Kızılay özelleştirmesi

HER yer özelleşir de AKP yönetimindeki Kızılay işin gerisinde kalır mı! İşte Kızılay’ın şubelerine Genel Merkez tarafından gönderilen 13 Ekim 2005 tarihli somut belgenin özeti:

‘Tıp Merkezlerimizin cihaz ve personel alımlarında sıkışıklık yaşandığı, bunların ek maliyet getirdiği, maliyetlerin karşılanmasında zorluklar çekildiği hepimizin malumudur. Ayrıca 2006 yılında Genel Sağlık Sigortası ve Aile Hekimliği yürürlüğe girecek, Tıp Merkezlerimizin pazar payında azalma olacaktır...

Çalışan personelin özlük hakları ile kıdem tazminatları da dikkate alındığında, maliyetler daha da yükselecektir.

Bu nedenle, ileriye dönük olarak bu faaliyet alanından çekilmemiz, bunun yerine söz konusu Tıp Merkezlerini ÖZEL SEKTÖRE kiralama yoluyla devretmenin daha uygun olacağı düşünülmektedir.

Tıp Merkezinizin geleceği konusundaki görüş ve önerilerinizi kesin ve anlaşılan bir dille 19 Ekim tarihine kadar Genel Merkezimize bildirmenizi rica ederim. Muzaffer Komit. Genel Sekreter.’

Kızılay!
Fakir fukaraya, düşkünlere, afet yaşayanlara, muhtaçlara elini uzatan kurum! 42 adet Tıp Merkezi var. Bu merkezlerde 853 doktor, 730 ebe hemşire gibi sağlık personeli ve 863 idari personel görev yapıyor.

Merkezlerde dahiliye, röntgen, göz, diş, kulak burun boğaz, ortopedi poliklinikleri ve ayrıca tahlil laboratuvarları var. Yüz binlerce fukaraya ücretsiz hizmet veriliyor.

Şimdi bunların özelleştirilmesi düşünülüyor! Fakir fukarayı, düşkünleri tedavi eden sağlık birimleri özelleşecek! Satılacak veya kiraya verilecek. Niçin? Maliyet artıyormuş!

Kızılay ve özelleştirme! Furya bu boyuta varmış. Ayıptır yahu!

* * *

Şimdi size Kızılay’ın yine Genel Merkez tarafından bütün şubelere gönderilen 20 Ekim 2005 tarihli genelgesi:

‘İlgi: Yönetim Kurulumuzun 18 Ekim 2005 tarihli kararı. Şubelerimizin Kadir gecesinde lokma ve tulumba tatlısı dağıtımı yapmalarına karar verilmiştir. Hazırlık yapılarak dağıtım sonucundan Genel Merkezimize bilgi verilmesini.

Ayrıca şubenize 5 adet bağış kumbarası gönderilmektedir. Bunları banka şubeleri, marketler, alışveriş merkezleri ile cuma günleri camilerin önüne koyarak bağış toplayabilirsiniz. Bilgi ve gereğini rica ederim. Muzaffer Komit.’

Lokma ve tulumba tatlısı camilerde dağıtılacakmış! Kızılay’ın işlevi bu mudur? Bir yanda parasızlık! Kumbara gönderip bağış toplatan, tıp merkezlerini özelleştirmeye çalışan bir kurum. Öbür tarafta lokma ve tulumba tatlısı dağıtımı. Niçin camilerde? Niçin çocuk yuvalarında, huzurevlerinde, güçsüzler yurtlarında, fakir fukara semtlerinde değil?

Böyle Kızılay olur mu? Millet buna güvenir mi?

* * *

Bir başka örnek daha. Rize’de yarın çıkacak Zümrüt Rize Gazetesi’nin manşeti:

‘Recep Tayyip Erdoğan’ın memleketi Rize’de, Kızılay’a AKP damgası vuruldu. Atanan 9 kişilik yeni kayyum ve yönetim kurulunda AKP’li İl Genel Meclisi, Belediye daimi encümen üyeleri, AKP’den belediye başkan adayı olanlar, AKP’li işadamları ve Rize İmam Hatip Lisesi müdürü yer alıyor.’

Yarın çıkacak gazetede isimler tek tek sıralanıyor.

Kızılay elden çıkmış, AKP’nin bir kurumu olmuş... Çünkü Kızılay’da çok para, çok olanak var. Oy avcılığı için ideal bir yer.

Vah yazık sana Kızılay.


CAMİDEN İNDİRİLEN BAYRAK

Okuyucum Rauf Gül, İstanbul’dan yazıyor: ‘İstanbul Beykoz İlçesi’nde yaşıyorum. Anadolukavağı mahallemizde bir adet cami var. Midillili Ali Reis camisi. Buraya ilk kez yüksek tahsilli, aydınlık kafalı bir imam atandı. Kendisi bir sohbet esnasında bana caminin resmi bir yer olduğunu, buraya bayrak asılması gerektiğini söyledi. Benden caminin önüne bir bayrak direği yaptırmamı rica etti. Çok mutlu oldum. Direği hemen yaptırdım. Bayrak ve ipleriyle birlikte imama gönderdim.

Caminin girişine bayrak direği dikildi ve bayrağımız çekildi.

Yaklaşık bir hafta sonra Beykoz Müftülüğü, Beykoz Kaymakamı tarafından verilen emir doğrultusunda bayrak direğinin sökülmesini istemiş. Camiye bayrak çekmek yasakmış!

Ben bunu Valiliğe telefonla sordum, böyle bir yasak olmadığını bildirdiler. Bugün Müftü ile konuştum, bayrak direğinin sökülmesi emrinin Beykoz Kaymakamı’ndan geldiğini söyledi.

BAYRAK DİREĞİ YERİNDEN SÖKÜLDÜ, BAYRAĞIMIZ İNDİRİLDİ.’

Sevgili okuyucularım, bu olaylar konusunda yorum yapmaktan aciz kalıyorum.

Türkiye’nin bu iktidar döneminde nerelere sürüklendiğini hep birlikte görüyoruz. İçimiz sızlıyor, utanıyoruz. Daha fazlasını yazmaya elim varmıyor.

Yazıklar olsun.
Yazarın Tüm Yazıları