Muharrem Sarıkaya: Siyasi paket






Muharrem SARIKAYA
Haberin Devamı

EKONOMİK paketle ilgili hazırlıklar sürerken, önceki gün hükümete önemli bir talep iletiliyor: ‘‘Sadece ekonomik paketle olmaz, siyasi paket de hazırlanmalı...’’

Talebin sahibi, Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütlerinden TOBB...

Başkan Fuat Miras, önceki gün TOBB yönetimi ile birlikte Başbakan Bülent Ecevit'i ziyaretinde bu talebi iletiyor.

Hürriyet'te dün bir bölümü yer alan ‘‘siyasi reform’’ isteğinin iletilişinin de ilginç bir öyküsü var.

Miras, bu sözleri konuşmasının en sonunda dile getiriyor.

Önce çevresindeki konsey başkanları ve yönetim kurulu üyelerini eliyle işaret ediyor.

SİYASİ PAKET DE OLMALI

Ardından ekliyor:

‘‘Gördüğünüz arkadaşlarım buraya 4 kademeden, ben 7 kademeden seçildim. Ekonomik paketin bir diğer ayağı da siyasi paket olmalı...’’

Miras, hemen ardından sözü milletvekili seçimlerine getiriyor:

‘‘Liderlerin liste yapıp başına koyduğu insanlara artık oy vermek istemiyoruz. Bunu toplum da istemiyor. İnanmıyorsanız kamuoyu yoklaması yapın. Toplumun yüzde 60'ı ‘hiçbir partiye oy vermem' diyor.’’

Seçim ve Siyasi Partiler yasalarında değişiklik isteklerini iletiyor.

Miras bu sözleri söylerken Ecevit sadece bir soru yöneltiyor:

‘‘Ne işe yarayacak Siyasi Partiler ve Seçim Yasaları değişikliği?’’

Miras’ın soruya yanıtı net oluyor:

‘‘Demokrasinin erdemli bir noktaya gelmesi için başta Anayasa olmak üzere bu yasal değişiklikler şarttır.’’

Miras, sözü Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e de getiriyor.

Göreve geldiğinde Sezer'in de aynı görüşü dile getirdiğini, ancak kendilerinin verdiği değişiklik önerileri üzerinde durmadığını vurguluyor.

Sezer'e sitem ediyor.

Miras'ı, Ecevit'e bu sözleri söylemeye bir gün önce yapılan bir toplantı itiyor.

Deniz Ticaret Odası Meclis toplantısına eski Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu konuşmacı olarak katılıyor.

DENİZKURDU'NUN SÖZLERİ

Son 50 yılda ülkelerin gelişmeleri üzerine yaptığı çalışmayı aktarıyor.

İskoçya, Bulgaristan, Kore, Macaristan, Finlandiya, İrlanda'nın ekonomik kalkınma süreçlerinde yaptıklarını anlatıyor.

Hepsinin de öncelikle siyasi reformu gerçekleştirdiğinin altını çiziyor.

Denizkurdu, sözlerini şöyle tamamlıyor:

‘‘Siyaset Türkiye'yi kötü yönetti. 10 Kemal Derviş daha gelse bu yönetim anlayışıyla bir yere varılmaz. Ancak toplumsal dinamikler istemeyerek de olsa siyasetçiyi değişim yapmaya zorlayacaktır. Yapısal değişim kaçınılmaz duruma gelmiştir.’’

Türkiye, son 40 yıldır her kriz sonrası yeni bir ekonomik programla yola çıkıyor.

Her biri bir diğerinden daha acı reçeteler, programlar uygulanıyor.

Ancak siyasi reform paketi bir türlü açılamıyor.

İhtilallere, postmodern yollara rağmen siyaset, kalın kabuğu içinde kendini korumayı başarıyor.

ULUĞBAY'IN SÖZLERİ

Nitekim, Hazine'den Sorumlu eski Devlet Bakanı Hikmet Uluğbay, son ekonomik krizi yorumlarken benzer yaklaşımlarda bulunuyor.

Uluğbay, Atatürk'ün yurt gezisine ilişkin bir anıyı aktarıyor.

Atatürk, yanındaki bürokratlara ‘‘Memleketin kurtuluşu nasıl olur?’’ sorusunu yönelttiğinde, o dönemde müfettiş olan Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel şu yanıtı veriyor:

‘‘Kurtarıcı aramaktan kurtulduğu anda...’’

Yazarın Tüm Yazıları