Cüneyt Ülsever: Erzurum anıları (II) Bir şehrin iki hikáyesi

Cüneyt ÜLSEVER
Haberin Devamı

Muhafazakarlığı taassuba teslim etmeyen, Cumhuriyet'i kendi eseri olarak gören, dadaşlığı ‘‘sözü ve özü bir olmak’’ diye algılyan Erzurumlular devlete bağlılığı Kuran emri olarak görüyorlar, ama kendi kendilerinden diğer bir ayeti yerine getiremedikleri için de şikáyetçiler: ‘‘İşi ehline veriniz!’’

Sanayi ve Ticaret Odası Meclis Başkanı Haluk Sungur, başka çaresi olmadığı için devletten medet uman Erzurum'a gösterilen ilgisizlikten şikáyetçi. 6.000 dolarlık kişi başına milli gelirden ancak 1370 dolar pay alan Erzurum yine de geçimini devletten sağlıyor. Şehrin ana gelir kaynakları üniversite öğrencileri ve devlet memurlarının maaşları!

Palandöken'e kurulmakta olan oteller ise halkın tek umudu. İki hazır otel dışında 5 adet otel daha sıra bekliyor. Sungur rica ediyor: ‘‘Lütfen, havaalanımızı 5 yılda bitirmesinler, Ankara yolunu 130 km. kısaltacak projeyi en kısa zamanda sonuçlandırsınlar.’’ Toplam teşviklerin içinde payı % 3 olan ve Anadolu'nun kurtarıcısı olarak görülen KOBİ teşviklerinden Doğu Anadolu ancak %2 pay almış. Güneydoğu ile toplam pay % 9'a yükseliyor. KOBİ teşviklerinin % 91'ini Batı havudu ile yutmuş.

* * *

Başbakan Ecevit'in bu bölgelere Apo'nun yakalanmasından sonra ayırdığı 40 trilyon TL bile İstanbul metrosunun yapım maliyetinin sadece % 20'si.

Türkiye'nin sosyal dokusunun iki temel ögesini bağrında barındıran Erzurum bazen istihza da yapıyor. Sokaktaki adam, Güneydoğu'ya giden teşvikleri ima ederek ‘‘Devlete kurşun sıkmamanın bedeli bu mu olmalı?’’ diye soruyor.

Şehrin Kürt-Alevi kökenli nüfusunu barındıran Süt Yolu Mahallesi halkı ise çifte kavrulmuş ayrımdan şikáyetçi. ‘‘Hem Erzurumlu, hem de Kürt olmanın vebalini ödüyoruz’’ diyorlar. Çamur içindeki sokaklar, dağ gibi yığılmış çöpler, kerpiç evler ve imansız işsizlik mahalle sakinlerinin ciğerine işlemiş. Ağzına kadar ‘‘boşta gezer’’ insanla dolu kahvehanede insanlar ayrımcılığa en somut örnek olarak şehre inmesine müsaade edilmeyen minibüs hattını gösteriyorlar.

* * *

Kocaman gövdesinden espri fırtınaları yükselten, dadaşlığı kendisine şiar edinmiş, sıcacık insan MHP Merkez İlçe Başkanı Süha Dengizeg ise ayrımcılığın Erzurumlunun fıtratına uymadığını belirtiyor. Partisinin bu mahalleye özel önem atfettiğini ve mahalle halkı ile özel sohbetler yapıldığını vurguluyor. Mahalleli de herkese açık olduklarını MHP temsilcisine gösterdikleri misafirperverlik ile kanıtlamak istiyor.

‘‘Sosyal doku ile siyaset bu şehirde kırılarak birbirinden ayrıldı’’ diyen ve ülkemizin en büyük şairlerinden olduğuna inandığım Doç. Dr. Nurullah Genç'in mısraları Erzurum'un durumunu uzun anlatıma yer bırakmadan özetliyor:

‘‘O akşam çöktü birden gönlümün kaleleri

Enkazını eritti yüzünün hareleri

Gölgemdeki tebessüm bile kayboldu, Kerim

Hüznüm ile ülfeti pareler laleleri.’’



Yazarın Tüm Yazıları