İstanbul tatile Ankara Meclis’e

GÜNLERDİR Ankara siyasi kulisleri pek çalkantılı. Önce yemin krizi, ardından yeni kabinenin açıklanması.

Haberin Devamı

İstanbul’da herkes yaz tatili için terk-i diyar ederken şehri, benim güzel Ankaram yine her zaman olduğu gibi pek hareketli! Çarşamba günü Başbaşbakan Tayyip Erdoğan, 61. Hükümet’in yeni kabinesini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunmak için Çankaya Köşkü’ne çıktı. Yeni kabinede çok köklü ve radikal değişiklikler yok, altı yeni bakan ve üç bakanda da görev değişikliği! Şimdiden hepimize hayırlı uğurlu olsun diyorum. Yeni bakanlıklar ve değişen isimlerin milletimiz için yeni dönemde iyi işler yapmasını diliyorum!
Unutmadan, itiraf etmeliyim ki, Nimet Çubukçu’nun yeni kabinede görev almaması beni çok ÅŸaşırttı. Bundan önceki iki hükmette Devlet Bakanı olan, hatta 60. hükümetteki kabine deÄŸiÅŸikliÄŸi sonrası Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın Milli EÄŸitim Bakanı olmuÅŸ bu baÅŸarılı siyasetçiyi yeni kabinede görememek beni üzdü. Aileden ve Sosyal iÅŸlerden sorumlu yeni bakan Fatma Åžahin’in yanında bir kadın bakanımız daha olsaydı fena mı olurdu? Çünkü kadınların yaptığı her yenilik, altına imzalarını attıkları her baÅŸarı beni inanın çok mutlu ediyor! Â
SÄ°YASETTE ILIMLI TABLO
Ve hepsi birbirinden başarılı CHP’nin kadın milletvekilleri... Geçen hafta, tam da Başbakan’ın kabineyi açıklamasının ertesi günü, Gülsün Toker Bilgehan’ın davetlisi olarak, aralarında Prof. Dr. Nur Serter, Bihlun Tamaylıgil, Aylin Nazkıaka gibi isimlerin de olduğu bir grup kadın milletvekili, Rafine Restaurant’ta bir öğlen yemeği yediler. Ben de kendileri ile ilgilenmeyi ve yanlarında olmayı çok arzu ediyordum ama maalesef İstanbul’daydım. Hoş, Yasin ve Tayfun’u arayıp bilgi aldım. Yemek iyi geçmiş, hanımlar keyifle ayrılmışlar Rafine’den ama bence çok daha önemlisi bunun medeni bir kadın dayanışması olması. Yemin krizi, yeni kabine derken, Ankara’nın siyasetinde ılımlı bir tablo, kadınları birarada görmek...
Sosyal anlamda da hepimiz için ne güzel bir örnek! Hatta size küçük bir anektod... Rahmetli Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal da o gün Rafine’deydi ve son derece centilmen bir şekilde tek tek hanımlarla tokalaşmış. Siyaset yaparken takınılan üslupla sosyal hayatta gösterilen tavır ne kadar başka... İşte bu da beni geleceğin Türkiye’sini düşündüğümde umutlandırıyor doğrusu!
KARA BULUT GÄ°BÄ° DOLAÅžMASIN
Hafta başından beri hiç keyfim yok. Eminim ki bu şike davası benim gibi Fenerbahçe’ye gönülden bağlı milyonlarca taraftarı çok yaralıyor. Gazeteleri açıyorum Aziz Başkan, televizyona bakıyorum yine başkan ve yöneticiler.
Benim anlamakta zorlandığım bir konu var: Medya bu bilgileri nasıl ele geçiriyor? Emniyet bu bilgileri nasıl ve hangi hakla paylaşabiliyor? Başkan henüz ifade vermemiş hastanede anjiyo olurken tüm fotoğraflar iddialar hepsi boy boy gazetelerde. Türkiye öyle bir duruma geldi ki henüz dava başlamadığı halde Fenerbahçe küme düştü, Aziz Başkan ceza aldı, şampiyonluğumuz elimizden alındı yargısına varıldı.
Tabi ki ben de temiz krampondan yanayım. Eğer iddia edildiği gibi şike varsa suçlular cezalarını çeksinler ama yapılan ya da yaptırılan her ne ise olay bütün Fenerbahçe camiasına mal edilmesin. Yıllarca üzerimizde kara bulut gibi dolaşacak bu şike meselesi içimi acıtıyor...
Düşünsenize, yüzyıllık bir camia ve binlerce başarı hikayesi, sayısız kupa. Bir de Fenerbahçe rüzgarı ile yıllardır nice şampiyonluklarda maddi manevi kendini bu takıma adamış milyonlarca taraftar! İşte o taraftarlardan biri olarak ben de diliyorum ki, en kısa sürede bu can sıkıcı konu Fenerbahçe’nin olduğu kadar Türk futbolunun da kara lekesi olmadan sonuçlanır ve rahat bir nefes alırız!

 

Yazarın Tüm Yazıları