Tansu'nun sözcüsüne sorular

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Sevgili okuyucularım, burada adını bile vermeye gerek görmediğim, günlük satışı yaklaşık 800 (Yazı ile: Sekizyüz) adet olan bir gazetecik var... Ve bunun, Memduh Bayraktaroğlu ismini kullanan bir ‘‘yazarı’’ var. Ancak soyadı bu değil. Gerçek soyadını ben de merak ediyorum!

Bu şahıs Tansu-Özer ikilisinin avukatlığını yapan bir televizyon kanalında da boy gösteriyor, orada da bunların avukatlığını yapıyor!..

Ve gerek yazılarında, gerekse ekranda, önüne gelen herkese belden aşağı hakaretler yağdırıyor.

Şimdi ben bu şahsa bazı sorular soracağım ve hiç kıvırtmadan, lafı eveleyip gevelemeden net yanıtlar vermesini isteyeceğim. Bu yanıtları köşesinde veya ekranda verirse, kimsenin haberi olmaz. Bana fakslasın. Kıvırtmadığı takdirde, burada aynen yayınlayıp size duyuracağım...

Ve sonra da, kendisiyle ilgili bazı belgeleri açıklayacağım.

O zaman göreceksiniz, bu Tansu-Özer ikilisinin savunuculuğunu kimlerin yaptığını!

İnanamayacaksınız!

***

Şimdi, gerçek soyadını kullanamayan Memduh isimli bu şahsa sorularımdan bazılarını soruyorum:

1- Senin soyadın nedir? Samuray mı, Bayraktaroğlu mu, yoksa Samuraybayraktaroğlu mu? Soyadın bazı mahkeme, savcılık ve polis belgelerinde Samuray, bazılarında Bayraktaroğlu olarak geçiyor. Nüfus kâğıdında ise Samuraybayraktaroğlu yazıldığı söyleniyor! Gerçek soyadın nedir? Onu niçin, hangi nedenlerle kullanmıyorsun?

Soyadını değiştirip karın ve iş ortağın Fahriye İncilay Samuray'ın kızlık soyadını aldın mı? Niçin ve hangi gerekçeyle? Soyadını, hakkında çok sayıda sahtecilik ve çek davası varken değiştirmen, bir rastlantı mı?

2- Sen hapis yattın mı? Yattı isen, hapis cezanı hangi Ağır Ceza Mahkemesi verdi? Yargıtay bu kararı onadı mı?

3- Hangi suçtan yattın? Senet sahteciliği gibi yüz kızartıcı suç muydu?

4- Cezanı hangi cezaevlerinde tamamladın, ne zaman tahliye oldun?

5- Karşılıksız çek gibi suçlardan, hakkında çıkarılmış başka tutuklama kararları oldu mu? Hapis aldın mı? Onlar ne oldu?

6- Mahkemeler tarafından verilen tutuklama kararları nedeniyle, Emniyet tarafından uzun süre arandın mı? İstanbul, Kırklareli ve Antalya'da verdiğin adreslerde bulunamadığın doğru mu? Bu konuda çok sayıda yazışma yapıldı mı?

7- Sen sabıkalı mısın? Devlette sabıka kaydın var mı, yok mu?

8- Eğer sabıkalı isen, kaç sabıkan var? Bunlar nereden kaynaklanıyor?

9- Yazılarında ve ekranda kendini ‘‘gazeteci, köşe yazarı’’ olarak tanıtıyorsun. Madem gazetecisin, sarı basın kartın var mı? Almak için girişimde bulundun mu? Bulunmadınsa, niçin?

***

Evet, şimdi bu şahıstan yanıt bekliyorum. Hemen bugün! Gelen somut yanıtı -eğer gelirse- burada, yarın size duyuracağım. O yanıtın Tansu ile Özer'in 800 satışlı gazetesinde yayınlanmasına gönlüm razı olmaz! Kimse okumaz. Eşitlik ilkesine aykırıdır!

Yeter ki eveleyip gevelemesin, lafı döndürüp dolaştırmasın!..

Ve o yanıtı Tansu-Özer ikilisi de bu köşede okuyacaklar.

Onların sözcülüğünü ve savunmasını kimin üstlenmiş olduğunu, eğer bilmiyorlarsa bir kez daha öğrenmiş olacaklar!

***

Sen bir ‘‘gazetecik’’ çıkaracaksın ve siyasal karşıtlarına, onların karılarına, kızlarına, ailelerine her gün hakaretler yağdıracaksın.

Onların (özür dileyerek yazıyorum) ‘‘ibne, travesti, orospu’’ olduğunu yazacaksın!

İpe sapa gelmez, belden aşağı, sapıkça hakaretlerle insanların şerefine, ailelerine, karılarına, kızlarına küfredeceksin!..

Ve bunu yaparken, yüz kızartıcı suçlardan hüküm giyip hapis yatmış, uyuşturucu kullanmaktan içeri atılmış, ANAP'ın çaycılığından yetişmiş, yolsuzluk nedeniyle çeşitli yerlerden kovulmuş, bu arada devlette çalışırken bile hakkında soruşturmalar açılmış tiplere görev vereceksin!

O kadarını yemezler.

Sonra belgeler konuşmaya başlar.

Tansu'nun ve Özer'in dudakları uçuklar.

***

Burada size şimdilik sadece bir tek örnek vermekle yetiniyorum. Bir bayan köşe yazarı arkadaşımız, köşesinde Faruk Bildirici'nin Maskeli Leydi kitabından olumlu biçimde söz ediyor.

İki gün sonra Tansu'nun gazetesinde (6 Ağustos 1998), o bayan gazeteci hakkında yazılan yazıyı size özetliyorum. Sadece ismini değiştirip ‘‘Ayşe’’ diye kullanıyorum:

‘‘Muhabbet tellalı Ayşe'nin adı birtakım fuhuş olaylarına karışmış. Bu çok yönlü kadının o dönemde İstanbul'da faaliyet gösteren muhabbet tellallarının en ünlülerinden olduğu kaydediliyor. Ayşe o yıllarda pek çok genç kızı fuhuş bataklığına çekmiş, telekızlık yapmaya başlamalarına neden olmuş.

Kendisi de 5 milyon lira karşılığında cinsel ilişkiye giren Ayşe, tarifesi nedeniyle ‘‘Beşlik Ayşe’’ ismiyle ünlenmiş. Yataktaki marifetleri sayesinde Ayşe'yi o dönemde birçok genç, bu özelliklerinden dolayı tercih ediyormuş.

Yakalandığı cinsel yolla bulaşan bir hastalıktan dolayı, birdenbire Ayşe'nin işleri kesatlaşmış. Hastalığı tedavi edilemez duruma gelince, işi bırakmış.

Suadiyeli gençler, Ayşe'nin kalçasındaki benden, karnındaki yara izine kadar her şeyi kanıtlamaya hazır olduklarını ifade ediyorlar. İhtiyaç duyulduğu takdirde, konu hakkında bildiklerini anlatacaklarını her yerde konuşuyorlar’’.

İşte, Tansu'nun hoşuna gitmeyecek yazı yazan bir bayan köşe yazarına, hemen ardından ‘‘Orospu’’ damgası vuruluyor ve şantaj yapılıyor:

‘‘Tansu hakkında yazı yazarsan, bu hakaretleri sürdürürüz.’’

Bu yazıları kim yazıyor? Yazısına ismini bile koyamayan onursuz korkağı hepimiz biliyoruz. O bir sahtekâr.

***

Evet, şimdi yeniden yazımın başına dönüyorum...Ve yargılanırken farklı soyadları kullanan Memduh isimli şahıstan yanıtını -hemen bugün- bekliyorum.

Sonra sıra gelecek bazı belgeleri açıklamaya! Şenlik o zaman başlayacak!

Tansu ablamla Özer abim belki o zaman şaşıracaklar!.. Ama belki de ‘‘Ne var bunda, biz senin yazdıklarını zaten biliyorduk. Bizim avukatlığımızı böyleleri yapar’’ diyecekler!













Yazarın Tüm Yazıları