Büyüme rakamları gerçeği yansıtıyor mu?

MİLLİ gelir istatistikleri bir tahmindir. Dolayısıyla, yapılan tahminlerde hata yapmak kadar doğal bir durum yoktur. Yapılan hataların boyutlarını tespit etmek mümkün değildir. Yine de, ekonomideki diğer veriler ile karşılaştırıldığında milli gelir rakamlarının ne kadar gerçeği yansıttığı hakkında bir fikir elde edilebilir.

2001 yılı krizinden sonra ekonominin yapısı ciddi bir biçimde değişmiş gibi görünüyor. Geçmişte bazı ilişkileri doğruya yakın tahmin eden denklemler 2001 yılından sonra yetersiz kalmaya başladı. Milli gelir rakamları tahmin edilirken kullanılan bir takım parametrelerin de tahmin edebilme güçleri azalmış olabilir.

AÇIKLANABİLİRLİK

2002 yılı verilerine göre, milli gelirimiz herkesin tahminlerinin üzerinde arttı. Artan milli geliri ekonominin ilgili çevreleri çok hissedemedi. Talep düşüktü. İşler durgundu. Ama, birileri üretiyor görünüyordu. Üretilen mallar da stokta tutuluyor gibi bir görünüm oluştu. Bilançoları takip edilebilen bir takım firmalara bakıldığında, milli gelir rakamlarının gösterdiği stok artışı bu firmalarda görülemedi. Milli gelir rakamlarındaki istatistiksel hata büyük bir olasılıkla stok artışlarında görüldü.

Hatanın büyük bir bölümü galiba hizmetler sektörünün ürettiği gelir tahmin edilirken yapılıyor. Bu alanda, özellikle inşaat ve iç ticaret sektörlerinin üretimini ölçmek bir çok parametreye bakılarak yapılmaktadır. Geçmişte, inşaat sektörünün büyümediği bir dönemde hizmetler sektörünün ve dolayısıyla milli gelirin büyüdüğü görülmemiştir. Son iki yıldır, geçmişte görmeye alıştığımız eğilimin tersine bir gelişme izliyoruz. İnşaat sektöründe 2002 yılında dal kıpırdamıyordu. Belediye işleri hariç, inşaat sektörü bu yıl da durgun. İç talep artışı henüz inşaat sektörüne yansımamış görünmektedir.

2002 yılının son çeyreğinde iç talep artmaya başladı. Irak Krizi nedeniyle iç talep artışı 2003 yılının ilk çeyreğinde yavaşladı. 2003 yılının ikinci çeyreği ile beraber iç talep artışı yeni bir ivme kazandı. Milli gelir rakamları ise ikinci çeyrekte iç talep artışının birinci çeyrekten daha az olduğunu gösteriyor. Diğer göstergeler ise tersi yönde işaret veriyorlar.

Üç aylık değişim bazında bakıldığında, bu yıl sanayi üretimi artışı geçen yıldan daha düşük çıkacakmış gibi görünüyor. Sanki, milli gelir istatistiklerine göre, geçen yıl biriktirdiğimiz stokları bu yıl tüketiyormuşuz gibi bir resim çıkıyor ortaya.

Halbuki, geçen yıl da, bu yıl da stok biriktirmenin çok fazla ekonomik bir mantığı yoktu. Geçen yıl, iç talebin düşük olduğu, ama reel faizlerin çok yüksek olduğu bir ortamda stok biriktirmenin bir anlamı yoktu. Bu yıl ise, reel faizler göreli olarak daha düşük, ama hálá yüksek olmasıyla, iç talebin canlanması nedeniyle stok biriktirmenin çok kolay olamayabileceği daha yüksek bir olasılıktır.

ORTALAMA

Sonuçta, daha mantıklı bir açıklama geçen yılki milli gelir rakamlarının gerçeği abarttığı, bu yılki milli gelir rakamlarının ise gerçeği olduğundan daha düşük gösterdiğidir. İki yılın ortalaması alındığında, büyük bir olasılıkla, ekonomi gerçekten de 2003 ve 2001 yılları arasında milli gelir rakamlarının söylediği boyutta büyümüş olacaktır.
Yazarın Tüm Yazıları