Muharrem Sarıkaya: Başbakanlık ikinci kat

Muharrem SARIKAYA

BAŞBAKANLIK merkez kampusunun orta bölümünde yer alan Başbakan, Başbakan Yardımcıları ve Başbakanlık Müsteşarı'nın odasının bulunduğu koridor son iki haftadır hummalı bir çalışmaya sahne oluyor.

Koalisyon kurulduğundan bu yana görülmeyen trafiğin yaşandığı ikinci kattaki koşuşturmanın nedeni, son ekonomik krize çözüm arayışı.

Kriz çözüm merkezi olarak daha çok Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın, Başbakan'ın hemen yanındaki odası kullanılıyor.

Oda üç bölümden oluşuyor. Özel Kalem Müdürü'nün bulunduğu yerde daha alt düzeydeki bürokratlar oturuyor.

İkinci bölümde, ekonomiyle doğrudan ilişkisi bulunmayan bakanlar sessiz bir şekilde gelişmeleri izliyor.

Ecevit ile Özkan'ın makam odalarını birbirine bağlayan son oda ise ekonomiyle ilgili bakanlar, Başbakanlık ve Hazine müsteşarları, Merkez Bankası Başkanı ve bazı üst düzey bürokratlarla dolu.

Odalar arasında devamlı mekik dokunuyor.

Bakanların bulunduğu orta odada, bir yandan Meclis çalışmaları takip edilirken, zaman zaman da af konuşuluyor. Kararnameler gelip gidiyor.

* * *

Bu arada arka odadan gelen bir mesaj bu toplantıyı kesiyor.

Ekonomi yeniden gündeme damgasını vuruyor.

Gelişmeler Özkan tarafından Bahçeli ve Yılmaz'a anında aktarılıyor.

Ekonomik verilerdeki en olumsuz veya olumlu oynama, koalisyon liderleri ile ekonominin üst düzey bürokratlarının Başbakan'ın odasında toplanmasına neden oluyor. Ecevit, Yılmaz, Bahçeli ve Özkan'ın odalarını ziyaret ediyor.

Koalisyon liderleri, hükümet kurulduğundan bu yana yaptıkları toplantılardan daha fazlasını iki gün içinde gerçekleştiriyor.

İftarlar, Özkan'ın odasında Başbakanlık karavanasında yer alan yemeklerle açılıyor. Sofrada bazen ekonomiyle doğrudan ilgisi bulunmayan bakanlar ve milletvekilleri de yer alıyor.

İftarın ardından trafik yeniden hız kazanıyor.

Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz bazen geç saatlerde Başbakanlığa gelerek durum değerlendirmesinde bulunurken, ekonomi bürokrasisi ABD'deki IMF ve Dünya Bankası merkezleriyle yaptıkları görüşmelerin sonucunu aktarıyor.

Cep telefonları susmuyor, bazı bankaların genel müdürleri, hatta sahipleri ile görüşmeler yapılıyor.

Korunmaya alınmış bu alandaki konuşmaların ve trafiğin dışarı sızmaması için büyük gayret gösteriliyor.

Gün içinde borsanın düzelmesi ve krize gem vurulması için verilen çaba, tam borsanın kapanış saatine yakın bir zamanda çıkarılan, ‘‘İki bankaya daha el konuldu’’, ‘‘Devalüasyon kararı alındı’’ spekülasyonlarıyla yok oluyor.

* * *

Yılmaz, bütün programlarını iptal edip ekonomiye odaklanırken, ANAP kanadından, ‘‘Bu noktaya doğru gidildiği konusunda daha önce uyardık, ama bir türlü inandıramadık’’ yakınmaları geliyor. Piyasalara siyasi güvenin verilemediğinden söz ediliyor.

DSP'den ‘‘On bir ay pırıl pırıl gitti, herkes fedakárlık gösterdi, faizler yüzde 30'lara kadar inmişti. Şimdi çıktı yüzde 300'e. Bu spekülasyonu yaratanların Allah belasını versin’’ sesleri yükseliyor.

Özkan, iki haftadır yaşadığı trafiğin yoğunluğu nedeniyle bel ağrılarına yakalanıyor, tansiyonu fırlıyor.

MHP Lideri Bahçeli ise ekonominin düze çıkması için her türlü desteği veriyor, çaba sarf ediyor.

Ancak içine girilen girdaptan bir türlü çıkılamıyor. Her geçen gün ekonomiyi daha dibe çekiyor.

Bankaları dolandıran, ekonomiye zarar verenler DGM'de yargılanıp hapse atılırken, iki hafta içinde yarattıkları spekülasyonlarla Merkez Bankası kaynaklarının 6.8 milyar dolar erimesine neden olanlar hakkında yaptırım uygulanmayacak mı?

Başbakanlık katından gelen haberlere bakılırsa, yarından itibaren bu kişilerin üzerine gidileceği kesin görülüyor.