Nurten'in konukları

Nurten ERK
Haberin Devamı

Beko, televizyonla Avrupa'da rakiplerini ezmeye başladı

Televizyonda Avrupa'daki 50 üretici arasında 6'ncı sıraya yerleşen Beko Elektronik'in Genel Müdürü Aydın Çubukçu, ‘‘Avrupa'da rakiplerimizi ezmeye başladık. Philips ve Grundig bazı fabrikalarını kapattı. Bazı üreticiler tesislerini alalım diye bize teklif getiriyor. Avrupa'dao özellikle Uzakdoğulu rakiplerimizi çok zorluyoruz’’ dedi.

Ekonomik ve siyasal çalkantılara, global krize rağmen Türk markaları Avrupa'da rakiplerini zorluyor. Televizyon üretiminde Türkiye pazarının yüzde 40'ını elinde tutan Beko, bugün Avrupa'daki 50 üretici içinde 6'ıncı sırada... Beko Elektronik Genel Müdürü Aydın Çubukçu,‘‘Uzun vadede Avrupa'da sadece 6-7 televizyon üreticisi kalacak, bunlardan biri de Beko olacak’’ diyor. Çubukçu, Avrupalı dev üreticilerin son yıllarda fabrika kapatması veya birleşmesinde Beko'nun rekabetinin de etkili olduğunu söylüyor.

Krize rağmen 1999'da biraz daha dikkatli olarak yatırımlara devam edeceklerini belirten Aydın Çubukçu'ya göre, kriz döneminde yatırım yapmayanlar, kriz bittiğinde geride kalmaya mahkum... Beko Elektronik Genel Müdürü Aydın Çubukçu ile ekonomik ve siyasal krizin yanısıra, Avrupa'daki rekabeti, Beko'nun hedeflerini ve yeni girdikleri bilgisayar üretimini konuştuk.

Beko, üretim açısından Türkiye'de ve dünyada nerede?

- Şu anda 5 bin 500 bayimiz ve 360 servis noktamız var. İçerde yüzde 40 pazar payıyla birinciyiz. Adetsel olarak bakarsanız, Türkiye'deki en büyük ikinci üreticiyiz. 1997'de 1.4 milyon adet televizyon ürettik. Avrupa'daki 50 televizyon üreticisinin içinde 6 numarayız. Adetsel olarak köklü ve saygı duyduğumuz Toshiba, Hitachi, Panasonic'in önüne geçtik. Avrupa'da arıza oranında, rakiplerimizden daha az arıza yapan bir teknolojiye sahibiz. Aıza oranımız yüzde 4, 2000 yılındaki hedefimiz ise yüzde 1.5. Diğer üreticilerde yüzde 5 ve üzeridir.

İhracatta hedefiniz nedir?

- 1998 sonunda 48 ülkeye 120 milyon dolarlık ihracat yapmış olacağız. İhrac ettiğimiz 950 bin televizyonun yüzde 80'i Avrupa ülkelerine gitti. Afrika ve Türk Cumhuriyetleri'ne de yavaş yavaş giriyoruz. Buralara girmekte biraz gönülsüz davrandık. Önce teknolojinin ve rekabetin yoğun olduğu yerde kendimizi ispat edelim istedik.

İhracatınızın ne kadarı Beko markasıyla?

- Yarısı Beko, kalan yarısı müşteri markalarıyla yapılan üretim. Örneğin Güney Koreli LG markasıyla ürettiğimiz televizyon sayısı bu yıl 80 bin'i bulacak. LG, bunları kendi markasıyla Avrupa'da pazarlıyor. Şu anda 70 ayrı marka için üretim yapıyoruz. Bunların adedi de 5 binden 100 bine kadar çıkıyor. Televizyon, ciro bazında üretimimizin yüzde 79'unu oluşturuyor.

Beko markasının şu anda Avrupa'daki konumu nedir?

- Avrupa'da 50'ye yakın televizyon üreticisi var. Yılda 10 bin montaj yapanından, 6 milyon televizyon üretene kadar... Biz sıralamada altıncıyız. Philips bazı fabrikalarını kapattı, Grundig de aynı şekilde... Bir gruba dahil olmayan ufaklar da bize teklif getiriyor. Çünkü, Türkiye'deki ekonomik ve siyasi çalkantılara rağmen Koç, yarın öbürgün yok olmayacak bir grup. Avrupa'da rakiplerimizi de ezmeye başladık. İngiltere'de buzdolabımızın payı yüzde 12, televizyonda pazar payımız yüzde 4. Avrupa'da bir konsolidasyon var, küçükleri yutuyorlar. Bu pazarda bir avantajımız var, fabrikalarımız modern. Avrupa'ya nakliye hızlı ve ucuz. Uzakdoğulu rakiplerimizi de çok zorlamaya başladık. Bu firmalar biraz da bizim rekabetimizden zorlanmaya başladı. Avrupa'da 6-7 televizyon üreticisi kalacak. Bunlar da büyük kuruluşların üreticileri olacak ve ancak küçülerek, verimliliği artırarak Türk rekabetine karşı ayakta durabilecekler.

Ekonomik krizden nasıl etkilendiniz?

- Bu yıl, acayip bir yıldı. Normalde televizyon eylülden itibaren çok satılır. Bu trend değişmez. Ancak bu yaz tahminimizin çok üzerinde televizyon satıldı. Bunda vergi reformu etkili oldu. İnsanlar mal alacaksam şimdi alayım, sonra nereden buldun denmesin düşüncesiyle hareket etti. Bunlar piyasayı dalgalandırdı. Suriye krizi, sel felaketi, seçim tartışmaları ise piyasanın durmasına neden oldu. Global krizin ucu Türkiye'ye de dokundu. Bu durum 99'un ortasına kadar sürer, belki daha da uzar. 94 krizi kadar kötü bir yıl olmadı asla, ama zor bir yıl oldu.

Siyasal istikrarsızlık konusunda ne düşünüyorsunuz?

- Ülkemizi büyük bir şirket olarak düşünmeliyiz. Yönetim her dakika değişirse, şirket zor duruma düşer. Siyasetçilerimiz bir ileri, bir geri yapıyor. Türkiye için belirli bir hedef konmalı, bunlar devlet politikası haline getirilmeli. Hangi parti gelirse gelsin aynı politikaları uygulamayı sürdürmeli. Dünyadaki saygınlığımız çok azaldı. Çeteler, mafya ilişkileri Türkiye'nin imajını lekeliyor.

Yatırımlarınız krizden etkilendi mi?

- 98 için 15 milyon dolarlık yatırım planlamıştık, yılsonunda 20 milyon dolara ulaşacağız. 99'da yatırımlarımıza devam edeceğiz. Ama dengeli ve dikkatli olmak lazım. İşler kötü giderken yatırımları kısarsanız, işler düzeldiğinde geride kalırsınız.

Krizde satışlarınızı artırmak için neler yaptınız?

- 'Günde 200 bin liraya televizyon' gibi uygulamalarla, 300 bin televizyon satar hale geldik. Üç yıllık garanti getirdik.

AYDIN ÇUBUKÇU

Beko Elektronik Genel Müdürü Aydın Çubukçu, 1942 İstanbul doğumlu. Robert Kolej'den sonra Orta Doğu Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi İstatistik Bölümü'nden mezun oldu. 1970'de Aygaz'da işe başlayarak Koç Grubu'na katıldı. 1975-1985 arasında Koç Burroughs'da (Koç Sistem) Genel Müdürlük yaptı. 1980-1985 arasında aynı zamanda Bilar A.Ş.'nin de Genel Müdürlüğü'nü yürüttü. 1985'de Mako Elektrik Genel Müdürlüğü'ne getirildi. 8.5 yıl bu görevi sürdüren Çubukçu, 1994'de Beko Elektrik Genel Müdürü oldu. Çubukçu, halen Ram Dış Ticaret ve Türk Elektrik Endüstrisi ile Koç Sanayi Müzesi'nde Yönetim Kurulu Üyesi. Türkiye Bilişim Derneği'nin kurucularından Çubukçu, Türk Elektronik Sanayicileri ve İşadamları (TESİD) Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı.

Yakında TV ile bilgisayar birleşecek

Neden PC üretimine girdiniz?

- Uzun vadede televizyonun içindeki elektronik parçalar bilgisayara çok benzeyecek. Teknoloji, hafızalı, yayınları kendi kendine kaydedebilen, içinde bir nevi bilgisayar olan televizyona doğru gidiyor. Teknolojik olarak PC ve televizyon üretimini birbirine çok yaklaşıyor. 2010 yılından sonra bilgisayar ve televizyonun birleşeceğini düşünüyoruz. Türkiye'de evlere bilgisayar girmesi henüz yeni. Bilgisayar kullanım oranı çok düşük. Bu sektöre girmeyi yıllardır planlıyorduk. Koç Burroughs'da genel müdürlük yaptığım dönemden beri benim hayalimdi bilgisayar üretmek. O yıllarda Amerikalılar'ı getirdik. Pazar, fiyatlar, teknoloji bugünkü gibi değildi. Rantabl bulmadık ve vazgeçtik. Bugün Beko'ya kısmet oldu.

Bilgisayar üretimi için ne kadarlık bir yatırım yaptınız?

- Başlangıç için 1 milyon dolarlık yatırım yaptık. Üretim arttıkça, kasa, monitör gibi parçaları yerlileştireceğiz. Belli bir noktaya geldikten sonra ihracat yapmayı da planlıyoruz. Nisan'da üretime başladık, yıl sonuna kadar 2500 bilgisayar programlarken, 9-10 bin sınırına geldik. 99'da 25 bin adet planlıyoruz.

Bilgisayar pazarında mevcut üreticilerden farkınız olacak mı?

- Önce seçilmiş bayilerimizi bilgisayar konusunda eğittik. Ondan sonra pazara çıktık. Bilgisayarları toplama parçalarla üretmiyoruz. Kullanılan parçaların üreticileriyle uzun vadeli anlaşmalarımız var. Üç yıl boyunca bilgisayarları ücretsiz tamir edeceğiz. Ayrıca bir de çağrı merkezi kurduk.



Yazarın Tüm Yazıları