Nurten Erk: Gemileri onaralım, beş milyar dolar kazanalım

Nurten ERK
Haberin Devamı

20 ülkeden yüzlerce denizci, bugün İstanbul'da dünya denizciliğini tartışmak üzere buluşuyor. TOBB Deniz Ticaret Odaları Konsey Başkanı Eşref Cerrahoğlu, konferansta Türk denizciliğinin de masaya yatırılacağını söyledi. Cerrahoğlu, ‘‘İyi bir pazarlamayla Türkiye gemi onarımından 5 milyar dolar kazanır’’ dedi.

EŞREF CERRAHOĞLU

CERRAHGİL Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Eşref Cerrahoğlu, 1948 doğumlu. İngiltere'deki The College of Aerenautical and Automobile Engineering mezunu olan Cerrahoğlu, TOBB Deniz Ticaret Odaları Konsey Başkanı, Milletler Ticaret Odası (ICC) Yönetim Kurulu Üyesi, ICC Ticari Suçlar Servisi Yönetim Kurulu Üyesi. 1999 yılında Baltık ve Uluslararası Denizcilik Örgütü'nde (BIMCO) Başkan Yardımcılığı'na seçilen Cerrahoğlu, Lloyd's Register (Uluslararası İngiliz Denizcilik Klas Kuruluşu), Karadeniz Bölgesi Başkanı, Turmepa (Deniztemiz Derneği) Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak da görev yapıyor. Cerrahoğlu, aynı zamanda Sri Lanka Fahri Konsolosu.

İSTANBUL bugün 2000'li yıllarda dünya denizciliğinin nerede olması gerektiğinin tartışılacağı büyük bir konferansa ev sahipliği yapıyor. Deniz Ticaret Odası tarafından düzenlenen ve 20 ülkeden yüzlerce denizcinin katıldığı bugünkü konferansta, Türk denizciliğinin geçmişi ve geleceği de masaya yatırılıyor.

TOBB Deniz Ticaret Odaları Konsey Başkanı Eşref Cerrahoğlu, Türk denizcilerinin artık sadece armatör kimliğinden sıyrılıp, tersane, yatçılık, marina ve yolcu gemisi işletmeciliğine de girmesi gerektiğini söyledi. Cerrahoğlu, Türkiye'nin devlet ve tersane sahipleri olarak bir politika değişikliği yapmak zorunda olduğunu belirterek, artık gemi inşaatı bırakılıp, havuzlama ve onarıma ağırlık verilmesini istedi. Cerrahoğlu, Tuzla'daki tüm tersaneler onarım ve havuzlamaya çalışırsa, yılda 5 milyar dolar gelir sağlanacağını belirtti.

Cerrahgil Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Eşref Cerrahoğlu ile Türk denizciliğinde bundan sonra izlenmesi gereken politikaları ve yapılması gereken yatırımları konuştuk.

Bugünkü konferansın amacı nedir?

- Uluslararası denizcilik platformunun dikkatini Türkiye'ye çekmek istiyoruz. Toplantılarda 2000'li yıllarda dünya denizciliğinin nerede olması gerektiğini, Türk geleceğinin bugününü ve geleceğini ele alacağız. Boğazlarımızı da gündeme getireceğiz. Türk denizciliğini tanıtacağız.

Türk denizciliği denince sadece armatörler akla geliyor.

- Evet. Yük taşımacılığında Türkiye büyük bir potansiyel. 110 milyon tonun üzerinde yük taşınıyor bölgemizde. Ama bundan sonra denizcilik sektörü için Tuzla'daki tersanelerimiz çok önemli. Türkiye, devlet ve tersane sahipleri olarak bir politika değişikliği yapmak zorunda. Artık gemi inşaatını bırakıp, havuzlama ve onarıma ağırlık vermeliyiz. Boğazlar'dan yılda 55 bin gemi geçiyor. Bunun yüzde 10'unu havuzlanma ve onarım için Türkiye'de tutabilmeliyiz. Bunların içinde birkaçı dünya çapında yat inşa ediyor. Denizcilik derken mavi yolculuk, marinalar, özel limanlar da var. Bunları tanıtmalıyız. Yabancı sermayeyi de buraya çekmeliyiz.

Yunanistan'la son aylarda gelişen olumlu hava Türk denizciliğine nasıl yansıyacak?

- Yunanistan'la ciddi boyutlardaki ekonomik ve siyasi gelişmeler var. Türk denizciliğinin, ağırlıklı olarak da tersanelerimizin ve yatçılarımızın bundan istifade etmesi gerekiyor. 2-7 Haziran'da 200 denizciyle birlikte, İskenderun gemisiyle Selanik ve Pire'ye gidiyoruz. Tek amacımız tersanelerimizi tekrar tanıtmak ve Türk-Yunan ilişkilerindeki olumlu değişimi denizcilik sektörüne de yansıtabilmek. Bundan sonra tersanelerimiz onarım ve havuzlama bakımından tam kapasiteyle çalışabilecek sanıyorum. Ancak ciddi bir tanıtım ve pazarlama lazım.

Türkiye, tersanelerdeki onarım ve havuzlamadan ne kadar gelir sağlayabilir?

- Tuzla'daki tüm tersaneler onarım ve havuzlamaya çalışırsa, yılda 5 milyar dolar gelir sağlanır. Çünkü 60 bin tonluk kaza geçirmemiş bir geminin Tuzla'da havuzlanması 500 bin dolar. Örneğin başarılı bir pazarlamayla Yunanistan'dan büyük tonajlı 75 geminin her yıl Türkiye'ye havuzlanma ve onarım için gelmesini sağlayabiliriz. Türkiye'deki tersaneler toplam 500 gemiye bu hizmeti verebilir. Türkiye bu konuda vizyonunu genişletmeli artık. Ahırkapı'nın gemiler için serbest bölge olması lazım.

Türk denizciliği bugün nerede?

- 97'nin son aylarında başlayan Asya kriziyle Türk denizciliği de büyük bir darbe yedi. Filomuzu 11.5 milyon dwt'den 8.5 milyon dwt'ye indirdik. Kriz, 2000'e kadar sürdü. Artık navlun piyasası yükseliyor. Bundan sonra Türk denizcileri fevkalade güzel günler yaşayacaktır, ama yatırımlara girmek mecburiyetindeyiz. Yaşlı gemileri elimizden çıkarıp, yeni gemiler almak zorundayız. Sektör 96'da Türkiye'ye 5 milyar dolar katkı sağladı, 99'da 3 milyar doların altına düştük. 2000 yılında 5 milyar doların üzerine geleceğiz tekrar.

Yolcu taşımacılığını Yunan gemilerine kaptıracağız

Yolcu taşımacılığında Türkiye hangi noktada?

- Türkiye'nin yolcu gemilerine büyük önem vermesi lazım. Salı Pazarı'na son derece modern dev yolcu gemileri, 3500'ü yolcu 1500'ü personel, 5 bin kişiyle geliyor. Hollanda'ya gidip, oradaki yolcu gemileri rıhtımı projesini aynen alıp, Salı Pazarı'na kurmak gerek. Orada, fuar merkezi, alışveriş merkezi, gelen turistleri ağırlayabilecek hertürlü imkanı hazır bir proje var. Buraya gidecek meblağ 300 milyon dolar. Yunanistan'la olan bu yakınlaşmadan yararlanılarak, iki ülke arasında sürekli günübirlik gelip gidecek deniz otobüsleri konulmalı. Türk ve Yunan adaları arasında da bu seferler yapılmalı. Ayrıca modern yolcu gemilerine sahip olmalıyız. Elimizi çabuk tutmazsak 3 yıl içinde Yunan yolcu gemileri Ege denizindeki yolcu taşımacılığının tamamını ele geçirecek.

Siz ya da diğer armatörler neden bu alana girmiyor peki?

- Bu konuyu iyi bilmiyoruz ve çok ciddi boyutlarda sermaye istiyor. Önce kendi aramızda, sonra da Yunanlılar'la birleşerek bu alana girmemiz lazım. Bir yolcu gemisinin değeri 800 milyon dolar.

Yazarın Tüm Yazıları