Ercan Kumcu: Takas olduktan sonra...






Ercan KUMCU
Haberin Devamı

BASINDA çıkan haberlere göre, bankalarımız ellerindeki 10 katrilyonluk TL cinsinden devlet iç borçlanma senetlerini daha uzun vadeli káğıtlarla değiştirmek istiyorlar. Alacakları yeni iç borçlanma senetlerinin üçte ikisi dövize endeksli olacak. Dövize endeksli káğıtların yıllık faizinin de yüzde 14-15 civarında olacağı söyleniyor.

Talep ne olursa olsun, Hazine'nin 5 katrilyon lira civarında bir takas yapacağı söyleniyor. Kesin rakamları bugün öğreneceğiz.

Aylardır mali piyasaları meşgul eden, değişik beklentiler yaratan takas işi nihayet sonuçlandırılıyor. Rakamlar bazında takasın başarılı olduğu gibi de bir izlenim var.

Takasın başarılı bir hava içinde tamamlanmış olması iyi oldu. Çünkü, umulan miktarda takasın yapılamayacak olması mali piyasaları altüst edecekti. Bu risk ortadan kalktı. Fakat, her işte olduğu gibi, bu konuda da şeytan ayrıntılarda gizli.

OYUN BİTTİ

Bankalar artık ‘‘kurların serbest dalgalanması’’ oyununu oynamak istemiyorlar. Eski aldıkları riskleri dalgalı kur sisteminde üstlenmek istemiyorlar. Dolayısıyla, TL varlıklarını bir kısmını dövize çevirmek istiyorlar. Bu şekilde, kurların yükseldiği bir ortamda zarar etmek istemiyorlar.

Kamuoyundaki yaygın görüş, bankaların döviz açıklarının 10 milyar doların üzerinde olduğu yönündeydi. Halbuki, IMF'nin bir raporuna göre bankaların döviz açıkları kurallara uygunmuş. Kamuoyundaki yaygın görüşün tersine, bankaların dövizdeki açıkları özkaynaklarının yüzde 20'sinin altındaymış. IMF haklı ise, bankaların dövizdeki açıkları 2 milyar doların altında olması gerekiyor.

Takasın üçte ikisinin döviz üzerinden olacağı hatırlanırsa, Hazine'nin 5 milyar dolarlık bir takas yaptığında, bankaların dövizdeki açıkları kapanacak, hatta 1 milyar dolar kadar dövizde fazlaları olmuş olacak.

YENİ OYUN

Yeni oyunda döviz kurlarındaki her bin liralık artış bankaların 1 trilyon lira kár etmesine olanak verecek. Bankalar şimdiye kadar döviz kurlarının yükselmelerinden korkuyorlardı. Artık, kurların düşmesi bankalar için bir sorun olmaya başlayacak.

Takas yoluyla ekonomi daha fazla dolarize olmuştur. Dolarizasyonun kısa vadedeki etkisi TL faizlerinin düşmesidir. Fakat, orta vadede, dolarizasyon kurların ve enflasyonun artmasına neden olur. Dolayısıyla, bozulan enflasyon beklentileriyle faizler de yükselir.

Bankalarımızın dövize geçmesi vatandaşın da dövize geçmesini özendirecektir. Bankaların oynamak istemedikleri ‘‘kurların serbest dalgalanması’’ oyununu vatandaşın oynamasını beklemek zaten fazla saflık olurdu.

Bu aşamada, rakamsal bazda takasın başarılıymış gibi sonuçlanması aslında ekonomi politika yapıcılarını daha da fazla kaygılandırmalıdır. Çünkü, para politikasının etkinliği şimdi daha da azalmıştır. Türk parası üzerinde spekülasyon yapma olanakları daha da genişletilmiştir. Kurların yükselmesi devlet hariç herkesin çıkarına olmuştur.

Takasın başarılı bir biçimde sonuçlandırılmasıyla, ‘‘galip, bu yolda mağlup olmuştur’’ denilebilir. Devam edeceğim.

Yazarın Tüm Yazıları