2002'de kamu gevşedi

2002 yılında kamu sektöründe öngörülen tasarruf sağlanamadı. Erken seçim ekonomiye zarar vermez diyenler yanıldılar. Kriz çıkmadı, ama dengeler sarsıldı.

‘‘Ekonomiye zarar’’ kriz çıkıp çıkmayacağı ile ölçülüyor. Kriz, faiz ve kurların fırlaması olarak tanımlanıyor. Halbuki, Türkiye ekonomisi hep kriz içinde yaşıyor. Enflasyonu yıllardır yüzde 25 ile yüzde 100 arasında salınan bir ekonomi krizde değil de, nerededir?

Erken seçim ve bazı yapısal reformların geciktirilmesi kamu sektörünün finansman dengesini bozmuştur. Makro ekonomik istikrar için gerekli öngörülen bütçe açığının üzerine çıkılmıştır. Borç dinamiklerinin bozulmamasına yönelik olarak hedeflenen faiz dışı fazlanın milli gelire göre oranı hedeflenenin altında kalacaktır.

KAMU HESAPLARI

Kamu sektörü genellikle üç bölümde incelenir: Konsolide devlet bütçesi, Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) dengesi ve mahalli idarelerin (belediyeler) finansman dengesi. Bu üç kalemde de 2002 yılında işler planlandığı gibi gitmedi.

Siyasi ve ekonomik belirsizliklerle faiz oranlarının beklenen düzeylere düşmemesi bütçeden yapılan faiz harcamalarının hedeflenenin üzerine çıkarmıştır. Sosyal güvenlik sisteminin açıkları konusunda gerekli düzenlemelerin yapılamamış olması da bu alanda bütçeden verilen sübvansiyonların hedeflenenin yüzde 20'si kadar aşmasına yol açmıştır. Faiz ve sosyal güvenlik harcamalarındaki artışlar bütçenin hedeflerini şaşırtmıştır.

2002 yılı içinde erken seçimlerin yapılmış olması belediyelerdeki siyasi amaçlı yatırımları hızlandırmıştır. Henüz elimizde güvenilir bilgiler olmasa da, mahalli idarelerin finansman yapısının bozulduğunu tahmin etmek abartılı olmayacaktır.

KİT dengesi de bozulmuştur. Elektrik üretim ve dağıtımındaki zararlar elektriğe yapılan zamlara rağmen devam etmektedir. Enflasyonla mücadele kapsamında, KİT fiyatlarının zararların önlenmesi amacıyla kullanılamaması KİT dengesini zorlamaktadır. Buna karşılık, fiyatlarını, zararlarını kapatabilme amacıyla artıramayan KİT'lerde verimlilik artışı yoluyla zararların azaltılması yoluna da bir türlü gidilememektedir. Özelleştirmenin yanında, en önemli ev ödevlerimizden biri budur.

GÖRÜNTÜ

Bütün bunların sonucunda, Türkiye ekonomisinin kamu sektörü ayağı bu yıl topallamaktadır. Her ne kadar enflasyon hedeflenen doğrultuda düştüyse de, ekonomik büyüme, rakam bazında, hedefleri ikiye de katlamış olsa, kamu finansmanında görülen aksaklıklar düzeltilemediği taktirde, elde edilmiş olan kazanımları 2003 yılında koruyabilmek güçleşecektir. Kazanımların kalıcılığı, kamu finansman dengesinin iyileşmesi yönünde gelecek yıl daha fazla çaba gösterilerek sağlanabilecektir.

2003 yılında işlerin rayına oturması için, gereken çaba aynı paralelde artırılmak zorundadır. Erken seçimlerin ekonomik faturası burada yatmaktadır. Siyasetçiler ne kadar tepinirlerse tepinsinler, önümüzdeki yıllarda hükümetin elinde harcamaları artırma ya da gelirleri düşürecek vergi oranlarını azaltma gibi politika araçları olmayacaktır. Aksine, dengelerin yeniden yerlerine oturabilmesi için sevimsiz politikalar gündeme gelecektir.

Sevimsizliklerin kamuoyu ile paylaşılması beklentileri olumlu etkileyecektir. Verilen görüntü ve yapılanlar ne kadar farklılaşırsa, beklentilerin olumluya dönmesi o kadar gecikecektir. İşbaşındaki hükümetin en büyük sorunlarından biri şimdi budur.
Yazarın Tüm Yazıları