Asi pantolonun 130 yıllık hikâyesi

Geçen hafta San Francisco’da jean’in tarihine yolculuğa çıktım, modanın ilk jean markası Levi’s’ın arşivlerini didikleme ve jean tarihçisi Lynn Downey ile konuşma imkânı buldum

Haberin Devamı

İlk jean pantolonunuzu üzerinize geçirmek için yurtdışından hediye gelmesini beklemek, Amerikan pazarlarında kırmızı etiketin peşine düşmek, el altından büyük paralar bayılmak... Şimdilerde günlük hayatta sık sık kullandığınız jean’leri bir zamanlar moda dünyasının ulaşılması en zor, en kıymetli parçalarından biriydi. 70’lerin sonunda, 80’lerin başlarında Amerikan marka jean giymek oldukça önemli bir meseleydi. O dönemin gençleri ilk jean pantolonlarını hâlâ enteresan hikâyeler eşliğinde gözleri parlayarak anlatır. Düzene karşı gelenlerin, barışçıl isyancıların ve asi Amerikan gençliğinin bize mirası olan jean’in geçmişi 1870’lere dayanıyor.
Yıl 1873. Avrupa doğumlu, Amerikan göçmeni terzi Jacob Davis ve kumaş üreticisi Levi Strauss birlikte yeni bir ürün patenti alırlar. Bu, maden işçileri ve altın arayıcıları için yaptıkları denim kumaşından dikilen tulumdan başka bir şey değildir. İlk blue-jean’i 1893’te bu müşterilere özel dikmeye başlarlar. Kısa sürede Batı Amerika’da bazı küçük dükkânlarda dayanıklı işçi kıyafeti olarak satılmaya başlanır. Bu jean üniformanın ismi, o sırada XX’dir. 1890’da Levis&Co, rivetli yani zımbalı pantolonu diğer denim kıyafetlerden ayırmak için efsanevi 501 jean’i yaratır ve patentini alır. 1886’da arka bel kısmına deri büyük bir etiket konur. Üzerinde, farklı tarafa doğru pantolonu yırtmaya çalışan iki atın illüstürasyonu vardır. Bu çizimin tek amacı jean pantolonun ne kadar dayanıklı olduğunu göstermekti. /images/100/0x0/55eb0df7f018fbb8f8a81353
Zaman içinde önce arkaya ikinci cep ilave edildi, sonra pantolon askısı kullanmayan gençler için bel tokaları kesildi. Akabinde kemer britleri modele eklendi. II. Dünya Savaşı sırasında hükümet emriyle tüm zımba, rivet, metal askı düğmeleri jean’den çıkarıldı. Bu metal aksesuarlar ordu ve üniformalar için kullanılacaktı. Savaş bitince Levi’s eski aksesuarlı üretimine devam etti. Zamanla rivetler ceplerin içinde kaldı, jean kalıbı daraldı ve gençleşti. Levi’s 501 neredeyse şimdi bildiğimiz formuna yaklaştı ve zamanla daha efektif, daha dayanıklı olmak için değil tüm moda dünyasına yön vermek için tasarlandı, üretildi.

Haberin Devamı

Jean ne zaman moda oldu?

Haberin Devamı

1950’lerde artık kovboyları jean’le görmek özel ve ilginç değildi. Hollywood kostüm tasarımcıları sinemanın asi çocuklarını giydirmek için yeni bir kıyafet bulmalıydı. Jean modası Hollywood’u sarmışken yeni bir imaj doğdu: Jean giyen Hollywood’un kötü çocukları. Jean, idol olarak Gary Cooper ve John Wayne yerine yeni gençlik ikonu Marlon Brando’yu seçti. 1953’te motosikletçi asi anti-kahraman Johnny ‘The Wild One’ da, kötü kız Marilyn Monroe ‘The Misfists’te ilk Levi’s 501’ini giydi, 501 modeli kısa sürede kült mertebesine erişti.
Jean aileye, topluma ve düzene başkaldırış olarak görülüyordu. Jean giyme kültürü ve modası bireyselleşme ve özgürleşme tutkusuyla yanan Woodstock gençliğiyle beraber hızla tüm dünyaya yayıldı. Jean giymek kısa yoldan kendini ifade etme şekli oldu, Amerikan rüyasının ikon sembollerinden birine dönüştü. Time dergisi tarafından 20’nci yüzyılın moda ürünü seçilen, 70’lerde, 80’lerde sokakların en aktivist kıyafeti olarak bilinen hep jean oldu.

Haberin Devamı

Denim modasında yeni neler oluyor?

Son yıllarda jean kalıpları oldukça daraldı. Enine esneyen  rahat ‘skinny jean’ler’ iki sezondur sokaklara indi, her yaşa her tarza ulaştı. Beller eskisi kadar düşük değil. Yırtık jean modası artık yok. Cepler de daha düz ve sakin. Aşırı taşlama, beyazlatma ve ağartma demode olan detaylar. Botları artık jean içinde değil, dışında bırakıyoruz, ince bilekli botları paçaların içine sokuyoruz.
Jean severlerin kış bitmeden bakması gereken mağazalar Lee Cooper, Colin’s, Mavi, Loft ve Rodi. Mavi’nin her tonu jean’den, favori kalıbınıza göre birer çift kapın, gardırobunuzun demirbaşı yapın.

Ne zaman, hangi ayakkabı?

Soru: Ayakkabı konusunda kafam karışık. Botları ve ayakkabıları, hangi renkte, neye göre giyeceğimi bilmiyorum. Öneriniz? (Cengiz A., İstanbul)

Haberin Devamı

Yanıt: Genelde takım elbise giyiyorsanız en doğru seçim, yuvarlak burunlu, bağcıklı, köse tabanlı mokasenler. Dolabınızda bir siyah, bir kahverengi mokaseniniz olsun. Siyah ve gri takımları siyah mokasenlerle; lacivert ve füme takımları kahverengi mokasenle giyin. Genelde jean giyiyorsanız boru paça ve dar paçalarla bilekli botları tercih edin. Postal ya da bileğe doğru düz çıkan siyah ve kahve botlar her jean’le olabilir. Kanvas ve haki pantolon giyiyorsanız en güzeli lastik ya da deri spor ayakkabılar ya da ‘desert shoe’ dediğimiz süet bileksiz botlar.

 

Yazarın Tüm Yazıları