Ercan Kumcu: IMF para veriyor ama sertleşiyor

Ercan KUMCU
Haberin Devamı

NİYET Mektubu'nun içeriği çok şaşırtıcı değil. İleriye dönük olarak bizden yapmamız istenenler 2000 yılında yaşanan üç olumsuz gelişmelere dayandırılmış: Bozulan döviz dengesi, beklentilerin üstünde artan iç talep ve bankacılık krizi.

Açıkça söylenmese de, olumsuz gelişmelerin çoğunun söz verilen yapısal reformların gecikmesinden kaynaklandığı izlenimi verilmeye çalışılmış. Aslında, gerçek bu değil. Olumsuzlukların hepsi, sorunlara doğru teşhisler zamanında konabilseydi, önlenebilirdi.

Yapısal reformların gecikmesi, orta dönemdeki istikrarı tehlikeye atan unsurlardı. Kısa dönemli istikrar için yapılması gerekenlerin çoğu yapıldı. Elbette, bir kabahatli bulunması gerekiyordu. Kamu finansmanındaki gelişmelere kabahat bulunamayınca, suç yapısal reformlardaki gecikmelere yüklendi.

KAÇACAK YER KALMADI

Satır araları okunduğunda, mektubun dili biraz ağır bulunabilir. Programlanan yapısal reformlar için kesin tarihler belirlenmiş. Öyle yazılmış ki, sanki, belirlenen tarihte söylenenler yapılmazsa, IMF şimdiye kadar gösterdiği müsamahayı artık göstermeyecek. Mektuptan ‘‘ya yaparsınız ya da yaparsınız’’ gibi bir tutumun sergilendiği izlenimi alınıyor. Verdiği para arttıkça, IMF'nin tavrı da sertleşiyor gibi görünüyor.

Döviz dengesi bozulmasaydı, iç talep bu kadar artmasaydı ve bankacılık krizi çıkmasaydı, daha yumuşak bir ‘‘niyet mektubu’’ görebilirdik. O takdirde, mektubun ana teması, enflasyonun hedeflendiği kadar düşmediğine yoğunlaşacaktı. Bu çerçevede, geciken yapısal reformların hızlandırılmasıyla yetinilecekti. Ek olarak, 2001 yılında uygulanması planlanan politikalardan söz edilecekti. Şimdi durum değişti.

Zaten sıkı olan 2001 bütçesi uygulamada daha da sıkı bir hale getiriliyor. Gelir artışlarının kaynakları tek tek sıralanıyor. Hatta, ekonominin varsayıldığı kadar büyümeme olasılığına karşı hedeflenen gelir seviyesine ulaşabilmek için ek önlemler dahi düşünülmüş.

Bütçe Meclis'te kabul edildiği halde, tüm harcama kalemlerinden yüzde 2 kesinti yapılacağı şimdiden açıklanıyor. Ek olarak, ‘‘diğer cari harcamalar’’ kaleminde bütçe ödeneklerinin tümünün kullandırılmayacağı sözü de veriliyor. Kısacası, kamu kesiminin finansman dengesi 2001 yılı için konulan hedeflerin de üzerinde iyileştirilmeye çalışılıyor.

Söz konusu uygulamaların sonucunda, ekonominin 2001 yılında hedeflendiği gibi yüzde 4-4.5 büyümesi çok zor. Aynı şekilde, döviz dengesini iyileştireceğiz diye cari işlemler açığını milli gelirin yüzde 3'üne indirmek de biraz iddialı görünüyor. Bırakalım cari işlemler açığı vermeyi, söylenenlerin hepsi geciktirilmeden yapıldığında, 2001 yılında cari işlemler fazlası verme olasılığımız çok fazla.

IŞIK GÖRÜNÜYOR AMA...

Üç yıllık enflasyonla mücadele programının en sert ve en önemli dönemecine gelmiş bulunuyoruz. Dönemecin sertliği, içinde yaşanan politik ortamda, söylenenlerin tam olarak uygulanmaları olasılığını da biraz azaltıyor.

Yine de, uygulamayı görmek gerekiyor. Mektupta söylenenler eksiksiz uygulandığında, 2001 yılında çok sıkıntı çekebiliriz, ama tünelin sonundaki ışığa da o kadar yaklaşmış oluruz.

Devamı yarın

Yazarın Tüm Yazıları