Kadir Gecesi

RAHMET, mağfiret, feyz ve bereket iklimi olan bir ramazan ayının da sonuna yaklaştığımız şu günlerde, Yüce Allah'ın ‘‘bin aydan daha hayırlı’’ diye vasıflandırdığı kutlu bir gece olan ‘‘Kadir Gecesi’’ne erişmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz.

Zaman ve mekánlar, kendilerinde meydana gelen büyük ve önemli olaylarla değer kazanırlar. Kadir Gecesi, bu bakımdan hiçbir zamana nasip olmayan, beşer tarihinin en önemli hadisesi olan Kuran-ı Kerim'in inmeye başladığı ve Yüce Allah'ın hakkında müstakil bir süre gönderdiği müstesna bir gecedir. Aynı adı taşıyan sürede Cenab-ı Hakk şöyle buyurmaktadır:

‘‘Şüphesiz biz, Kuran-ı Kadir Gecesi'nde indirmişizdir. Kadir Gecesi'nin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.’’

* * *

Hz. Muhammed'
e (s.a.s.) elçilik görevinin verilişi ile en büyük hidayet rehberi olan Kuran-ı Kerim'in vahyedilmeye başlandığı Kadir Gecesi'nin insanlık adına taşıdığı önemi ve değeri anlayabilmek için dünyanın İslam'dan önceki durumuna bakmamız, Kuran ve Hz. Peygamber'le insanlığın neler kazandığını, maddi ve manevi alanda hangi noktaya geldiğini kıyaslamamız gerekir. İnsanın dünya ve ahiret mutluluğunu sağlamayı hedefleyen, onun mantık ve vicdanını aydınlatan, manevi varlığımızı karartan her türlü kötülük ve olumsuzluktan arındırarak ve ahlaki değerlere yönelterek bizi mutedil ve huzurlu bir ruh yapısına ulaştıran, Kuran'dır ve onu hayatına uygulayarak bu yolda bizlere örnek ve kılavuz olan Hz. Muhammed'dir (s.a.s.).

O'nun öngördüğü mesajlarda, hiçliğe, boşluğa, anlamsızlığa, karamsarlığa, ümitsizliğe, gayesizliğe, tembelliğe, cehalete, tefrikaya, fitneye, kin ve düşmanlığa yer yoktur. Aksine Kuran'ın vazettiği ilke ve prensiplerin özünde aydınlık bir ruh, huzur dolu bir kalp, sevgi, saygı, hoşgörü, kardeşlik, dayanışma, dostluk, ilim, irfan ve ahlak vardır.

* * *

Nitekim Kuran-ı Kerim'de,

‘‘İşte bu Kitap (Kur'an), kendisinde şüphe edilecek hiçbir şey yoktur. Allah'tan sakınanlar için bir rehberdir’’ (Bakara Suresi, 2) buyurulmaktadır.

Şüphesiz Kuran'ın insanlık için rehber, yol gösterici ve ışık olması, onu anlamaya bağlıdır. Gözlerini güneşe kapayan ve ondan ışık almayanlara, Kuran'ın huzur ve mutluluk bahşetmesi elbette mümkün değildir.

Bu vesile ile son günlerde İstanbul'da Musevi vatandaşlarımızın ibadethanelerine yönelik meydana gelen ve birçok vatandaşımızın ölümüne neden olan terör eylemini şiddetle kınıyorum. Çeşitli şekillerde karşımıza çıkan terör eylemleri insanlığın karşı karşıya kaldığı en ciddi problemlerden birisidir. Her devirde mevcut olan ve hür dünya için bir tehdit oluşturan terör bugün dünya çapında her zamankinden daha geniş boyutlara ulaşmıştır.

Terörün çok vahim bir insanlık sorunu olduğu ve her nerede olursa olsun yol açtığı tahribattan insanların etkilenmesi söz konusu olduğuna göre, insanlık ailesinin bütün fertlerinin terörle olan mücadeleye imkán ve kabiliyetleri doğrultusunda istek ve kararlılıkla iştirak etmeleri gerekir. Aksi takdirde toplumsal kıyametimizi kendi kendimize hazırlamış oluruz. Bu eylemin İslam inancına mensup bir grup tarafından yapıldığının ileri sürülmesi, İslam-terör konusunu dünyanın gündemine taşımıştır. İslam'ın terörü onaylaması bir yana, savaşı bile hoş karşılamadığı apaçık ortadadır. Terör eylemine en ağır müeyyideyi getiren Kuran'dır. Bu konuyu daha sonraki yazılarımızda geniş bir şekilde ele alacağız.

* * *

İşte Kuran'ın inmeye başladığı bu kutlu gecede bu olup bitenlerin muhasebesini yapıp tüm dünyayı tehdit eden terör, kaos, kargaşa ve sıkıntılardan kurtulmak için Kuran'ı anlayalım, onun öngördüğü erdemlik doğrultusunda her türlü kötülük ve çirkinlikle mücadele ederek dünya barışının sağlanmasına katkıda bulunalım.

Kadir Gecenizi kutlar, hayırlara vesile olmasını dilerim.
Yazarın Tüm Yazıları