirmiştir.”
Şimdi şeffaf olmayan, üzerinde bu kadar çok oynanan bir yasanın sonuçlarını yaşıyoruz, “yolsuzluk ve rüşvet iddiası operasyonu” olarak. Yasadaki değişiklikler aynı zamanda AB ilkeleriyle çelişiyor.

YOLSUZLUĞA AÇIK

Değişikliklerin sonucunda:
- Bazı kurumların alımları Kamu İhale Yasası dışına çıkarılıyor.
- 400 milyar dolarlık kentsel dönüşüm bu yasanın dışında tutuluyor.
- İstisnalar hızla artıyor.
- Belli miktarın üstündeki ihalelerde “açık ihale yerine belli istekliler arasında ihale usulü” kabul ediliyor.
- Su, enerji ve ulaştırma sektörlerinde AB ısrarla “acil düzenleme” isterken ve bu AB’nin tam üyelik ölçülerinden biri iken, bu yönde düzenlemeye gidilmiyor.
- İhalelerde ilan süreleri kısa tutuluyor.
- Bir devlet kurumu ihaleyi iptal ederse, iptal kararını Kamu İhale Kurumu incelemiyor, şikâyetçi olan kişi idari yargı yoluna başvuruyor.
- Kamu İhale Kurulu üyelerinin atanması değişiyor. TOBB ve TİSK temsilcileri kurul üyeliğinden alınıyor. Kurul üyeleri Maliye Bakanı’nın önerisi üzerine Bakanlar Kurulu’nca atanıyor. AB hukukçu üyelerin bulunduğu, siyasi otoriteden uzak bir kurul önerirken, Kamu İhale Kurulu sanki bir bakanlığın genel müdürlüğüne dönüştürülüyor.
Şeffaflık, eşit davranış, rekabet hak getire. Böyle bir yasa, AB’nin her İlerleme Raporu’nda vurgulamasına rağmen, rüşvet ve yolsuzluğa açık hale geliyor.

Haberin Devamı

Operasyonun siyasi kodu

Haberin Devamı

TEFTİŞ kurulları var ve yok gibi. Sayıştay denetimi var ve yok gibi. Meclis
denetimi var ve yok gibi. İdari denetim
var ve yok gibi.
Geriye yargının denetimi kalıyor. Yargının muhtemelen iktidarın etki edemediği bölümü belki de hiçbir siyasal iktidar döneminde görülmeyen bir operasyonu başlatıyor.
İşadamları bir yana, operasyonu önemli kılan yolsuzluk ve rüşvet iddialarındaki siyasal bağlantılar. Üç bakanın oğlu, AKP’li bir belediye başkanı, iktidarın en çok övündüğü kurumların başında gelen TOKİ, bir kamu bankası genel müdürü ile ilgili iddialar...
Daha ne olsun.
“Her şeye hâkim, her şeye muktedir iktidar” görüntüsünü çökerten bir operasyon.
Bu operasyon burada kalmaz. Mutlaka siyasal sonuçlar doğurur.

Haberin Devamı

Yolsuzluğa Meclis Araştırması

DİKKAT çeken bir rastlantı. Yolsuzluk ve rüşvet iddiasıyla başlatılan operasyon günü CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu bir önerge veriyor.
Tanrıkulu, Sağlık Bakanlığı’na bağlı kuruluşların sayısız ihaleye çıktığını hatırlatıyor ve bu ihalelerde “yolsuzluk iddialarının netleşmesi amacıyla Meclis Araştırması açılmasını” istiyor.
Tam gününde verilmiş bir önerge.

Yazarın Tüm Yazıları