Ege Cansen: Bugün ölecek elli kişiden biri siz olmayın

Ege CANSEN

Bugün Türkiye'de trafik kazalarında yaklaşık elli insan ölecek. Benim bu ölümleri engellememe imkán yok. Ancak bu yazıyı dikkatlice okur ve özümlerseniz, bugün ölmesi mukadder elli kişiden biri siz olmayabilirsiniz. Tekrar edeyim: Ben, elli kişinin hayatını kurtarmaya çalışmıyorum. Ben bir tek sizin hayatınızın kurtulmasına vesile olsam, gerçekten bayram ederim.

1. Kötü bir şoför olduğuna inanmak, kazadan kaçınmanın ve hayatta kalma şansını artırmanın ‘‘olmazsa olmaz’’ şartıdır.

2. Eğer hem siz, hem de anne ve babanız Türkiye doğumluysa ve en az son on yıldır Türkiye'de yaşıyor ve araba kullanıyorsanız, bilin ki yüzde doksan beş ihtimalle ‘‘siz, kötü bir şoförsünüz’’.

3. Eğer ‘‘Evet Türkiye'de çok kötü şoförler var, ama ben onlardan biri değilim’’ diyorsanız, kötü şoför olma ihtimaliniz yüzde doksan dokuzdur.

4. Eğer, ‘‘Bırak kötü şoför olmayı, ben çok iyi bir şoförüm’’ diyorsanız, yüzde yüz ‘‘çok kötü bir şoförsünüz’’.

Şimdi baştaki ifadeyi tekrar edeyim. Kötü bir şoför olduğuna inanmak, kazadan kaçınmanın ve hayatta kalma şansını artırmanın ‘‘olmazsa olmaz’’ şartıdır. Çünkü, ancak kötü şoför olduğuna inananlar, ‘‘sürücülük ahlakını, bilgisini ve becerilerini’’ geliştirebilir. Kendisinin çok iyi bir sürücü olduğuna inananlar, hiçbir şekilde ahlaken tekamül edemez, bilgisini artıramaz ve becerisini geliştiremez. Üstelik, sürekli kendisini haklı görür, her vakada karşı tarafı suçlar ve bozulduğu diğer sürücülere dersini vermek gibi, asla bir sürücünün yapmaması gereken davranışlar sergiler.

Türkiye'de araç kullananların ‘‘referans sistemi’’ yani ‘‘doğru-yanlış mihenk taşı’’ bu ülkede yaygın olan araba sürme tarzıdır. Bu tarz batıldır. Türkiye'de araç kullanma amentüsü ‘‘kendi çıkarını kolla, diğer şoförü harca’’dır. Bu ilkenin egemen olduğu bir trafik düzeninde her şoför zavallıdır. Çünkü her şoför, kendisi gibi düşünen milyonlarca şoför gözünde ‘‘harcanacak diğer şoför’’ konumundadır. Bu kadar büyük bir düşman kitlesine karşı savaş kazanmak da mümkün değildir.

Direksiyon başına geçince benim bu yazımı hatırlayın ve gözlerinizi kapatıp şu cümleleri içinizden iman ederek zikredin. ‘‘Allahım, ben kötü bir sürücüyüm. Sen bana doğru yolu göster. Benim baştan çıkmama, dolduruşa gelmeme izin verme. Eğer yakın takip yapıyorsam, hatalı solluyorsam, aşırı hız yapıyorsam, başkalarının yol hakkını çalıyorsam bana engel ol. Hele hele alkol aldıktan sonra direksiyon başına oturmaya kalkarsam beni mutlaka uyar. Vicdanıma rahatsızlık koy. Yongunsam, uykusuzsam bana, bunu öncelikle kendime, sonra da çevremdekilere itiraf edecek cesareti ver. Allahım, senin bana ve diğer kullarına ihsan ettiğin mukaddes yaşam hakkını, kendimden ve başkalarından almama asla izin verme. Beni edepli, tertipli, tedbirli, terbiyeli, güler yüzlü, hoşgörülü bir sürücü yap. Bana bir tek sen yardım edebilirsin. Benden yardımını esirgeme. Amin.’’

SON SÖZ: Uygunsuzluğa uyum gösterenler, uygunsuzlaşır.