Vizyon sahibi...

DIŞ politikanın başarılısı, yabancıların söylediği içi boş övgülerden değil, o politika sayesinde ulus ve devlet olarak ulaşılan yerden anlaşılır.Kuzey Irak’taki Kürt bölgesinin başkanı Mesud Barzani’nin ABD Başkanı George W.Bush tarafından Beyaz Saray’da kabul edildiğini biliyorsunuz. Bush’un kendisine ‘Vizyon sahibi başkan, hoş geldiniz’ dediğini de...

‘Vizyon (yani öngörü) sahibi’ sözü ister istemez bizde de ‘vizyon sahibi’ olarak bilinen merhum Turgut Özal’ı akla getiriyor...

Ve kimin gerçekten vizyon sahibi olduğunu irdelemek gereğini doğuruyor.

Vizyon sahibi adam, öngördükleri uzun vadede gerçekleşen adamdır.

Şimdi bakalım, Mesud Barzani -geçmiş yılların örneklerini aktaracak yer yok- son bir yıl içinde ne demiş, onlardan ne kadar sapmak zorunda kalmış?

Barzani bu yılın ocak ayında gazetecilere ‘Kerkük, kimliği Kürt olan bir Kürt kentidir. Ne Türkiye’nin ne de başka bir ülkenin Kerkük ya da Irak’ın başka bir şehriyle ilgili bir şey söylemeye hakkı yoktur. Söyledikleri bizi ilgilendirmiyor’ demiş. Sonra lafı asıl diyeceğine getirmiş. ‘Bağımsız bir Kürt devleti kuracağız ama bunun ne zaman olacağını bilmiyorum’ diye ilave etmiş. (31 Ocak 2005 Milliyet ve Vatan.)

Birkaç gün sonra ‘Dünyada hiçbir güç veya devlet, benim Kerkük’ten vazgeçmemi sağlayamaz’ dedikten sonra yine aynı konuya girmiş, ‘Kim, kimin ülkesini parçalıyor? Kim neyi nereden ayırıyor? Onlar (Türkiye, İran, Suriye, Irak) Kürdistan’ı sömürgeleştirerek 4 parçaya ayırmışlar. Biz kendi ülkemiz olan Kürdistan’ı birleştirmek istiyoruz. Irak, Türkiye, İran ve Suriye topraklarından birer parça koparalım demiyoruz. (...) Ben onların akıllı olmasını istiyorum; Kürt ve Kürdistan gerçeğini anlamalarını istiyorum. Daha yumuşak olmak ve Kürtlere dostluk elini uzatmak Türkiye’nin çıkarınadır. Temennim, Türkiye’nin dostluk politikasını seçmesidir’ diye ilave etmiş. (8 Şubat 2005 Kerkük-Kurdistan.com adresli internet sitesindeki demeci.)

Bu demece bizim Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün pek sert bir tepki gösterdiğini yazdı o zaman gazeteler. Gül’ün sert tepkisi şu idi:

‘Irak’taki bütün siyasilere tavsiyem şudur:

Bu tür söylemlerle bir yere gidilmez.’

Gidilir mi, gidilmez mi yaşadığımız günlerde görüyoruz. Ama biz devam edelim:

Daha sonra kendisiyle görüşen Akşam Gazetesi muhabiri Nagehan Alçı’ya Barzani, ‘Kürtlerin topraklarının paylaştırıldığı bir gerçek. (...) Ancak bugünkü şartlarda konunun hassasiyetini görüyoruz. Bu yüzden barışçı yollar arıyoruz’ dedi. (22 Nisan 2005 Akşam.)

Vatan Gazetesi Muhabiri Devrim Sevimay’a da şimdilik bu konuları (topraklarının paylaştırıldığı iddiasını) kaşımadıkları mesajını verdi. (27 Eylül 2005 Vatan.)

Gördüğünüz gibi açıkça ‘zamanını kolluyoruz’ diyor ve hedefi doğrultusunda ilerliyor. Bu konuya daha sonra tekrar döneceğiz ama şimdilik soralım:

Peki bizim vizyon sahipleri ne yapıyor? Hiç ilgilenen var mı?
Yazarın Tüm Yazıları