Cüce Şubat

Pakize SUDA
Haberin Devamı

Cüce müce ama maaşallah 31 çeken aylardan geri kalmadı, içine neler neler sığdırdı. Geçen ay başlattığımız geleneksel (daha başlayalı bir ay olmuş, geleneksel olur mu hiç) ‘‘Ay'a Bakış’’ı sürdürüyoruz. Bakalım Türkiye'de ve dünyada neler oldu, neler bitti, şubat ne anılar bırakıp gitti...

BARIŞ'I KAYBETTİK

Milletçe üzüldük, inanamadık, ağladık, ağıtlar yaktık, kasetlerini aldık, şiirler yazdık, şarkılarını söyledik, övgüler düzdük, mumlar diktik, ateşler yaktık, katafalka koyduk, çiçekler attık, anılarımızı anlattık, saygı duruşunda bulunduk, mezarında yattık, yazılar yazdık, programlar yaptık, intihar ettik, birbirimizi suçladık, pişman olduk, ne çok sevdiğimizi anladık, unutmayacağımıza yeminler ettik, ailesini bile şaşırttık ve bir mitos yarattık.

APO YAKALANDI

Milletçe sevindik, övündük, bayram yaptık, inanamadık, yeniden umutlandık, devleti takdir ettik, Ecevit'i taltif ettik, söylediklerine şaşırdık, uçağa bindirdik, güvertede gezdirdik, adaya hapsettik, bülbüle çevirdik, gözünü bantladık, kukuleta giydirdik ve bir mitosu yok ettik.

SİBEL CAN BOŞANDI

Böylece yıllardır ‘‘Acaba boşanacaklar mı?’’ diye kıvrım kıvrım kıvranan halkımız meraktan kurtuldu. Boşandı da ne oldu? Ümraniyeli Aysel gibi ön eteği arka eteğine düşman oturacak hali yok ya. Daha mahkemeden dönerken bindiği arabanın motoru soğumadan, Televole'de iki göbek atamadan, koltuk altlarını bir kerecik gösteremeden ‘‘şıp’’ diye yeniden aşık oldu. Aldı mı halkı yeni bir merak? Evlenecek mi, evlenmeyecek mi? Meraktan sürüm sürüm sürünün. E mi?

KRAL HÜSEYİN ÖLDÜ

Rahmetli, devlet işlerinden arta kalan tüm zamanını veliaht imalatıyla geçirmiş. Cenazede her boydan veliaht vardı, neredeyse cemaate yer kalmayacaktı. Rahmetli ayrıca dil, din, ırk ayrımı gözetmezdi, Ürdün'ü dünyayla entegre etmek için çırpındı durdu. ‘‘Nereden biliyorsun?’’ diye sorarsanız ardı arkası kesilmeyen evliliklerinde yerli malına hiç itibar etmeyişinden. Tüm dünyada ‘‘Küçük Kral’’ olarak anılırdı. Duyduğuma göre eşi arkasından ‘‘Küçük idi, ufak idi, yine de kocam idi’’ diye ağlıyormuş.

BANU ALKAN PATLADI

Milletçe kızdık, köpürdük, güldük, alay ettik, didikledik, seyrettik, beğendik, beğenmedik, dinledik, azarladık, yazdık, çizdik, programlara çıkardık, dilimize doladık, reyting aldık, kıskandık, hücum ettik, acıdık, koruduk, ‘‘sanat’’ havarisi kesildik, nefret ettik, sevdik, suyunu çıkardık, bir kenara fırlattık.

CLINTON AKLANDI

Tüm dünya milletleri olarak bu ‘‘son’’a gelinceye kadar ayıpladık, takdir ettik, olamaz dedik, olabilir dedik, olayı saniyesi saniyesine öğrendik, kızdık, acıdık, özendik, lanetledik, yerinde olmak istedik, yerinde olmak istemedik, merak ettik, oral seksi patlattık, oval ofisi tanıdık, pişman ettik, kasetini yaptık, kitabını yazdık, kıkırdadık, utandırdık, rezil ettik, burnundan getirdik, en sonunda akladık.

SEÇİM STARTI

Kulisler yapıldı, kavgalar edildi, kıyametler koptu, listeler hazırlandı, ön seçimler yapıldı, tekrar listeler hazırlandı, tasfiyeler yapıldı, ilk sıralar kapışıldı, yerini beğenenler oldu, yerini beğenmeyenler oldu, küskünler yaratıldı, ‘‘iptal’’ diyenler oldu, adaylığını koyanlar, sonra çekenler, sonra yine koyanlar oldu, milletvekilleri belediye başkanlığına, belediye başkanları milletvekilliğine talip oldu, vefasızlıklar yapıldı, gönüller alındı, gönüller kırıldı, şarkılar seçildi, kampanyalar başladı, gülen fotoğraflar çektirildi, afişler basıldı, reklam şirketleri bulundu, sanıklar aday oldu, kontenjanlar doldu, istifalar oldu, bazıları ortada kaldı, sürprizler oldu, geçen dönemin ‘‘parlak’’ isimleri gitti, yeni ‘‘parlak’’lar geldi, bu işin ‘‘parlak’’ olmakla bir ilgisi olmadığı hálá anlaşılamadı.

Mış muş köşesi

Napolyon meğer İskoçya'lıymış.

‘‘Para, para, para’’ demesi bundanmış demek ki.

Türkiye Atina'ya Şam taktiği uygulayacakmış.

Yani, ‘‘Atina tatlısı’’, ‘‘Bundan iyisi Atina'da kayısı’’, ‘‘Ne Yunan'ın yüzü, ne Atina'nın şekeri’’, ‘‘Atina fıstığı’’ gibi mi?

Estetik ameliyatlarda tehlike varmış.

Vardır tabii, mesela hastaneden eve döndüğünüzde köpeğinizin sizi ısırması ya da kocanızın size kur yapması gibi.

Sürücüsünü tanıyan otomobil geliyormuş.

Bugüne kadar tanımadığına şaşmak lazım; adam günde on kere üstüne çıkıp otursun sen her seferinde ‘‘Bu kim acaba?’’ de.

Yunanistan'la gergin günler başlıyormuş.

Ben hiç aramızın gevşek olduğunu görmedim ki zaten. En iyisi iyice gerip birden bırakıverelim ipin ucunu, sırt üstü düşsünler keratalar.

Sanatçıların hamamda resim çektirmeleri gelenek haline gelmiş.

Bir tek ‘‘sanat’’ı gelenek haline getiremediler.

ANAP yerelde rahat, milletvekilinde sıkıntılıymış.

Tabii, 80 ‘‘Adam’’ı ne yapıp ne edip bulur da, 550 ‘‘Adam’’ı bulmak zor olsa gerek.

Soba 5 ayda 54 can almış.

Havalar soğuk ya, Azrail soba kılığına girdi yazın yine çıkar trafiğe.

Japonlar konuşan kartpostal yapmışlar.

Bütün korkum yakında yazmanın yanı sıra ‘‘Yazar’’ da olan kalem icat etmeleri. Ne diyeyim, Allah erdirmesin.

Beyaz'ın derdi bademcikleriymiş.

Oksijensizlikten olabilir, kızlara devamlı suni teneffüs yaptırdığı için.

Yazarın Tüm Yazıları